Lanet Efsaneler

1.2K 75 16
                                    

Laura'nın ağzından;

Gözüme denk gelen hafif bir ışığın yansımasıyla gözlerimi araladım. Işık pencerenin açık kısmından yüzüme yansıyordu. Muhtemelen sabah olmuştu. Etrafıma baktığımda Jake'in evinde olduğunu anlamıştım. Önündeki sehpada bir sürü kitap vardı. Yattığım koltukta doğrularak kitapların neler olduğuna baktım. Fazla eski kitapları. Efsaneleri anlatıyorlardı. Bir kitaba gözüm çarpmıştı. Kendime doğru çevirip sayfaya baktım. Vampir fotoğrafları ve hakkında ki efsaneleri anlatıyordu. Mutfaktan elinde iki bardak kahveyle gelen Jake;

-Günaydın. Uyanmışsın...
diyip yanıma oturdu ve diğer elindeki kahve bardağını bana uzatırken;

+Vampirler mi?

-Aa.. şey.. karışık bir durum.
demişti. O sırada ayak sesleri duymuştum. Merdivenlerden geliyordu. Oraya doğru kafami çevirdiğimde Zeyna merdivenlerden iniyordu. Yanıma gelip oturdu.

*Sen iyi misin?

+Evet. Ben buraya nasıl geldim?

*Yolda Lucas bulmuş ve Jake'i aramış.
dediğinde tekrar önümdeki kitaplara bakıp;

+Belli ki bir şeyler kaçırmışım.

-Alex ve Daniel vampir.
Demişti Jake. Gülmek gelmişti içimden. Küçük çaplı bir kahkaha atıp;

+Vampir mi? Saçmalamayın çocuklar. Tamam biraz korkunç tavırları var elbette ama... Vampirler mi? Ahh hadi ama...
dediğimde Jake öylece bana bakıyordu. Ciddiydi.
+Hayır hayır. Bu gerçek olamaz.
dediğimde Zeyna;

*Maalesef.
demişti. Elimdeki kahveden bir yudum alıp yutkundum.

+Alex ve Daniel mı?
Diye sordum, sesim olabildiğince ince çıkmıştı. Jake başıyla onayladığında kahvemden bir yudum daha almıştım. Konuşmayı da Zeyna devam ettirmişti.

*Sonuç olarak karşımızdakiler insancıl dostlar değiller. Kanla besleniyorlar. Araştırma üzerinde olduklarını ve balodaki kızı başkasının öldürdüğünü düşünüyorlar.

+Siz bunları nereden biliyorsunuz?

- Tanya dün akşam buradaydı. Senin hakkında birşeyler öğrenmek istedi. Karşılığında da bunları öğrendik. Alexander 295 yaşında ve Daniel ise 169 yaşında.
dediğinde ağzım açık bir şekilde Jake'e bakakalmıştım.

-Bana hiç öyle bakma. Karşımızdakiler çok yaşlı ve bu iğrenç!
demişti. Zeyna'ya döndüm;

+Doğru mu?

*Evet.

+Peki şimdiki planımız ne?

-Tabiki de bekleyip davayı çözüp gitmelerini beklemek. Hatta mümkünse kaçalım derim.
Demişti Jake. Ne ben ne de Zeyna bu söylediğine cevap vermeyince;
- Siz ciddi misiniz? Yaşlı vampirlere karşı bir plan mı yapacaksınız?

+Kasabada doğaüstü bir şey ınsanları öldürüyor. Bazı şeyleri öğrenmeliyiz.
diyip elimdeki kahve bardağını sehpanın bir kenarına koyup sehpanın üstünde duran kitabı elime aldım ve önüme çektim.
+Neler öğrendiniz?

*Nasıl öldürebileceğimizi biliyoruz.

+Birilerini öldürebileceğimizi hiç sanmıyorum.
dediğimde Jake konuşmaya atlamıştı.

-Kızlar sadece soruyorum. Yani merak ettim de akşam içkiyi fazla mi kaçırdınız acaba? Siz ikiniz yaşlı vampirleri avlamaktan söz ediyor olamazsınız. Onlar tecrübeliler, güçlüler ve daha siz yaklaşmadan sizi anında yakalarlar!

+Yakalanmamıştım!

-Ama yakalanmak üzereydin.
diyup sinirle kahvesini de alıp ayağa kalktı ve duraksadı. Derin bir nefes alıp yerine geri oturunca;

-Neyseki ikinizi yalnız başınıza bırakmayacağım. Biri size göz kulak olmalı.
diyip koltuğuna geri oturmuştu. Elimdeki kitaba geri dönüp;

+Hızlılar, ölümsüzler, güçlüler ve kanla beslenirler.

