Okulda ki Çete 2

38.Bölüm/İş teklifi

İyi okumalar gençliik:))

İki Gün Sonra

Rüyanın ağzından

Mertle beraber yürüyorduk. Elifin kaçırılmasından iki gün geçmişti ve kimseden bir hareket, ses gelmemişti. Ne Erenden, ne Cansudan ne de Sevgiden. Keşke ömrümüzün sonuna kadar bir daha haber almasak onlardan.

"Rüya'm."

Merte baktım. "Efendim." Karşıda ki dönme dolabı gösterdi. Uzaktan doğru yanında başka şeylerde gözüküyordu.

"Mert ciddi misin?" Gülüyordu. "Ladesi kazandım bence mekana gitmeden oraya da bir uğrayalım." İçimi çektim ve Mertle beraber lunaparka girdik. En korktuğum oyuncağa biniyorduk. Discovery diyorlardı genellikle.
      ****************************
Midemde bir bulanıklık hissederken sonunda mekanın olduğu sokağa girmiştik.

"3 tane oyuncağa bindik ama sanki yüzlerceye binmişim gibi." Tebessüm etti. "Korktun mu peki?" Başımı salladım. "Normalde çok korkuyordum ama sen vardın yanımda korkmadım amaaa midem." Güldük.

Mekana girerken kapının önüne bağırma sesleri geliyordu.

"Hep böylesin sen Rüzgar. Her zaman böylesin."

Mervenin sesiyle içeri hızlı giriş yaptık.

"Ne oldu ya?"

Elif, Talha ve Berkay öylece bakıyordu.

"Yeni girdiler ne olduğunu bizde anlamadık?" Dedi Elif. Berkay kalktı. "En iyisi sap kalmak bence. Ben kaçar işim var." Dedi ve hızla çıktı.

Merve ve Rüzgara baktık.

"Konu ne?"

Merve saçını savurarak oturdu. Rüzgar anlatmaya başladı.

"Neymiş efendim çıkma tarihimizi unutmuşum. Hem madem hatırladın sen sürpriz yapsaydın. Hep erkek yapacak diye bir kanun yok."

Mert ve Talha Rüzgarın yanına geçti.

"Haklı bence. Kızların hepsi böyle." Dedi Mert. Elifle birbirimize baktık.

"Size ne oluyor be?" Mert, Talha ve Rüzgar birbirlerine baktılar.

"Erkek dayanışması."

Talha atıldı.

"Erkeğin sevinmeye hakkı yok mu? Konuşuun."

Mert ve Rüzgar bağırdı.

"Erkeğe sürpriz yapılmaz mı? Konuşun."

Merve yanımıza geldi.

"Kızlar gidiyoruz."

Kol kola girdik ve mekândan çıktık.

"Gidelim de sürpriz görsünler sonra da utansınlar." Elife katılmıştık.
        *************************
Berkayın ağzından

Neden bilmiyordum ama yine lokantanın önündeydim. Güneş çalışıyordu. Yanına gittim.

"Kolay gelsin."

Arkasına döndü. "Buyrun, ne istemiştiniz? Hee iki kişi misiniz birde?"

İçimi çektim ve kolunu tutup dışarı çıkardım.

"Ne saçmalıyorsun sen? Ben sana ümit vermedim ama sen o kızdan özür dileyip kaçtın şimdi de laf sokuyorsun?"

Kolunu çekti.

"Ben yanlış anlaşılma olduğ için özür diledim ve sana ümit verdin demedim."

Gözlerine baktım. "İyi bu arada o kızla sevgili değilim. Eski sevgilim o benim." Başını salladı.