alpha's bright star 'tk ✓

13

|Aykırılık.

"Onu biraz dışarı çıkarmalısın."

Moon Bin sinirli bir tavırlı omzuna hafifçe yumruk geçirdiğinde Taehyung göz devirerek birasını yudumladı.

Uzun süredir arkadaşıyla dışarı çıkmamıştı, konuşacak tonlarca konu varken Moon Bin sürekli olarak konuyu omegaya getiriyordu. O kendisinin eşiydi ve ne isterse onu yapardı. Omega ile gerçek birer eş bile değillerdi ve sürekli olarak iyiye oynamaya çalışıyordu. Huzursuz bir ortamda yaşamak Taehyung için oldukça sıkıntılı bir durumdu. Bu yüzden omega ile aralarını nötr tutmaya çalışmaktan bazı zamanlar bıkıyordu. Herkes tarafından ihanete uğramış bir adam nasıl hissedebilirdi ki?

"Umrumda değil, çok istiyorsan sen çıkar."

"Taehyung konuşamaması hayatından memnun olduğunu göstermiyor, anlıyorsun değil mi?"

Esmer, sinirle homurdanarak bitirdiği bira için yeni bir bardak daha isteyerek haz etmez bir şekilde gözlerini Moon Bin'e dikti. Laftan anlamaz herifin tekiydi.

"Onunla zorla evlenmedim. Beni ve boktan hayatını tecih eden oydu. Her neyse gidiyorum ben."

Taehyung sinirle masadan kalarak arkadaşının sözlerini umursamadan mekândan dışarı çıkarak evine doğru yürümeye başladı.

Aylar geçmişti, esmer gittikçe dibe battığını hissediyordu. Her günü ihanetin vermiş olduğu huzursuzlukla zehire dönüyordu. Canını vereceği kadından nefret etmesi ne kadar normaldi?

İlkbaharın getirmiş olduğu tatlı meltem saçlarını okşarken hızla dönüşerek koşmaya başladı. Hırsını almak istercesine pençeleri çimleri koparıyor, toprağı mahvediyordu.

Taehyung uzun süredir böyleydi. Mutluluk kalbinin en ücra köşelerinde bir yerlerde kaybolmuştu. Hissedemiyordu.

Varlığının nefes aldığı aşikardı ancak ruhu öldürmeyen, acı çektiren bir zincire vurulmuş gibiydi. Her geçen gün bir öncesinden daha durgun ve mutsuz geçiyordu.

Joo Hyun mutluydu, çocukları ve eşiyle birlikteydi. İhanet eden kişi Joo Hyun olmasına rağmen neden hep kendisi acı çekiyordu?

Mutlu olmak kimin hakkıydı?

Öfkeyle pençesini henüz yeni açmaya başlamış çiçeklere geçirerek bir süre gözlerini kapattı. Taehyung en çok da kendisine sinirliydi.

Bir aptal gibi değmez bir kadına duyduğu sadakat ve sevgisi şimdi kin ve nefrete dönüşmüştü.

Nefretin ve kinin karşı taraftan önce bulunduğu kalbi zehirlediğini henüz bilmiyordu.

Esmer, sakinleşmek için gözlerini kapatmaya devam ederken başında hissettiği ürkek dokunuşla kırmızı gözlerini minik elini sahibine dikti.

Jeongguk tedirgin ve endişeli bir şekilde başını okşarken yaydığı feremondan dolayı sinirle depar atan kalbinde dingin bir nehrin yaratıldığını hissetti.

Bir süre sonra sakinleştiğinde kurdu istemsizce omeganın minik dokunuşuna ihtiyacı varmış gibi dizlerinin yanına oturarak başını eğdi.

Jeongguk, vücudundaki korkunun dinginleşmeye başlamasıyla başını önünde eğmiş alfaya doğru minik elini götürerek okşamaya başladı. Esmerden duyulan mırıldanmalar, sakinleştiğinin bir göstergesi olsa gerek alevden rol çalan kırmızı hâreleri şimdi birer dingin kahvelerdi.

Taehyung kurt formunda saatlerce ılık meltemin etraflarını turlamasına izin vererek omegaya yaklaştı.

Düşündü, hayatını ve geleceğini saatlerce dev çam ağacının altında omeganın minik dokunuşlarıyla düşündü.