The Truth Untold | taelisa

40

Gerçekten yorum sayısı çok az ve bana ilham gelmiyor. Lütfen satır arası yorum yapın.

Telefonumu elime alıp birkez daha Lisa'yı aradığımda yine telefonum açılmadı.

Yavaştan telaşlanıyordum ama bu telaşı kimseye çaktırmamaya çalışmak zorundaydım. Yine de arkadaşlarım bu durumu anlamışlardı.

" Bir sıkıntın mı var? " dedi Namjoon bana dikkatle bakarken. 

Alt dudağımı ısırdıktan sonra telefonumu masaya bıraktım. Bir şeyi saklamayı becerebilseydim bu ilişkim olurdu.

" Lisa. " dedi etrafıma baktıktan sonra. Şirketin lobisindeydik. Birazdan röportaj yapmak için bir yere gidecektik ve araba bekliyorduk. " Ona ulaşamıyorum. Ropörtaja girmeden ona ulaşmam lazım. "

Jeongguk " O da artık bir idol Tae. " dedi arkasına yaslanıp. " İşleri yoğundur. Sana geri dönecektir. "

Onun haklı olması içimdeki huzursuzluğu çekip atarken Jimin de onaylayan mırıltılar çıkartıp " Biz bile şuan meşguluz. O neden olmasın ki? " dedi.

Araba geldiğinde telefonumu sessize alıp cebime koydum. Ropörtaj sırasında telefonlarımızı kuliste bırakıyorduk. Şifre olduğu için rahattık.

Ropörtajın yapılacağı stüdyoya gelip çalışanlar bizi hazırladıktan sonra belirlenmiş yerlerimize oturduk. Rahat olduğum söylenemezdi. Bu koltuktan kaynaklı değildi. Sabahtan beri yaşadığım ortadaydı.

Yeni albümümüz her albümümüz gibi büyük bir ses ve başarı getirdiğinden çıkış yaptığımızdan beri saymayı bıraktığım sıradaki ropörtajımızı başlatmak üzere sunucu kadın karşımıza oturdu.

Canlı yayında değildik bu yüzden biraz rahattım. Kesilecek yerler olduğunu biliyordum. Tabii bunu benim değil onların keyfine bağlıydı.

Tanışma kısmından sonra sunucu kadın sorularının yazılı olduğu kağıdı masaya koydu.

Gergindim çünkü ilk olarak Lisa'ya ulaşamamıştım ikinci olarak soruların ne içerikte olduğunu bilmiyordum. Bunu bilen şirketti. Ve şirketimizin de tehlikeye sokacak sorulara izin vermeyeceğini biliyordum.

" Ben genel olarak sorumu sorduktan sonra kişisel cevaplarınızı alayım. " dedi sunucu.

Gözümdeki gözlükleri düzeltip, tamamen aksesuar amaçlı, sunucunun sorusunu dinledim dikkatle.

Sunucu kadının birkaç sorusunu cevapladıktan sonra sunucu elindeki kapıdı ters çevirdi ve hevesle " Evet. " dedi. " Beklediğimiz soruya geldik. "

Oldu biz kalkalım deyip kalkmak istiyordum çünkü kadının soracağı soruyu hepimiz biliyorduk. Tahmin etme gücümüz bayağı gelişmişti çünkü.

" Kız arkadaşınız var mı? "

Yavaşça yutkundum. Eğer burada yalan makinesi olsaydı sadece benim yanımda öterdi çünkü burada tek yalan söyleyecek kişi bendim.

" Hoseok ilk senden alalım cevabı. "

Hoseok rahat bir şekilde gülüp " Hayır, yok. İnanın buna fırsatımız olmuyor. " dediğinde kaşlarımı çattım.

Benim fırsatım olmuştu anlaşılan.

" Taehyung. "

Kadının gözleri bana odaklandığında kendimden emin bir şekilde " Yok. " dedim. Keşke biraz daha cesaretli olup evet deseydim ama bunu yapamayacağımı Lisa dahil beni tanıyan ve ilişkimizi bilen herkes biliyordu.