-Lanet olsun! Hiç şansımız yok!
dediğinde başka satırı okumaya başlamıştım ki Zeyna konuşmuştu.

*Derse gitmeliyiz. Profesör Lauther'in dersi var.
dediğinde kitabı kapatıp sehpaya geri koymuştum. Jake kitapları toplayıp odasına çıkarken biz de evden çıkmıştık. Jake nasıl olsa bize yetişirdi. Yolda yürürken aklımda oluşan binlerce soruları kenara iterek en merak ettiklerimi sormak için aralardan seçiyordum.

+Alexander ve Daniel'in benden haberleri var mı?

*Tanya söylememiş.

+Güvenebilir miyiz?

*Bize çok fazla sırrını verdi. Güvenmekten başka çaremiz yok.
dediğinde karşıya geçmek için tam kaldırımdan aşağıya adımımı atmamla karşıdan gelen arabanın ani fren yapması bir olmuştu. Olduğum yerde sıçrarken arabadan inen Daniel'i görmüştüm. Kapısını sertçe kapatıp yanıma geldi.

-Küçük hanım! Sağınıza solunuza bakmak zor birşey olmasa gerek.
dediğinde içimde anlamlandıramadığım bir his tırnak uçlarıma kadar ulaşmıştı.
- Sen iyi misin?
dedi tekrar konuşmasına devam ederek;

+Evet..Evet iyiyim özür dilerim.
dediğinde Zeyna koluma girip;

*Göz kulak olsam iyi olur!
diyip beni çekiştirmeye başladı ve karşı tarafa geçip yürümeye devam ettik. Daniel ise arabasına binip uzaklaşmıştı.

+Bu da neydi böyle? Azrail gibi..
diyip 10 dakika boyunca yürüyüp okula ulaşmıştık. Okulun girişinde Tanya ve Alex konuşuyorlardı. Tanya beni görünce konuşmasını kesmiş bana bakıyordu. Alex de Tanya'nın nereye baktığını görmek için Tanya'nın baktığı yere yani bana bakmıştı. Kafamı aniden çevirip yürümeye devam ettim.

+Bunlar beni fazla geriyor.
dediğimde Zeyna;

*Açıkçası bu kasabada onlarla birlikteyiz. Aynı okul, aynı sınıf, aynı kasaba. Umarım bu işin sonu iyi olur.
demişti ve ders olan sınıfımıza girmiştik. En arkaya geçmiştim. Zeyna da normal olarak beni takip etmişti. Tam oturduğumuz anda yanıma aniden Lucas oturmuştu. Olduğum yerde sıçramıştım.

~Sadece benim. Sakin!

+Sorunun ne senin?

~Korkutmak istememiştim. Dün gece kötüydün. Iyi misin diye soracaktım.

+Çok iyiyim.
dediğimde yanımdan kalkıp kendi sırasına geçmişti. Sınıfa Daniel girdi ve ilk baktığı kişi bendim. Gözlerimi kaçırıp tahtaya baktım. Daniel bize doğru yürürken Jake hızla önüne doğru geçip benim diğer tarafıma oturduğunda rahatlamıştım. Çünkü Daniel da yanıma gelecekti ama önümüzdeki sıraya oturmuştu. Hem de tam önüme. Ardından sınıfa Tanya ve Alex girdi. Tanya Daniel'in yanına Jake'in önüne otururken, Alex Daniel'in diğer tarafına oturdu yani Zeyna'nın önüne. Ben bir Zeyna'ya bir de Jake'e bakmıştım. Elimle "susun" işareti yaptım. Bizi duyabilirlerdi. Sonuç olarak tam önümüzde oturuyorlardı. Kalbim o kadar hızlı atıyordu ki Zeyna'nın ki de öyleydi. Derin bir nefes aldığım anda Daniel bana dönüp;

- Sen iyi olduğuna emin misin?
Diye sormuştu. Ardından Alex de bana bakınca Daniel'a "evet" anlamında kafamı sallamıştım. Uzunca bir süre bana bakıp ardından önüne döndüğü anda Jake'i dürtmüştüm. Jake "ne" der gibi baktı. "Kalk" diye işaret ettiğimde kalkmıştı. Ve hemen kalkıp sınıftan ayrılmıştım. Olabildiğince sakin kalmaya çalışıyordum. Alex ve Daniel'in vampir olduğu düşüncesi beni korkutuyordu. Bunlar sadece lanet birer efsane olması gerekiyordu. Nasıl mümkün olabilirdi ki?

.........

Arkadaşlar hepinize iyi okumalar dilerim. Lütfen vote verip yorup yapmayı unutmayın. Hepinize şimdiden çok teşekkür ederim.

MARJİNAL: UyumsuzHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin