SONDAKİ NOTU OKURSANIZ ÇOK MUTLU OLURUM :)
"Beni özledin mi?" diyor sesim karanlık bir odada yankılanarak.
"Evet," diyor odadaki yatakta oturan adam. Yüzünü göremiyorum ama sesini tanıyorum, yine de anımsayamıyorum. "evet, seni çok özledim."
"Beni seviyor musun, peki?" diye soruyorum bu kez. Ay ışığı yatağın üzerine vuruyor, ve onu görüyorum. Öylece oturmuş, karnına çektiği dizlerini kollarıyla sarmış ve ağlıyor. Başını sallayıp cevap veriyor.
"Seni seviyorum." diyor fısıltıyla. Burnunu çekip devam ediyor ardından. "Ama sen onları tercih ettin ve beni terk ettin."
"Geri dönmemi ister miydin?" diye soruyorum sessizce. Sesim, sanki bana ait değilmiş gibi çıkıyor. Konuşan ben değilmişim gibi artık, kendimi tanıyamıyorum bile, bu konuşan kim diye sormadan edemiyorum.
"Her şeyden çok." diyor ağlamaklı bir sesle. "Tekrar bana dönmeni ve onların seni bir kez daha öldürmemesi için her şeyi verirdim."
"Beni ne olursa olsun, ne olursam olayım sevecek misin, Sid?" diye soruyorum. Ay ışığı bu kez yüzünü, buklelerini aydınlatıyor ve geceyi kıskandıracak kadar güzel geliyor gözüme, sadece bir an için.
"Seni ne olursa olsun," diyor ve yutkunuyor. "ne olursan ol severim, Rachel. Bu kontrol edebildiğim bir şey değil ama olsa bile yine seni severim."
"Güzel." diyorum bir gölge gibi odanın orta yerine düşerken. Oldukça zayıflamış görünüyorum, asla kendime benzemiyorum. "O halde, beni böyle de seveceksin, değil mi?"
Gözlerim kapalı bir şekilde yanına yürüyorum. Yüzü bembeyaz kesilmiş, dudakları morarmış, bitmiş bir şekilde bana bakıyor. Gözlerimi açtığımda soluk rengi sanki mümkünmüş gibi daha da soluyor.
Bunun sebebiyse, benim bir şeytana dönmüş olmamdan başka bir şey değil.
Herkese selam :) Hatırlarsanız baştaki kısmı geçmiş bölümlerden birisinde Rachel'ın kabusu olarak yazmış, aslında bu mutlak sonu haber vermiştim ama yine de size sürpriz olmuştur umarım. Yeni kitabı yayımladığımda buradan bildireceğim, bu yüzden kitabı kütüphanenizden çıkartmazsanız mutlu olurum. Anladığınız üzere ikinci kitapta şeytan Rachel'ı ve yepyeni bir macerayı konu edineceğim.
Her ne kadar bölümün adında elli beşinci bölüm yazıyor olsa da böldüklerimle birlikte toplam atmış beş bölüm, binlerce kelime yazdım, bir dönem yıldım ve öncelikle beni o andan çekip çıkaran sevgili Beyza'ya teşekkür ederim. O olmasaydı yaklaşık onuncu bölümde bırakmış olurdum bile.
İkinci olarak uzun süredir her kelimemde, her bölümde beni destekleyen ve oy&yorumlarıyla motivasyonuma katkıda bulunan EmirWps ve hasan096 'ya çook teşekkürler. Kelimelerimin birilerine ulaşması beni oldukça mutlu etti.
Yine son birkaç bölümde -ki en çok motivasyona ihtiyacım olduğu zamanlardı :) - destekleyen artxmisq e de teşekkür ediyorum.
Her zaman güzel hatırlamak, hatırlanmak istediğim bir kurgu oldu, umarım sizler için de öyle olmuştur. Yeni kitap birkaç gün içinde yayımda, beklemede kalın 🙏🏻
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Doğaüstü
FantasyAilesi doğaüstü bir şekilde öldürülen Rachel Parker'ın Winchester'larla devam ettiği yolda karşısına neler çıkacak?