Satır arası yorum yapın lütfen!
Umarım beğenirsiniz.
İyi okumalar.
Dolu günlerimde çıkmaya can attığım şirketi boş günlerimde özlemek büyük bir ironiydi. Daha doğrusu içindeki insanları çok özlüyordum.
Yedimizin aksine orada çalışan binlerce insan vardı ve hepsiyle konuşmasam da konuştuklarım vardı.
O şirketin her bir köşesinde herkesin emeği vardı. Bu başarıları hepimiz başarmıştık.
Ama son zamanlarda şirketi özlememe rağmen ayaklarım beni oraya götürmek istemiyordu. Kimseyle konuşmak istemiyordum. Sadece evimde yalnız başıma kalmak, günlerce oradan çıkmamak istiyordum. Bu bir depresyon belirtisi miydi?
Her zaman olmam gereken yerde, şirketteydim ama bu bulunma hali bedenendi. Ruhum tamamen huzuru aramak istercesine başka yerlerdeydi.
O yüzden bu hafta herkesten birer azar rahat işitmiştim. Ne müziğe ne dansa odaklanabiliyordum.
Bomboş bir haftanın ardından evimde hayallerimdeki gibi uzanırken telefonum BangPD tarafından çalmıştı.
Bir grupta şarkıcıydım evet, bu normaldi. BangPD'nin beni fotoğraf çekimi için araması da normaldi. Çünkü yeni albüm çıkartmıştık ve fotoğraf çekimleri teklifleri, programlara katılma teklifleri, röportaj teklifleri gayet normaldi.
Anormal olan şey ise bu fotoğraf çekiminin arkadaşlarımla değil de Lisa ile yapacak olmamdı.
" O bir makyöz. " demiştim şaşkınlıkla.
" Fotoğraf şirketi kendi şirketlerinden birkaç kız modellerinin fotoğraflarını gösterdi. Beğenmedim. Ben de kendi şirketimden bu modeli çıkarmaya karar verdim. " demişti BangPD. " Evet birçok çalışanım var ama aralarındaki en iyi olan Lisa idi. "
Benim için sorun yoktu. Zaten bu teklifi Lisa da kabul etmişti. Bunu duyduğuma rahatlamıştım çünkü hâlâ aramız bozuk gibiydi.
Hep giyindiğim marka olan Gucci binasının önüne fotoğraf çekimi için geldiğimde BangPD'ye haber verip içeri girmiştim.
Arkadaşlarım ve Lisa lobide oturup sohbet ederken Lisa'nın beni görmesiyle hepsi bana dönüp susmuşlardı.
Lisa gözlerini benden çekip yere bakmaya başladığında asistan kadın yanıma gelip " Hoşgeldiniz efendim, lütfen beni takip edin. " dedi.
Ona kafamla selam verdikten sonra Lisa'nın kolundan tutup koltuktan kalkmasını sağladım ve arkadaşlarım da peşimden gelirken asistan kadını takip etmeye başladık.
Müdürün yanına çıkıp birkaç belgeye imza attıktan sonra çekimin yapılacağı stüdyoya geldiğimizde Lisa derin bir nefes verdi.
" Dünyaca ünlü bir isimle fotoğraf çekimi yapacağım, gerçekten inanılmaz. " dedi Lisa. " Ne tepkiler gelecek merak ediyorum. "
Benim yaşlarımda olan stilist olduğunu tahmin ettiğim bir kadın bize teker teker baktıktan sonra kıyafetlerin olduğu askılara ilerledi.
" Heyecanlanmana gerek yok ve hayır sana tepki gelmeyecek. " dediğimde histerik bir şekilde gülüp " Nereden biliyorsun? " dedi.
" Çünkü fotoğraflarda çok güzel çıkacaksın. "
Lisa utanıp gözlerini kadına sabitlediğinde güldüm.
Bana bir ceket, pantolon ve ayakkabı verildikten sonra giyinmem için kabin gösterilmişti. Üstümü değiştirirken Lisa'nın kadına olan sorularını duyabiliyordum.
Giyinip çıktığımda arkadaşlarımın üzerinde her zaman olan dalga geçme potansiyeliyine baş gösterdi ve Hoseok " Of düştüm. " dedi.
" Buna düşmeyen de ne bileyim... "
" Fena olmuş... "
" Hiç beğenmedim, ben daha yakışıklıyım. "
Lisa da kabinden çıktığında onu görmemle nefesim kesildi. Evet, olmaması gerekirdi ama nefesim kesilmişti. O güzeldi, üstünde sevdiğim markanın kıyafetleriyle dehşet bir şekilde güzel olmuştu.
İtiraf etmeliyim, benim yanıma yakışacak tek kız oydu ama fotoğraf çekimi olarak.
" Şu koltuğa alayım sizi. " dedi elinde kamerası olan adam.
Arkasında kocaman beyaz perde olan önünde türlü türlü ışıklandırmaların ortasında kalan koltuğa oturduğumuzda " Sen arkana yaslan Taehyung ve o meşhur bakışlarını atsana yeterli. " dedi adam gülerek. " Ve Lisa sen de arkana yaslanıp bacak bacağa üstüne at. İlk pozumuz böyle olacak. "
Adamın dedikleri ikimiz teker teker yaptıktan sonra gözümüzün önünde fotoğrafın çekildiğine dair bir flaş patladı.
" Lisa sen ayağa kalk. " dedi adam. Lisa ayağa kalktığında " Taehyung tek bacağını koltuğa uzat ve aradaki boşluğa otur Lisa. " dedi adam bu sefer.
Dediğini yaptığımızda Lisa'nın yan profilini görüyordum. Uzun sarı saçları bacaklarıma sürtünüyordu ve bu his muhteşemdi.
Ona baktığımı fark edip önüme dönecekken flaşın patlamasıyla kendime geldim.
" Güzel pozdu. " dedi adam bana gülümseyerek.
Koltuk devreden çıkıp ayakta çekim yapmaya başladığımızda birçok poz vermiştik. Lisa'nın arkasına geçip beline sarılmıştım, o benim omzuma dokunmuştu, kafasınu göğsüme koymuştu...
" Kalp atışların, " dedi çekimin sonunda Lisa. " Çok güzeldi. "
Ona bakıp gülümseyerek " Senin içindi. " dediğimde yanakları kızararak bana tebessüm etti.
Oturup bilgisayarın başına fotoğraflarımıza bakarken hepsinde iyi çıktığımızı fark ettim. Biz... İyi bir çifttik. Fotoğrafçımız bizim mükemmel olduğumuzu söyleyip duruyordu.
En güzel fotoğrafımız da oydu.
Benim ona dalıp gittiğim fotoğraf, onun ise izlenilmişlik hissiyle hafif utamdığı ve gülümsediği fotoğraf...
ŞİMDİ OKUDUĞUN
The Truth Untold | taelisa
FanficBeni hatırlasaydı sıradan makyöz olmadığımı anlayacaktı. 310319' taelisa #1 (x2) 091219' lisa #1 (x2) taelice #1 başlangıç [161218] bitiş [070919]