25. Bölüm

5.2K 303 137
                                    

Medya: Zeynep
***

"Konuşabilir miyiz biraz Serenay?"

Hâlâ şaşkın gözlerle Zeynep'e bakıyordum. Evimi nerden biliyordu bu kız amk?

"Tamam öyle bakma. Yan tarafınızda Sılalar oturuyor. O söyledi burda oturduğunu. Şimdi konuşabilir miyiz?"

Sıla'nın burada oturduğunu daha yeni öğreniyordum. Buraya gelecek kadar önemli şey neydi merak etmiştim. Yoksa evlenme teklifi mi edecekti? Kesin olurdu bu aynen.

"Buyur içeri geç" dedim kapının önünden çekilerek. İstemsizce heyecanlanmıştım.

Salondan geçecekken bizim kızları görüp durmuştu. Şaşkınca Zeynep'e bakıyorlardı. İlk başta bende aynen böyle bakıyordum sanırım.

"Merhaba kızlar" dedi selam vererek.

Diğerleri de şaşkınlıklarını atıp cevap vermişlerdi. Şu hallerini kameraya çekmeyi çok isterdim amk. Çok komik görünüyorlardı.

"Zeynep benimle bir şey konuşacakmışta o yüzden gelmiş"

Yüzlerinde bir sırıtış oluşmuştu. Hepsi benim kafamda oldukları için aynı düşüncelere sahiptik. Zeynep utanarak başını eğdi. Utanmasını yerdim. Çok fazla tatlıydı.

"Hadi odama gidelim" dedim yukarıyı göstererek.

"Hızınız 102 yavaş amk" dedi Yağmur gülerek.

"Hadi beline kuvvet aslan parçası" dedi Ceyda ona dediğim şeye ima yaparak.

"Fazla ses çıkartmayın" dedi Pınar da onlara katılarak.

Diğerleri ise dediklerine gülüyorlardı. Bende gülmemek için dudaklarımı ısırmak zorunda kalmıştım.

"Ya ayıp ama. Öyle bir şey yok"

Kızarmış mıydı o? Kızarık yanaklarını yerdim.

"Neyse bakma sen onlara. Hadi gidelim hayatım"

Bana gözlerini devirerek merdivenlere gitti. Sancım olduğundan dolayı yavaş yürümeye çalışıyordum. Bunu fark etmiş olacak ki o da benim hızımda yürümeye başladı.

"Nasılsın?" dedi kısa süreliğine bana bakarak.

"Biraz sancım var o kadar"

O sırada odama girmiştik bile. Odamda bulunan bir tane ikili koltuk vardı. Ona oturduk.

"Ee ne konuşacaktın benimle bebeğim? Yoksa buraya kadar bana çıkma teklifi etmeye mi geldin?" dedim göz kırparak.

"Aslında olabilir. Ama sadece senin rüyalarında" dedi alayla.

Koskoca yolu benimle dalga geçmek için gelmemiştir umarım. 

"Neyse ne için gelmiştin?" dedim konuyu değiştirerek.

"Egemen'in seni ara sokakta sıkıştırdığını duydum. Bunun için senden özür dileyecektim" dedi üzgünce.

Üzgün çıkan sesi kalbimin sıkışmasına sebep olmuştu.

"Sen niye özür diliyorsun bebeğim? O bizim aramızda olan şeyler. Diğer kavga için sinirli olduğundan saldırmıştır. Senin yüzünden değil"

"Ama o kavgada benim yüzümden olmuştu" dedi.

"Hayır senin yüzünden olmadı. Ben kendi isteğimle kavga ettim" dedim omuz silkerek.

Üzülmemesi için elimden geleni yapmaya çalışıyordum. Yüzümdeki yaralara dikkatle bakıyordu. Birden dudağımdaki yaraya dokundu. Sızlanmama engel olamamıştım.

only you | g×gHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin