Bölüm 34

477 43 0
                                    

Her ne kadar Deniz'in aklında bir plan olsa da aynı şekilde Gopid'in de planları vardı. Melis'in sığınakta saklandığını az çok tahmin ediyorlardı, sonuçta normal bir apartmanda veya bir otelde kalsaydı çoktan yakalamış olurlardı. Artık Deniz ve Melis'in karşısında sadece Gopid değil, zamanında yok olmuş hacker gruplarının arkasındaki devletler de vardı ve işleri daha kolaydı. Çünkü kimi aradıklarını biliyorlardı. Bu sırada grup boş durmuyor, yapay zekanın kaynak kodlarına ulaşmaya çalışıyorlardı. 

Deniz ne kadar kodlara ulaşıp bir şey elde edemeyeceklerini söylerse söylesin onların kodlara ulaştıktan sonra çok büyük bir yol kat etmiş olacaklarını da biliyordu. Sonuçta o kodlar programın temelini kullanıyordu ve kodları bilen birisi programın temelini de az çok bilmiş oluyordu. Deniz'in babası da Coxos dilini bu yüzden kullanmıştı, kodlara erişim sağlandığında anında yeniden şifreleme özelliğine sahipti. 

Tek sorun geriye kalan tek güvenlik önleminin bu olmasıydı, bunu da aşarlarsa (ki önceden MsCo ile işbirliği yaptıkları için işleri çok kolaydı) kodlara tamamen erişebilir ve düzenleyebilirlerdi. Grup, bu kodları kendi lehine değiştirdikten sonra artık yapay zeka tamamen onların kontrolüne geçecek ve hafızasında olan tüm bilgiler silinecekti, kısaca anıları sözel olarak söyleyerek yeniden hatırlatması imkansızdı. Grup bunun üzerinde çalışırken Deniz ise savaşın hazırlıklarını yapıyordu, halasının yanına gitti. 

- Ne yapıyorsun hala?

- GPS sistemini söküyorum, beni bulamamaları lazım.

- Neyi sökersen sök yine de seni bulurlar. Sığınağın kaydı var.

- Gir, sil, bir şeyler yap.

- Fiziksel olarak bir defterde kayıtlı, bunu düşünmüşlerdir yani.

- Ne yapacağız o zaman! O kadar çalışma yaptım, bunlar ellerine geçmemeli.

- Geçerse geçsin, ne olacak ki? Sonuçta mutasyon geçirdi virüs.

- Mesele o değil, bu araştırmalar ile daha da geliştirebilirler. Benim tek kozum o zaten.

- Bir şeyler bulmaya çalışacağım.

Deniz hızlıca sığınağı taramaya başladı, ana kartını bulmalıydı. Sığınak bir nevi "ifel (If Else)" türünde yapay zeka içeriyordu, yani çok kısıtlı bir yapay zeka. Kısıtlı olmasının nedenlerinin biri de güvenlikti, hiçbir şekilde ele geçirilememesi lazımdı. Aynı zamanının Siri'si gibi sadece şöyle ya da böyle terimlerini kullandığı için belirli bir kısma hitap ediyordu. Bir yandan da tüm sığınağı o kontrol ediyordu. 

Deniz, bu yapay zekanın ana kartına ulaşınca ona erişmeyi denedi ama içeriden izin vermek lazımdı. Melis, hızlıca onay verdikten sonra Deniz artık sığınağı kontrol edebiliyordu, yapay zekanın kodlarını düzenleyip dijital listeden adını sildirdi. Artık sığınağın nerede olduğundan ziyade sadece adını bilebileceklerdi. Artık asıl plana geçme zamanıydı, muhtemelen yapay zekanın kodlarına ulaştıkları zaman Deniz onlara karşı koymakta daha doğrusu programı çalıştırmakta zorlanacaktı. 

Programın çekirdeğini değiştirmeliydi, şu anda Assembly 2 çekirdeğini kullanıyordu ama aslı bu değildi. Bu zamana uyarlamak için güncellenmesi zorunluydu, ki hala da öyle. Yalnız, çekirdeği düzenleyebilirdi. Deniz, bu çekirdeğe hakim olmamakla beraber nasıl açılacağını da bilmiyordu. Halasına sormak üzere tekrar sığınağa bağlandı.

- Hala bu kernele nasıl erişeceğim?

- AS2 kapalı kaynak kodludur.

- Eskiye döndürmek istiyorum.

- Unix'e mi? Bu imkansız, asla çalıştıramazsın.

- Zaten amacım o değil, ikisini birleştirmek istiyorum.

