~ 2.2 ~ %50 M

1.4K 71 9
                                    

Camila Cabello - Beautiful ft Bazzi

-

Rose silahı indirdiğinde herkes şok içinde ona bakıyordu. O soğuk kanlılığını korurken Taehyung ona şaşkınca bakıyordu.

"Rose, sen ne yaptın?"

"Kardeşimin ölümüne sebep olanın hayatını sonlandırdım?"

"Burada olduğumuzu nereden öğrendin?"

"Taehyung'un konumundan."

Rose elindeki silahı Seokjin'e uzattığında Mingyu derin bir nefes aldı. Seokjin de silahı bırakıp derin bir nefes aldı.

"Silahı nereden buldun?"

"Taehyung'un dolabından."

"Neden dolabında silah var?"

"Rose hamile ve tanınmış biri."

Rose ve Taehyung omuz silkip birbirlerine sarıldığında Jimin yavaşça Eun Mi'ye yaklaştı.

"Tam kalbinden vurmuşsun."

"Atıcılık dersileri almıştık."

"Aman ne hoş."

-

Jimin elindeki tepsiyi masaya bıraktığında beline sarılan kollarla irkildi. Eşi sessizce gelmiş ve sarılmıştı kendisine. Çok korkmuştu Jungkook, bebeğine ve eşine bir zarar gelecek diye.

"Yorulmadın mı?"

"Çok yoruldum Kook-ah."

"Bebeğimiz?"

"O da en az benim kadar yorgun."

"Uyuyalım o zaman."

Jungkook dudaklarını eşinin boynuna bastırıp bekledi. Hafif öpücükler yerini ıslak ve ateşli öpücüklere bırakırken Jimin sitem etti.

"Hamileyim Jungkook. Beni zor duruma sokma lütfen."

"Seni çok özledim Jimin-ah."

"Sana yardımcı olabilirim?"

"G-gerçekten mi?"

"Hmhm."

Jungkook eşini kucaklayıp odalarına çıktığında Jimin'de zor durumdaydı. Hormonlarına sahip çıkamıyordu, eşini çıplak gördüğünde nasıl sakin kalacaktı? Jungkook altındaki eşofmanı çıkarıp yatağa uzandığında Jimin'de belirgin karnına aldırmadan üzerine tırmandı. Biraz sürtünse bir sorun olmazdı belki? Eşinin dudaklarına kapanıp ateşli bir öpüşme başlattığında Jungkook boğukça inledi. Jimin şapırtılı öpüşmelerinin arasında Jungkook'un sertliğine yerleşip hareket etmeye başladığında, Jungkook'un elleri eşinin kalçalarını buldu. Eşinin doldun kalçalarını sıkıp yoğuran Jungkook odaya boğuk bir inleme bıraktığında kucağındaki eşi dudaklarını ayırdı. Hızlıca Jungkook'un üzerindeki tişörtten kurtulduğunda boynuna doğru eğildi. Dolgun dudakları, sıcak nefesi ve ıslak dili eşinin boynunu turlarken, durmak bilmeden sürtünüyordu Jimin eşine.

"Jimin-ah. Daha fazla devam edersen duramam."

"Uykularında da bunu sayıklıyorsun Kook-ah."

"N-ne?"

"Her zor durumda kaldığında, acı çektiğinde beni düşünerek kendini çektiğini biliyorum."

"Nasıl?"

"Ağlamaya karışık inlemelerin ve af dileyişlerini duyabiliyorum Park Jeon Jungkook."

"Ü-üzgünüm."

"Benden yardım isteyebilirdin."

"Seni zor duruma sokmak istemedim."

Jimin dişleri arasındaki eti ısırdığında odadaki hırıltılar yerini derin inlemelere bıraktı. Jungkook eşini kendinden uzaklaştırıp üzerindeki gömleğin düğmelerine aldırmadan hızla çekti. Düğmeler parke zemine düşüp sesler çıkarırken ikiside buna aldırmadı. Sırada kemer vardı, hızla kemerden de kurtulduğunda artık titriyordu. Jimin yeniden eşinin kucağına tırmandığında ateşli bir öpücükle eşine çekildi. Çıkan şapırtılı sesler ve hırıltılar kendilerini dünyadan soyutlamalarına sebep oluyordu. Jimin önlerindeki sertliklerin elbette farkındaydı, bu onun için büyük bir tehlikeydi. Bebeğini düşürebilirdi.

"Sana ağzımla yardımcı olacağım Jungkook-ah."

"Bunu yapmak zorunda değilsin Jimin"

"Yardımcı olmak istiyorum Kook."

Jimin eşinin uzanmasını sağlarken bir yandanda boxer'ını çıkarmaya çalışıyordu. Jungkook başını geriye atıp soğuğun tenine işlemesini bekledi. Jimin sıcak ağzıyla eşini karşıladığında Jungkook kendini kastı.

Elini yavaşça eşinin saçlarına atıp bir süre bekledi. Jimin sevişmeleri sırasında bunu yapmaktan hoşlanmazdı fakat kendisine şu an sadece böyle yardım edebilirdi. Jimin eşinin tamamını ağzına aldığında Jungkook eşinin adıyla inledi.

"Ahm.. J-Jimin-ah. Mmh"

Jimin yavaşça gelgit yapmaya başladığında Jungkook eşinin saçlarını tutup daha fazlası için zorluyordu. Jimin eşinin penisini ağzından çıkarıp üzerine hafifçe üflediğinde Jungkook'tan bir inleme daha kazandı. Jungkook'un bitmek bilmeyen inlemeleri Jimin'i daha da sertleştirirken eşini yeniden ağzına alıp emmeye başladı. Emip yalıyor, alamadığını eliyle halletmeye çalışıyordu. Jungkook geleceğini fark ettiğinde iyice titremeye başladı.

"J-Jiminmhh.. a-ah g-geleceğim mhh."

Jimin hızlanıp eşinin boşalmasını sağladıktan sonra dizlerinin üzerinde doğrulup soluklandı. Kendi sertliği yüzünden canı oldukça yanıyordu. Jungkook doğrulup eşinin dudaklarına kapandıktan sonra Jimin'in uzanmasını sağladı. Öpüşmelerinin arasından Jimin'in boxer ve pantolonundan kurtulup penisini eline aldı. Jimin aldığı hazla eşinin dudaklarını ısırıp eşinin inlemesine neden oldu.

"Siktir JEONGGUKMHH"

"Kasma kendini Jimin-ah."

Jungkook eşinin tişörtünü sıyırıp sağ göğüs ucunu ağzına aldı ve ısırmaya başladı. Jimin'in penisini çekip göğüs ucuyla ilgilinirken, Jimin zevkten kendini kaybetmek üzereydi.

-

"Teşekkür ederim Jungkook-ah."

"Asıl ben teşekkür ederim sevgilim. Bunu yapmaktan hoşlanmadını biliyorum, seni zorladım."

"Beni zorlamadın. Ben kendim yapmak istedim."

Jungkook eşinin alnını öpüp ince beline ellerini sardı. Jimin eşinin göğsündeki yerini alırken ikiside yorgunlukla gözlerini kapattı. Aralarındaki minik bebek gün geçtikçe büyüyor ve Jimin'in yorulmasına neden oluyordu. Park Jeon çifti yorgunlukla uykuya dalarken tek dilekleri artık başlarına bir bela gelmemesi oldu.

-
-
-
İlerletemiyorum.. bitirsem mi yoksa yazmamı istediğiniz bir şeyler var mı? Bu konuda bana yardımcı olmalısınız. Lütfen..

Mr.Park || {Jikook}✅Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin