bölüme başlamadan önce şunu söylemeliyim ki büyük bir hevesle yazmadığım için biraz saçma bir bölüm oldu.
umarım bu bölümden sonra okumayı bırakmazsınız:*
ve tıpkı 31.bolumdeki gibi bol bol yorum yaparsanız belki şevke falan gelirim yorum az olunca motive olamıyorum ahwhsbd
İyi okumalar🏵️
|"Benim için atan bu kalp, doğrularımın en büyük düşmanı oldu."
Duvarlara çarpıp tekrardan küçüğün kulağına ulaşan nefes sesleri gözlerini esmerden kaçırmasına neden olurken Taehyung sıkıntıyla ellerini şakaklarına ulaştırmıştı.
"Sana her şeyin bittiğini söylemiştim Jeongguk fakat sen... Sen beni umursamayıp ailemin evine geliyorsun."
"Taehyung, yanlış anladın."
Esmer, duyduğu ince tınıyla birlikte şaşkınlığını göstermemeye çabalarken Jeongguk elleriyle oynamaya ara verip gözlerini, yoğun kahvelere değdirmişti.
"Ben... Ben baygınlık geçirmişim. Bayan Kim fark etmiş beni. Uyandığımda bu evdeydim. Çok ısrar edince de--"
"Gitmeni istiyorum Jeon."
Daha fazla devam etme Taehyung.
"Yarın sabah yola çıkacağım, endişen olmasın."
"Nereye gideceksin?" Taehyung dudakları arasından dökülen kelimeler üzerinde hakimiyet sağlayamazken Jeongguk esmerin merakına karşın içten içe sevinmişti.
"Bilmiyorum."
"Joo Hyun ile yeniden mi bir araya geldiniz?" Dudaklarından, özgürlüğüne kavuşan kelimeler birer birer Taehyung'un kulaklarına ulaşırken alacağı cevap ilk defa ürkütmüştü ruhunu.
"Evet."
Kulaklarında uğuldamaya başlayan cümleye karşın soluk bir tebessüm düşmüştü yüzüne. Sanki... Sanki biri vücudundaki tüm gücü çekmeye başlamış da geriye bir tek kendisi kalmış gibiydi.
Jeongguk yalnızlığın ne demek olduğunu en çok da bu anda hissediyordu.
"Mutlu ediyor mu seni?"
"Seninle ilişkimi konuşmayacağım Jeongguk. Eğer için rahat edecekse senden nefret etmiyorum. Nefret sadece sahibini yaralıyormuş. Ben sana karşı hiçbir şey hissetmiyorum."
Jeongguk, tırnaklarını kanatırcasına küçük avuçlarına bastırırken yaşadığı bu acıyı unutmayı dilemişti fakat olmuyordu. Kimse, karşısında canını dahi vereceği adam kadar yakmıyordu canını. Evet, ortada yanlış giden bir şeyler vardı ancak her ne kadar Taehyung'un kendisine olan bu duyguları büyünün etkisiyle gerçekleşsede kalbine batan her bir parçayı olgunlukla karşılayacak gücü bulamıyordu kendinde.
"Taehyung... Benim hiçbir suçum yoktu. Kalbimi, benliğimi sana teslim etmekten başka hiçbir suçum olmadı. Ben-- ben ister miydim böyle olmasını söylesene? Bana karşı olan bu merhametsizliğini kaldıramıyorum görmüyor musun?"
Gözlerinden düşen inciler boynuna dek ulaşıp kalbini yakmaya devam ederken başını eğerek dişlerini dudaklarına geçirmişti içindeki acıyı durdurmak istercesine.
"Sana kanıtlayacağım Taehyung. Hiçbir suçum olmadığını kanıtlayacağım."
Küçüğün kararlı gözlerinde birkaç saniye gezinerek ateş değmiş gibi çekmişti irislerini eşinden. Bıkkınlıkla derin bir nefes alarak eşine doğru birkaç adım yaklaşıp onu kolları arasına aldığında Jeongguk esmerin tavrına karşın şaşkınlıkla nefesinin kesildiğini hissetmişti. Havada asılı bir şekilde kalan elleriyle birlikte şaşkınca karşısına donuk bir şekilde bakarken esmer dudaklarını mührüne bastırarak kolları arasında titreyen bedenin kulağına doğru fısıldamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
alpha's bright star 'tk ✓
Fanfiction"Sen mi güzelsin yoksa beklemek mi? Şansın bile yok. Tabii ki beklemek. Ama yalnızca seni." Alfa Kim Taehyung Omega Jeon Jeongguk (Smut uyarısı) başlangıç: 06.01.2019 bitiş: 06.12.2020