19. bölüm

1.6K 98 50
                                    

Keyifli okumalar

"Baba! İşlerime el koymak da ne demek!" Sinirden gözüm dönmüş bir haldeydim.
Onur ile yediğim yemeğin ardından geceyi şirkette geçirmiş olmanın verdiği yorgunlukla kendimi erkenden odama atmıştım.
Sabaha babamın şirkete gelmemi yasakladığını bildirmesiyle uyanmak ise asla beklediğim bir şey değildi!

"Geceyi şirkette geçirmek ne demek Elçin!" İsyankar sözlerime aynı hiddetle cevap verdi. Haldun Çetiner ipleri eline almış şirkete gitmemi iki günlüğüne yasaklamıştı. İşlerimle ilgili olmam düşündüğümden daha fazla rahatsız ediyordu demek!

"İşlerle ilgilenmek terapi kadar iyi geliyor." Dedim hassas noktasından yakalayabilmek için.

"Israr etme Elçin! Ne zamandan beri terapi ihtiyacını şirket çalışanlarının canına okuyarak gideriyorsun!" Yeşim anlaşılan şirketteki uçan kuşu babama bildirmekte geç kalmıyordu.

"Kimsenin canına okumuyorum... Sadece biraz disiplini arttırma kararı aldım hepsi bu." Birazcık abarttığımı kabul etmeliyim, yine de ortada şikayet edilecek bir durum kesinlikle yoktu.

"Çalışanlar yürümek yerine koşmayı tercih edecek kadar disiplini arttırmak normal, öyle mi?" Sesi yüksek olmamasına rağmen sinirli olduğunu  kelimeleri vurgulayarak belli ediyordu.

"O sekreterin olacak ispiyoncu abartıyor baba!" Yeliz tam anlamıyla haber güvercini gibiydi! Babam ile yattığı yetmiyor gibi birde attığım her adımı O'na bildiriyordu.

"Bu konuda itiraz kabul etmiyorum! Biraz dinlenmek eminim sana ve çalışanlara iyi gelecek." Dudaklarımı sinirle dişledim. Hâlbuki kimse durumdan şikayetçi gibi görünmüyordu.

"Peki istediğin gibi olsun!" Pes etmiştim, çünkü söylediğinde haklılık payı büyüktü.

"Seni düşünüyorum Elçin. Bu kadar dengesiz bir düzen sağlığını tehlikeye atar." Kendisini tekrar açıklarken tek amacının üzülmemem olduğunu biliyordum.

"Odama Ezgi dışında kimsenin girmesini istemiyorum. İmzalanacak her şeyden haberdar olmak istiyorum. Yurt için gelen belgeleri lütfen otele gönder, çocukların ihtiyaçlarını geciktirmek istemiyorum."

"Başka?" Bıkkınlıkla söylenirken güldüğünü güldüğünü kıkırtısından anladım. Pes ettirdiği için memnun olsa da verdiğim dedektiflerden hoşlanmıyordu.

"Birde şirket sınırları içerisinde Yeşim hanım ile yakınlaşma konusunu hatırlatmama gerek yoktur umarım." Kinayeli sözlerime karşın boğuk sesi ile tekrar güldüğünü duyuyordum. Eminim ki telefonu kendinden uzaklaştırmıştı.

"Emredersiniz patroniçem. Emir ve kurallarınıza uymamak mümkün değil gibi görünüyor." Alay yüklü sözleri ve neşeli sesi benimde gülmeme neden oldu. Anlaşılan elimde sıkıcı geçecek olan iki günüm vardı!
En iyisi vaktimi kitap okuyarak geçirmekti...

★★★

Sadist doktor bir an önce kurbanının derisini bedeninden ayırmak istiyordu. Fakat kızın bedeninde uyguladığı derin kesikler bile iliklerine kadar zevk ile dolmasına yetmişli...

Öyle ki, bu zevk ruhunda harmanlanırken bedeninde ki şehveti de uyandırmaya başladı. Yarı baygın gözlerle acı içinde kıvranan kadının kanlar içerisinde ki çıplak bedenini keyifle süzdü.

Kırmızıya bulanmış derisine bakarak kesik nefesler almaya çalışan kadının boş çırpınışları Richard'ın dudağın da manidar bir gülümseme oluşturdu.

Bu kadın atık pes etmesi gerektiğini bilmeliydi. Birazdan hayatı asit dolu bir küvetin içerisinde son bulacak, sokaklarda orospuluk yaparak geçirdiği basit ömrüne yakışmayacak bir görkem ile hayata elveda diyecekti.

Asi Tutsak Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin