the price of silence

7.1K 418 144
                                    

O gece saatlerce olanları düşünmüştüm. Mantıklı olmaya çalışıyordum. Çünkü bana söylediği gibi telefonunu günlerdir tereddütsüz bir şekilde elime veriyordu ve daha önce bunun gibi bir olay hiç olmamıştı. Üstelik bugüne dek kişisel davranışları dışında ilişkimize zarar verebilecek hiçbir şey yapmamıştı. Bunların hepsinden emindim.

Ama bir şey vardı. Farklı bir şey. 

Dün ona Bella' yı sorduğumda verdiği tepkisizliğin yanında hiç çaba göstermemesi kalbimi kıran şey olmuştu. Çünkü aynı durum olsa onu ikna edebilmek için çabalar ve bir şeyler yapmaya çalışırdım. Gözyaşı bile dökerdim. O ise sadece düşündüğün gibi değil demişti bana.

Sabahın çok erken vakitlerinde durmaksızın çalan zil uyanmama neden olurken bir küfür mırıldanarak ayağa kalktım. Pikemi baştan aşağı vücuduma sararak aşağı indiğimde kapıyı açtım ve onun soğuk suratını gördüm. Saat kaçtı sikeyim?

"Yarın oldu." dedi sadece. Sözleri nefret dolu gibi ama değildi. Onu anlayamıyorum.

Hiçbir şey söylemeden kapıyı aralıklı bırakıp antreden geçtim ve salondaki büyük koltuğa oturup bedenimi koltuğun koluna bıraktım. Uykum vardı. Daha çok, çok erkendi.

Koltuğun diğer tarafına oturduğunu duydum. Hiçbir şey söylememişti. Gözlerimi hafifçe aralayıp gördüğüm kadarıyla kıpırdamadan orada oturuyor ve gözlerini ayırmayan karşıya bakıyordu. Sonrasında tekrar uykuya dalmıştım. Yanağımda hissettiğim dokunuşa kadar.

Gözlerimi araladığımda "Pankek yaptım." dedi sessizce. Yüzü hemen karşımdaydı ve yanağımı okşuyordu.

"Aç değilim."

Tekrar uyuyacaktım ki üzerimdeki pikeyi hızla çekti. "Ye."

Aniden gelen üşüme ile kollarımı birbirine sararken kaşlarımı çattım ve huysuzca ayağa kalkıp pikemi tekrar omuzlarıma alarak mutfağa doğru yürüdüm. Hemen arkamdan beni takip ediyordu.

Mutfaktaki masanın üzerinde benim için hazırladığı kahvaltıyı görmüştüm. Bir tabaktaki pankeklerin yanında küçük bir tasa koyduğu bal da oradaydı. Balsız yiyemediğimi biliyordu. Bunun dışında süt de vardı. Bardağa dokunduğumda tıpkı sevdiğim gibi ılık olduğunu fark etmiştim. Anında acıktım ve sandalyeye oturarak pankeklerin üzerine bal döktüm. O ise yanıma oturarak sadece izlemişti.

Konuşmadıkça ona olan kırgınlığım da büyüyordu. Bunu neden fark etmiyor? Birkaç sözcük söylemek bu kadar zor muydu?

Üçüncü pankeke geçtiğimde parmaklarını saçlarımda hissettim. Saçlarımı okşadı ve yemeğim bitene kadar elini oradan çekmedi. Kirli tabakları bulaşık makinesinin içine yerleştirdikten sonra odama çıktım ve omuzlarımdaki pikeyi yatağa fırlattıktan sonra dolabımın kapaklarını açtım. Bir pantolon ile tişört çıkarırken yatağıma oturduğunu duymuştum. Hala sessiz.

Pijamalarımı üzerimden çıkarıp siyah pantolonum ile mavi tişörtümü giydikten sonra yünlü hırkamı da üzerime geçirdim ve konsolun üzerinde duran tarağım ile saçlarımı taradım. Aynadan baktığımda onun beni izlediğini görmüştüm.

Sadece dudaklarıma bir ruj sürüp parfüm sıktıktan sonra ayakkabılarımı da giydim ve çantamla telefonunu alarak tekrar aşağı indim. Evden çıkıp sokağa adım attığım anda bileğimden yakalayarak karşıma geçmişti.

"Nereye?"

"Mercedes' le buluşacağız."

Gözlerini çevrede dolaştırdı. "Bırakmamı ister misin?"

"Sabahları yürümeyi seviyorum."

Kaşlarını çatıp yüzünü yere doğru eğdi ve ellerini pantolonunun cebine soktu. Birkaç saniye boyunca bir şeyler söylemesi için orada bekledim fakat beni şaşırtmayacak bir şekilde suskunluğunu korudu.

Derin bir iç çekip arkama dönecekken tekrar bileğimden yakaladı. Bir şey söyleyeceğini sanmıştım. Fakat yaptığı tek şey bana doğru eğilerek sarılmak oldu. Sarılırken saçlarımı okşadı ve uzun bir süre, yolun ortasında öylece durduk. Elmacık kemiğime değen yumuşak dudakları bedeni ile birlikte geri çekildi. Gözleri hala benden başka her şeyde geziyordu.

Tıpkı onun gibi hiçbir şey söylemeden arkamı dönüp Mercedes' in evine doğru yürüdüm.

Eğer bana böyle davranmaya devam edecekse ben de böyle davranırdım. Aylardır her şeyi göz ardı ederek onu sevmiştim. Fakat bu ilişkiyi tek başıma yaşamak istemiyordum. Devam etmek istiyorsa konuşmayı öğrenecekti. Ve ben de o zamana kadar asla geri adım atmayacağım.

sleeping with ghost • malikHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin