10

4.6K 291 285
                                    

Bol yorum istiyorum, lütfen!

Namjoon'a birkaç dakika sonra geleceğimi söyleyip masadan kalktım ve oraya adımladım.

Lisa'nın yanına.

Ne kadar tehlikeli bir yerde uyuduğunun farkında mıydı?

Hem bu kadar yüksek sesle müzik çalınan bir yerde nasıl uyuyabiliyordu ki? Yoksa sızmış mıydı?

Sarhoş olma fikri beni korkuturken adını söyleyip omzuna dokundum. Onu bir kez sarstığımda bir tepki gelmeyince korkum iki katına çıktı ve bu sefer sert bir şekilde sarstım onu.

Lisa kıpırdanıp uyandığında rahatça derin bir nefes aldım.

Masadan kafasını kaldırıp saçlarını düzeltirken beni görmesiyle ağzını kıpırdattı ama yüksek sesten onu duyamamıştım.

" Ne işin var senin burada? "

" Ne var ben buraya giremez miyim? Küs değil misin sen benimle, git arkadaşlarınla eğlen. "

Masada karşısına oturup " Tanıdığım bir kızı burada açgözlü heriflerin ortasında bırakacağımı mı zannediyorsun? " dediğinde omuz silkip başka bir yeri izlemeye başladı.

Bal rengi saçlarına baktım. Gerçekten saçlarına önem veriyor olmalıydı. Çok uzundu.

Ve kokusu da güzeldi.

Sarhoş olmadığını sezdiğimde " Niye uyudun? " dedim.

Sertçe bana baktığında bu aramızdaki sorunu çözmek için sonrasına vakit ayırdım.

" Uyumadım, uyuyakalmışım. "

" Uykuluysan niye buraya geliyorsun o zaman? " diye tek kaşımı kaldırarak sorduğumda kollarını birbirine bağlayıp " Bu ne? Sorgulamada mıyım ben? " dedi.

Ona uzunca baktığımda sonunda pes edip " Durumunuzu merak edip gelmiştim ama yorgunluktan uyuyakalmışım işte. " dedi.

Neden gülümsediğimi bilmiyorum ama gülümsemiştim işte. Benim ifademi görüp şaşkınca bana baktı.

" Neyse. " dedi ayağa kalkarken. " Kalk eve gidiyoruz. "

Müziğin yüksek sesinden kulağını gösterip kafasını iki yana sallayınca duymadığını anladım.

Ve kulağına yaklaşıp normal ses tonumla " Seni evime götüreceğim. " dedim.

Elini omzuma atıp ittirdiğinde " Ne? " dedi şaşkınlıkla. " Şirkete gidelim işte. Ne evi? "

" Şirkete seni götürürsem ve biri görürse tekrar uzaklaştırışabiliriz. " dediğimde omuzları çöktü.

" Ben kendim giderim. "

" Bu saatte mi? Saçmalama. " deyip arabamın anahtarını eline tutuşturdum.

" Sen önden bizimkilere görünmeden git. Ben onlarla konuşup yanına gelirim. Tamam mı? "

Beni onayladığında saçlarını düzektip kapüşonlusunu kafasına taktı ve mekandan iki farlı yöne yürümeye başladık.

Jimin'in yanına şarhoşluk olarak Hoseok da katılmıştı. Onlara " Ben eve gidiyorum, siz de geç olmadan şirkete mi eve mi nereye gidiyorsanız gidin. " dediğimde Jungkook beni onayladı ve el salladı.

Vedalaştıktan sonra mekandan dışarı çıktım. Müzik sesini kapanan kapının ardında bırakırken derin bir nefes aldım. Uh, kulaklarım rahatlamıştı.

Arabamın yanına adımladığımda Lisa'nın beni dinlemesine karşın gülümsedim ve sürücü koltuğuna oturdum.

Hiçbir şey demeyip uzattığı elinden arabanın anahtarını aldım. Arabayı çalıştırırken Lisa hâlâ sessizdi.

The Truth Untold | taelisaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin