39.Bölüm/•

438 43 15
                                    

— —

Sisil: Sınav var...

Sisil: Ben ağlayayım mı?

Sisil: Sonra sen gelir beni kaçırırsın, bende kurtulurum, sende.

Sisil: Nasıl fikir?;)

Gurur: nE?

Gurur: Gelitoeum

Gurur: Geliyorum.

Sisil: Salak jdksjdksjsljsşdksldk

Sisil: Hem sen okulda değil misin?

Sisil: Sen üniversiteye gidiyordun dimi...

Gurur: Malesef okulda değilim.

Gurur: Evet de, sanki o cümlende bir hüzün var.

Gurur: Senden iki yaş büyük olmam mı sorun?

Sisil: Saçmalama!!

Sisil: Benden beş yaşta büyük olsan seni kırmayacağımı biliyor olmalısın.

Gurur: Biliyorum da

Gurur: sanki üzüldün?

Sisil: Evet, üzüldüm çünkü

Sisil: Çünküsünü bende Bilmiyorum ya neden üzüldüğümü de anlamadım

Gurur: Peki.

Gurur çevrimdışı (11.10)

"Ah gerizekalı kafam!" Diyip kafama vurdum. "Al işte kırıldı çocuk bana." Diyip dudağımı büzdüm.

"Yine delirdi," diyen onurla ona döndüm.

"Uğraşma benle," Dedim. "Zaten gururu kırdım!" Diyip bakışlarımı masaya çevirdim. Acaba çok mu kırıldı ya? Yok ya kırılmamıştır. Hem o beni benden iyi tanıyor. Benim kötü bir şey demek istemediğimi bilir. Aynen aynen kırılmadı.

Nahhh kırılmadı, Sisil. Beynini kahvaltıda peynir ekmekle yedin sen yoksa bu salaklığın başka sebebi olamaz.

"Adı, gururmuymuş?" Diye sordu Onur. Kafamı sallayıp, "Hı hı." Diye mırıldandım.

Niye demedin ki gerçeği! Söyle işte! De, Ya seni kaybedersem? bunun tedirginliğini yaşadım. Bu beni hüzünlendirdi, Gurur. Deseydin ya! Çocukta kırıldı.

Of! Nasıl söylerdim böyle bir şeyi! Utanırdım hem... kırıldı çocuk. Belki de senin gibi acil merdivenlerini kullanıp ağlıyordur üniversitesinde.

Elime telefonu aldım.

Sisil: Neye üzüldüğümü anladım. (11.15)

Hoca sınıfa elindeki kağıtlarla girdiğinde, "Zamanlamana tüküreyim Eda hoca ya!" İnterneti kapatıp telefonu çantama attım.

"Masada kalemlik bile görmeyeceğim!" Diye uyaran hocaya gözlerimi devirerek baktım. Şuan Eda hocaya yumruk atasım var.

"Kalemi de kaldıralım mı, hocam?" Diyen Tarkana güldüm.

"Sen bırak ne de olsa kalemli de olsan kalemsiz de olsan bir şey fark etmiyor." Dedi hoca. Tarkan'ın yüzü düştüğünde biraz daha güldüm.

"Aynen, o yüzden ben çıkıyorum Hocam. Allah'a emanet." Diyip ayağı kalktı. Hoca, "Otur yerine Tarkan!" Diye bağırdığında Tarkan sırıttı. Hocayı sinirlendirmek için böyle bir şey yaptığını anlamıştım.

Kahkaha attığım da Tarkan'ın bakışları beni buldu. "Bensiz de yapamıyor," dedi bana bakarak. "Aşık bana, aşık"

— — —

Sınavdan çıktığım gibi telefonu çantamdan aldım ve interneti açtım. Ve gurur'dan bir kaç tane mesaj vardı.

Gurur: Neymiş? (11.20)

Gurur: İnternetin neden kapalı? (11.25)

Gurur: Sınavın vardı değil mi... (11.28)

Gurur: Sınavının bitmiş olması gerekmiyor mu? (12.40)

Sisil: Daha yeni bitti. (12.45)

Sisil: Eee ne yapıyorsun?

Gurur: Hmm, iyiymiş.

Gurur: Oturuyorum, dersteyim. Sen napıyorsun?

Sisil: Bende işte çıktım sınıftan onurla kantine gidiyoruz.

Gurur: Eee neymiş?

Sisil yazıyor...

Sisil çevrimiçi.

Sisil yazıyor...

Sisil: Şey,

Gurur: İki saattir bunu mu yazmaya çalıştın cidden?

Sisil yazıyor...

Sisil çevrimiçi

Sisil yazıyor...

Sisil çevrimiçi

Gurur: Neyse, ben anlayacağımı anladım.

Gurur: Hoca kızdı telefonu kapıyorum ben. Kendine dikkat et.

Gurur çevrimdışı.

Yalancı! Hocaymış! Kızmışmış! Üniversitedesin geri kafalı beni mi kandıracaksın!

Ya hayır ya! İki saattir yazamadın, ya Sisil. Ben de bir şey demiyorum sana!

"Aptal kafam, aptal!

Sisil: Üzüldüm çünkü Sen kaybetmek istemiyorum. Aylar hatta yıllar sonra o kadar güzel şeyler yaşattın ki bana... İnanamıyorum hala. Bu güzel günlerin bitmesini de hiç istemiyorum. Bir de seni kaybetmezsem bile ya uzak şehirlere düşersek? Sen İstanbul'da okuyorsun bu belli ama ya ben çok uzak bir üniversiteye gitmek zorunda kalırsam... Günlerdir bunu düşünüyorum. Bunu düşünerek de kafayı yiyorum.

Sisil: Çünkü artık sana inanmak istiyorum. Daha doğrusu ben sana inanıyorum bile.

— — —

Gurur felç gurur iptal JDKDJDJJDJDJD

Allah'a emanet♥️

Gurur | Texting (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin