Uzuuunn bir bölümle geldim size ve bence sonu da gayet güzel :)) Çok teşekkürler şimdidenn :))
&&&
Gece yatağıma yattığımda uyumayı beceremedim.. Son zamanda olan tüm olayları tek tek düşündüğümde, basit bir hayata ne kadar muhtaç olduğumu fark ettim.. Düşüncelerim o kadar karışıktı ki, onların arasında dehşetle kalmak üzereydim...
Dönüp tek kişilik yatakta uyuyan Nurşen'e baktım. Ne kadar güzeldi ve belli ki Kerem'e de aşıktı. Kerem'in de ona kayıtsız olmadığı o kadar belliydi ki... Ben ne için zorlayabilirdim ki onu daha fazla? Ne yapabilirdim? Benim olmak istemeyen birine, silah zoruyla sahip olamazdım ki? Ne kadar savaşıp, bunu alacağım, diye kendimi gaza getirsem de, istenmeyen olurken zorlamak bana göre değildi..
Ben gururlu bir insandım. Gururumu her şeyden yukarıda tutmak gibi bir çabam yoktu, çünkü bu bana çoğu zaman saçma gelmişti. Ama galiba olmazdı. Bunu yapamayacaktım... İnsanları zorlayıp, onların hayatlarını değiştirmeyecektim.
Kerem'i bırakacaktım. İçimde yanan aşk ateşine rağmen, ona yakın bir dost gibi davranacaktım. Eğer Kerem benimle birlikte olmuş olsaydı, ona aşık olan birinin aramıza girmesine müsaade edemezdim, değil mi? O halde, bekleyip görmem gereken bir şey yoktu..
Gözümden akıp giden bir damla yaşı fark ettiğimde, bu beni tetikledi. Kendimi bıraktım ve elimi kaldırıp yan odada yatan Kerem'e dokunmak ister gibi, duvara yasladım.
Ona dokunmak mı istiyordum, yoksa acımla bir yere tutunup onu katlanmaya mı çalışıyordum hiçbir fikrim yoktu, ama elim o soğuk kireçe değdiğinde yaşlarım çoğaldı.
Ben seçilmiş kişi değildim. Bu hayatta benim de sıkıntılarım, hepsinden ayıracağım büyük acılarım olacaktı. Benim de herkes gibi kalbim parçalanabilir, ruhum daralabilirdi.
Kader vardı, biliyordum.. Demek ki, bana yazılmamıştı Kerem. Bunu düşünmek, acımı daha da arttırdı, yaşlarımla birlikte.
Omuzlarımın sarsıntıları, yatağı sallamaya başladığından Burçin'i uyandırmamak için balkona çıktım. Havanın soğuğu, bir bıçak gibi bedenimi kesince, önce nefes alamadım, ama hemen ardından boş verdim. Bu gece Kerem'e veda edecektim.. Burçin'in söylediği gibi, yarın benim özgürlüğümün ilk günü olacaktı...
Kerem'siz bir özgürlüğün tadını hissettiğimde, nasıl davranacağımı bilemezken, buna sevinebilir miydim? Bir kuş değildim ki uçup gideyim. Eğer olsaydım, nereye uçacağımı da bilemezdim.
Şükrettim.
Dostlarım vardı. Ailem vardı. Sağlıklıydım.. Ama bir tek şey eksik olacaktı. Kerem gidecekti. Kalbimin içindeki, başkasına ait olma isteğini de onunla götürecekti.
Başımı çevirip yan balkona baktım. Kerem orada duruyormuş, beni sevmediğini haykırıyormuş gibi hissediyordum ve bu bana hiç yardımcı olmuyor, yaşlarımın akıp gittiği yanaklarımı sertçe yakıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Çocukluğumun Kokusu - TAMAMLANDI #Wattys2015
Romance"Seni çok seviyorum ben.. O aptal filmlerdeki çiftler gibi davranmayalım. Hemen ayrılmak için yer arayanlar var ya onlar işte... Hem hayatta çok az şey böyle nadir bulunur. Öyle ki bizim hikayemizde tuhaf sahip şeyler var. Karşı konulamaz ve insana...