FIRTINA ÖNCESİ +18

9.4K 382 2
                                    

Herkese keyifli okumalar diliyorum.

"Leman'ı öldürdü o!!! Hala Cihangir ile birlikte olabileceğimden nasıl bahsedersin?" Deyip yatağında doğruluğunda açılan kapıyla söyleyeceklerinin devamını getiremeden sustu.

Tansiyon aletiyle içeri giren hemşire , odadaki gerilimi hissedip hızlıca işini yapıp çıktığında Pablo Gülce'ye yaklaşıp ;

"Cihangir'e bayıldığım için demiyorum ancak ben bile ; Cihangir Leman'ı öldürmüş olamaz derdim. Sen nasıl inanırsın böyle bir yalana?"

Gülce, Burcu'nun anlattıklarını tek tek hatırlamaya çalışırken Pablo'nun doğru söylediğine inanmaya başlamıştı bile. Önce odasından çıkarmış sonra da aşağılamıştı Burcu'yu Gülce'nin canını acıtmak hatta Cihangir ile ayırmak için yalan söylemiş olabilirdi ama Leman'ı bilmesi daha doğrusu Leman'ın öldüğünü bilmesi gerçekten de Marcus'u konuşurken dinlediği anlamına gelirdi. O halde söylediklerinin hepsi yalan değil diye geçirdi içinden.

Gülce'nin karışan kafasının farkında olan Pablo, yatağının kenarına oturup ellerini tutarak ;

"Bak hayatım, kafanın karışmış olması gayet normal istediğin her şeyi bana sorabilirsin Cihangir'in anlatmasını her ne kadar daha doğru bulsam da sana tüm sorularının cevaplarını verebilirim. Sadece şundan emin ol, eğer bana değer vermiyor olsaydın Cihangir beni öldürürdü. Durum böyleyken Leman'ı öldürmüş olması imkansız sence de öyle değil mi?"

Gülce , Pablo'nun söylediğinin doğru olabileceğini düşünmek bile istemiyordu. Her zaman sevdiği dalgacı haline şimdi kızmıştı. Cihangir sırf kıskandığı için yanındaki adamları öldüren biri olamazdı öte yandan Leman'ı öldürmesi için de bir sebep göremiyordu. Düşünceleri tekrar Burcu'nun anlattıklarına kayınca aklına gelen soruyu kısık sesinin izin verdiği ölçüde bağırarak sorduğunda kapıda kendilerini izleyen Cihangir'in varlığından habersizdi.

"O zaman şuna cevap ver; Dubai'de iki Rus ile ne yapıyordunuz?"

"Ah hayatım beni bu kadar kıskandığın için yataklara düşmüş olamazsın değil mi?" Diyip elinin üzerine şakacı bir öpücük konduran Pablo cevabını anlatmak üzereyken içeri giren Cihangir ile ciddileşerek;

"Sana Cihangir anlatsın." Diyip yataktan kalktı.

Uğruna dünyayı yakmaya hazır olduğu sevgilisini başka biriyle el ele görmek Cihangir 'in tüm sinirlerini bozmuştu. Ali Kemal o iğneyi şimdi yaptırmalıydı diye içinden geçirip Pablo'ya bakmadan Gülce'ye doğru ilerledi. Pablo'nun bıraktığı elleri eline alarak;

"Ne istiyorsan anlatırım." Dediğinde sesinde öfkeden eser yoktu. Aklına Pablo'yla ilişkisi olduğu gelmemişti, oteline gönderdiği Pablo'yu Gülce'nin ellerini tutarken görmek Cihangir için kaldırması gereken bir konuydu çünkü Pablo'nun kendi ve Gülce için yaptıklarına karşı borçlu hissediyordu.

Karşısında Cihangir 'i gören Gülce o an için sorduğu soruyu unutup sevdiği adamın uzamış sakallarına ve çökmüş göz altlarına bakıp Burcu'yu dinlediği için pişman oldu. Hastaneye kaldırıldığını öğrendiğinde yaşadığı üzüntüyü hayal edince içinde kabaran şefkat ile ellerini Cihangir'den kurtarıp boynuna sarıldı.

Pablo, az önce gözlerinden ateş çıkaran kadının bir anda kedi gibi oluşunu izlerken odadan çıkmaya karar verdi. Gülce'nin de en az Cihangir kadar aşık olduğunu gözleriyle görüp, tanıdığı en soğuk kadının aslında sadece Cihangir 'e duyguları olduğuna, dünyanın kalanına duygusu olmadığına inanmıştı. Birbirine sarılan çifte bakıp odadan çıkacağı zaman Cihangir 'in sesiyle olduğu yerde durdu.

KRAL'IN YARASI  (tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin