KOMOREBI |TAEJIN|

29

Yanına gelemiyorum, arada bir aklına getir beni. ☁️

Oyunu 9'a 6 tek sayılar takımı kazanmıştı. Oyun boyunca kavga gürültü eksik olmasa da günün sonunda yemeklerine kavuştuklarında kimseden ses çıkmıyordu.

"İyi yedik."

NamJoon karnını okşarken söylendiğinde Jimin gözlerini devirmişti.

"Biraz daha zorlasanız beni de yerdiniz. Cüzdanım bomboş! Neden bu kadar yiyorsunuz anlamıyorum ki?"

Taehyung, Jiminin önündeki boş tavuk kutusunu işaret etti.

"Jiminciğim önünde bomboş bir tavuk kutusu var ama sen bilirsin."

"Ne yapayım, size laf anlatmaktan acıkmışım azıcık."

"O değil de uzun zaman sonra ilk defa beraber bu kadar iyi vakit geçirdik. Bardaklarımızı bunun için kaldırabiliriz."

Hoseok bardağını sofranın ortasına uzattığında diğerleri de çok geçmeden bardaklarını kaldırıp uzattılar.

Gecenin kalan saatlerinde gündelik hayatlarından ve güncel konular hakkında konuşup sohbet ettiler. SeokJin, Taehyung ve JungKook sabahki olaylardan arınmış, kafaları rahat birkaç saat geçirmişlerdi.

JungKook'un çalan telefonu sohbetlerini bölmüştü.

"Dongho Bey?"

Taehyung ve SeokJin göz göze gelmiş konuşmanın devamı için JungKooka odaklanmışlardı.

"Evet evet şuan dışarıdayız. Peki efendim, çok geç olmadan geliriz. Size iyi geceler."

Jungkook bardağını masaya bırakıp elleri birbirine kenetli ikiliye döndü.

"Hyung baban merak etmiş. Gerçi haklı, saat bir buçuğa geliyor. Yavaş yavaş eve mi geçsek?"

SeokJin yavaşça kafasını salladı.

"Evet biz gidelim artık. Çok güzel bir gündü. Her şey için teşekkür ederim çocuklar."

NamJoon cevap vermek için hazırlanırken hiç beklemedikleri birinin sesini duydular.

"Özür dilerim SeokJin Hyung. Önyargılarıma yenik düştüm. Affeder misin bilmiyorum ama içten bir şekilde özür diliyorum senden. Yaptıklarım için çok pişmanım."

Jimin ellerini önünde birleştirmiş bir şekilde SeokJine bakıyordu. Herkes şaşkındı. Kimse Jiminden böyle bir hamle beklemiyordu. Hoseok kocaman açılan ağzını eliyle kapatıp dirseğini NamJoona geçirdi. Taehyung Jimine şüpheli gözlerle bakarken YoonGi Jiminin sırtını patpatladı.

"Jimin ben geçmişe dair her şeyi unuttum, sen de unut. Senin nasıl biri olduğunu tahmin edebiliyorum. O yüzden lütfen bana karşı mahçup olma."

Jimin kafasını sallayıp gülümsedi. Bu kadar kolay halledebilmesi onu mutlu etmişti.

—————

Gece sorunsuz bir şekilde bitmiş, herkes evlerine dağılmıştı. Taehyungun itirazlarına rağmen JungKook geceyi SeokJinin odasındaki üçlü koltukta geçirmişti. Bekledikleri gibi bir sorunla karşılaşmamış olmalarına rağmen tedbirli olmak içlerini rahatlatıyordu.

İkisi de uykudayken odada yankılanan ses SeokJini uykusundan uyandırmıştı. Tedirginlikle etrafına bakarken sesin geldiği yeri anlayıp yüzüne yayılan gülümsemesine engel olamamıştı. Ses camdan geliyordu. Sevgilisinin silüeti güneş nedeniyle cama yansıyordu. SeokJin biraz meraklandırmaktan zarar gelmeyeceğini düşünüp camı açması için JungKooku uyandırmadı.