- Hmmm, bu çok zor, dediğin şey için sıfırdan bir çekirdek yazman gerek. Kaldı ki ikisinin yazıldığı diller arasında dağlar kadar fark var. Ortak yanları yok.

- Ortak yan bulmama gerek yok, ara bulucu işimi görür.

- Bir diskte iki işletim sistemi çalıştırmak gibi yani. Olabilir, ama nasıl?

- Normal sistem Unix üzerine kurulu olacak fakat bir özellik kullanacağım zaman bunu AS2 olarak dönüştürüp kullanacağım.

- Bunun için çok fazla disk alanına ihtiyacın var, hatta 2 tane diske bile ihtiyacın olabilir.

- Denemekten zarar gelmez.

Deniz, aklındaki delice planı uygulamaya koymaya başladı. İlk önce programın içindeki "Geriye Dönüş" parametresini çalıştırarak programı ilk haline geri döndürdü, sırada dönüştürücüyü yazmak vardı. Bunu içindeki yazılım sayesinde saliseler içinde yapacaktı. İki kernel arasındaki bağlantıyı yapmak için kod satırlarının yer tutucularını yazdı, sonra bu yer tutucuları kullanmak için ana kodu yazdı. 

Program çalıştığı zaman sanal olarak Unix çekirdeğindeki komutlar, dönüştürücü ile bir diskten diğer diskteki AS2 çekirdeğindeki minimal programa aktarılacak, oradan da işlevine kavuşacaktı. Tabii bu eskisi kadar performanslı olmayacak, aksine büyük oranda gecikmeler yaşanmasına sebebiyet verecekti. En azından artık kimliğini kalıcı olarak değiştirmişti. Şifreleme işlemlerini bitirdikten sonra programın minimal versiyonunu koyacak bir disk bulmalıydı. 

Çok küçük bir boyuta sahip olduğu için uydunun Boot Sector bölümüne koymayı düşündü fakat bu uydunun aşırı yavaşlamasına sebep olacaktı. Şimdilik diskin çok küçük bir kısmını sanal olarak ayırıp oraya kurmak daha mantıklıydı. Tüm her şey bittikten sonra programı çalıştırdı ve test komutu verdi. Test komutu ile bir panoya "N'aber" yazdıracaktı. Biraz bekledikten sonra istediği gerçekleşti, çalışmıştı! 

Gopid, bu sırada yapay zekanın tüm haltlarını çözmüş ve onu yeniden yapılandırmıştı. Deniz ile onlar değil, Deniz kadar güçlü olan bir yapay zeka savaşacaktı. Bu savaş, dünyanın sonu da olabilir, kurtuluş da olabilirdi. Başarısız bir hamlede virüsü yeniden mutasyona geçirebilirler ve herkesin bundan zarar görmesini sağlayabilirlerdi. Virüsü yapmalarının nedeni tek hükümdarlığı istemeleriydi, dünyanın hükümdarı olmak istiyorlardı. 

Söylentilere göre, sunucular patlamadan önceki başkan insanların hep iyiliğini istemiş ama patlamadan sonra yaralanıp fonksiyonlarını yitirince akıl sağlığı bozulmuş ve şimdiki başkan olan oğluna düşüncelerinin tam tersini söylemiş. Babasını genç yaşta kaybeden oğlu da babasını dikkate alarak Deniz'den intikam almak istiyormuş. Zamanla bu intikam duygusu sonuç vermeyince bu sefer oğlu dünyaya sarmaya başlamış ve bu sonsuz nefret ortaya çıkmış. Bilim adamlarını toplayıp Delta virüsünü geliştirmelerini istemiş. 

Deniz de bu sırada olacakları bekliyordu, tabii aynı zamanda yerlerini tespit etmeye çalışıyordu. Bu sırada programa küçük bir güncelleme yaptı, bu güncelleme sayesinde yapay zeka ile karşılaştığı an bilgi toplama başlayacaktı ve eğer bu karşılaşma bir dakika kadar sürebilirse tam olarak yer tespiti gerçekleşecekti. Karanlık tarafın yerini tespit edemeyecek olsa da yapay zeka için hazırladıkları özel sunucu çiftliğinin yerini bulabilirdi. Evet, doğru, yapay zeka için özel bir sunucu çiftliği kiralamışlardı. Deniz'in yapabileceği saldırıları dikkate alarak geliştirmişlerdi burayı, tabii önceki tecrübeleri de. İki taraf da savaşa çok iyi hazırlanıyordu, kimin galip geleceği hiç belli değildi.


VeriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin