Çoğu zaman olduğu gibi koca yatakta gözlerimi tek başıma açtım. Saatlerdir uyumama rağmen hissettiğim büyük bir yorgunlukla yatağı terk edip onun tişörtlerinden birisini ve üzerine de kalın bir hırka giydim.
Dün içtiklerim yüzünden başım ağrıyor ve idrar torbam patlamak üzereymiş gibi bir baskı yapıyordu. Doğruca tuvalete gidip oradaki işlerimi hallettikten sonra salona doğru yürüdüm. Koltukta oturmuş, dövme tasarımlarıyla dolu olan defterine yeni bir çizim yapıyor ve aynı zamanda sigarasını tüttürüyordu.
Sessiz adımlarla arkasından yaklaşıp yavaş bir şekilde omuzlarına sarıldım ve yanağımı onunkine yaslayarak çizdiği kıvrımlı ejderha motifine baktım. Japon mitlerindeki ejderhalara benziyordu ve müthişti. Müthiş bir yeteneği vardı.
Ona dokunduğum anda vücudu gerildi ve karalama yapmayı keserek yüzünü bana doğru yaklaştırdı.
"Çok güzel olmuş." diye mırıldandığımda kokusunu içime çekerek yanağına büyük bir öpücük kondurdum. Bir kere daha öptüm. Ve bir kere daha. Ardından etrafında dolaşıp koltuk kolu ile onun arasında oluşan küçük boşluğa oturarak bacaklarımı onun bacaklarının üzerinden uzattım ve sırtımı kola yasladım. Defteri yana bırakarak bacağımı tuttuğunda gözlerini yüzümde gezdirmişti.
Ben de dirseğimi koltuğun tepesine bastırıp başımı yumruğuma yaslayarak onun yüzünü izledim. Çok güzeldi. O kadar güzeldi ki, insanların ona bakmaya doyamaması ya da onun için gözyaşı dökmesi şu an çok normal geliyordu.
Birbirimize olan bakışlarımız çok fazla uzadığında dudaklarım gerildi ve ona bir tebessüm gönderdim. Saniyelik bir sürede dudaklarında doğan ve sonra da ölen gülücüğün ardından yüzünü eğerek gözlerini karşıya kaçırmıştı.
"O gün söylediklerim için üzgünüm." dedi sessizce.
"Hangi söylediklerin?"
"Kavga ettiğimiz gün... Yapmadığım bir şey için bana bu kadar kızmana sinirlendim."
Bacağımın üzerinde olan elini tuttuğumda tekrar bana bakmıştı.
"Bana anlayış göster. Eski olsa da böyle bir şey izlemek çok kötü hissettiriyor. Eminim tam tersi olsaydı benden daha fazla tepki gösterirdin."
"Sana tepki göstermek yerine gidip onu öldürürdüm."
Güldüm. "Karşıma geçip neler olduğunu sormaz mıydın yani?"
"Hayır, bana ihanet etmezsin."
Bana güveniyordu ve bunu bilmek öyle mutlu etti ki, doğrularak bacaklarının üzerine kurulup ona sarıldım.
"Ben de söylediklerim için tekrar özür dilerim." dediğimde cevap vermedi. Sonsuza kadar bunun için özür dileyebilirdim.
"Yanağın acıyor mu?"
Geri çekildiğimde sürtükten kalma tırnak izlerinin olduğu yanağıma baktığını gördüm. Sadece temas olduğunda belli belirsiz bir sızı oluşuyordu. Yine de bunu bilmesine gerek yok.
Sahte bir kibirle gülüp saçımı savurdum. "Yaralara alışkınım. Neden biliyor musun?Benim erkeğime bakan herkesi buna pişman ediyorum."
Tepkisiz bir halde beni izlemeye devam ederken sonunda kaşlarını kaldırıp indirdi ve önüme düşen saçları elleriyle tek omzumda topladı.
"Güzel dövmüşsün. Onu gördüm."
"Artık kanlı birisi olduğuma inanabilirsin. Kimse beni öfkelendirme- Dur! O kaşarla ne konuştuğunu hala bana anlatmadın."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
sleeping with ghost • malik
FanfictionUnuttuğu duyguları kalbinde kilitlemiş, kendini insanlardan uzak tutmuştu. Ama Winter ona duyguların ne demek olduğunu tekrar öğrenecekti. 1818
