51. Bölüm

4.1K 270 154
                                    


××

Ağzıma peynirde attıktan sonra masadan kalktım. Diğer kızlar da benimle birlikte kalkmıştı. İlayda ve Damla bizimle aynı sınıflara gidicekti. Bunu ayarlamıştık bir şekilde. Damla Pınar ve Yağmurla dil sınıfına, İlayda da bizim sınıfımıza gelicekti.

"Hazırsanız çıkalım" dedi Pınar.

Pınar'ı hepimiz onaylamıştık.

"Lan Serenay bana mesaj geldi. Maç ertelenmiş yarına"

"Olley be"

Ceyda'nın söylediği şeye sevinmiştim. Bugün hiç kendimi top peşinde koşturarak yorasım yoktu. Ayakkabılarımı giyerken bir yandan da Yağmur'a bakıyordum. Çaktırmamaya çalışıyordu ama sabah telefon konuşmasından sonra yüzü düşmüştü. Zoraki gülümsemeye çalışıyordu. Elbette bu benim gözümden kaçmamıştı.

Diğer kızlar arabaya doğru giderken ben geriden gelen Yağmur'un yanına geçtim.

"Neden mutsuzsun?"

"Mutsuz değilim"

Gözlerimi devirdim.

"Yalanını söylediğine göre doğruları duyalım"

"Almila'ya biraz kırılmış olabilirim"

Almila onun en yakın arkadaşlarından biri sayılırdı. Ailesi yüzünden şehir değiştirmek zorunda kalmışlardı. Yağmur ona çok değer verirdi. Arabanın yanına gelmemizle konuşmamız bölünmüştü.

"Bunu sonra anlatacaksın" diye fısıldadım direksiyona geçerken.

Diğer arabayı da Pınar kullanıyordu. Yağmur ön koltuğa geçmişti. Ceyda, İlayda, Ilgın ve Nisa da binince tamamdık. Arabayı çalıştırarak okula sürdüm. Okulun içine arabayı sokmadan durdurdum.

"Neden burda durduk?" diye sordu Ilgın.

"Yağmur ve ben gelmiyoruz. Siz geçin. Hocaya da hastaydılar diye yalan söylersiniz"

Yağmur şaşkın gözlerle bana bakıyordu. Ona öpücük attım.

"Neden gelmiyorsunuz?" dedi Ceyda kaşlarını çatarak.

"Moralim çok yok ve bana iyi gelecek tek kişi Yağmur" dedim omuz silkerek.

Yalan söylemekten zarar gelmezdi. Ceyda bu sefer de Yağmur'a baktı. Yağmur dudaklarını büzmüştü.

"Pekala" diyerek arabadan indi.

Biraz bozulduğunu hissedebiliyordum. Ama şu an Yağmur'u etmem daha önemliydi. Diğerleri de inince Yağmur söylenmeye başladı.

"Keşke bundan benim de haberim olsaydı amk. Neyse nereye gidiyoruz?"

"Bütün gün benimsin bebeğim. Önce seni mutlu etmek için bir yerlere gideceğiz. Akşam olunca her zamanki yerimize gideriz ve sende neler olduğunu anlatırsın"

"Bunu önceden de söyleyebilirdin"

"Önceden söylesem kabul etmezdin. Hem aklıma arabayı sürerken geldi" dedim omuzlarımı silkerek.

Gülerek kafasını arabanın camına yasladı.

"Özellikle yapmak istediğin bir şey var mı? Yoksa kafama göre takılayım mı?"

"Kafana göre takıl"

Arabayı sürerken bir yandan da nereye götürsem diye düşünüyordum. Bir marketin önüne gelince durdum.

"Arabada bekle geliyorum"

Markete girip en sevdiği çikolatalardan ve bir tane çikolatalı süt aldım. Ödemeyi yapıp geri döndüm arabaya.

only you | g×gHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin