66. Bölüm

3.1K 229 79
                                    

bölüm geç geldiği için üzgünüm. kendimi iyi hissetmediğim için girememiştim. diğer kitaplara da bölüm yazmaya çalışacağım ♡
×××

Arabayı Zeyneplerin evinin biraz ilerisine park ettim. Sılalarda kalacağını söylediği için evinin önünden alamayacaktım. Birkaç dakika sonra kapının açılma sesiyle yan tarafıma döndüm.

Zeynep'i görmem anında yüzümde bir gülümsemeye yol açmıştı.

"Seni özledim" dedim ona sarılarak. Kollarını hemen boynuma dolamıştı.

"Ben de çok özledim seni"

Sadece bir gündür görüşmüyorduk ve ben aşırı özlemiştim. Her zaman yanımda olmasına fazlasıyla alışmıştım. O olmayınca kendimi eksik hissediyordum ve şu an tamamlanmış gibiydim.

Etrafı kolaçan edip kimsenin olmadığından emin oldum. Dudaklarına minik öpücükler kondurdum. Gülümseyerek o da aynısını bana yapmıştı. Burnumu burnuna sürtüp ordan da öptükten sonra geri çekildim.

"Nereye gidiyoruz?" diye sordu emniyet kemerini takarken.

"Çiğ köfteciye gidip 2 tane gömeriz diye düşünmüştüm"

Canım aşırı çiğ köfte çekiyordu şu aralar. Sevgilimle çiğ köfte gömmek 10/10 olurdu.

"Romantikliğin gözlerimi yaşatıyor Serenay"

Bir yandan arabayı çalıştırırken kıkırdadım.

"Valla yapram biz de ortam böyle"

Gözlerini devirdiğini artık ona bakmadan bile anlıyordum. Arabayı sürerken kafamı Zeynep'e doğru eğdim.

"Bir kere öpsene Zeynep. Çok hoşuma gidiyor"

Ani bir şekilde Zeynep tarafından öpülme isteği gelmişti.

"Ya şapşal kaza yapacaksın" dedikten sonra yanağımdan öpmüştü.

"Napayım? İnsanın bu kadar güzel sevgilisi olunca aklı başından gidiyor"

Gözlerim saniyelik ona kaydığında kızardığını fark etmiştim. Kızarık yanaklarından öpme isteğimi bastırıp arabayı sürmeye devam ettim. Yoksa cidden kaza yapacaktım.

Arabayı her zaman geldiğim çiğ köftecinin önünde park ettim.

"Ciddi ciddi çiğ köfteciye getirdin bizi" dedi gülerek.

Bol nar ekşili çiğ köfteleri düşündükçe ağzım sulanmıştı. Arabadan çıkınca Zeynep'in elinden tuttum. Gülümseyerek kafasını omzuma yaslamıştı. Sevildiğini hissetmek kadar güzel bir şey yoktu amk.

Küçük masalardan birisine oturduk.

"Şevket abi 4 tane çiğ köfte versene her zamanki gibi olsun. 3 tane de ayran ver"

"Yuh Serenay 4 tane çiğ köfte niye söyledin? Ben bir taneyi zor yerim"

"Merak etme aşkım. Ben 3 tanesini de yerim"

10 tane olsa 10 tanesini de yerdim. İlk defa gördüğüm kişi 3 tane ayranı masamıza bırakmıştı. Sanırım yeni çalışandı. Eski çalışanı severdim. Giderken Zeynep'i mi süzmüştü? Yoksa bana mı öyle gelmişti? Neyse sinirlenme Serenay. Sevgilin yanında ve onu çok özledin. Onunla ilgilen.

"Burdan sonra nereye gidelim? Ona da sen karar ver hayatım" dedim Zeynep'e bakarak.

"Sahile yürümeye gidelim mi?" dedi heyecanlı bir şekilde. "Sonra da eve geçeriz"

only you | g×gHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin