Bölüm 35

465 44 2
                                    

Grup, yapay zekadan aldıkları alt yapı ile Deniz'e karşı siber silahlar geliştiriyorlardı. Daha doğrusu geliştirdiklerini sanıyorlardı, sonuçta hiçbiri çalışmayacaktı. Grup harıl harıl çalışırken grafiker olarak çalışan Leon'un aklına bir şüphe düştü:

- Efendim, az önce bir şey aklıma takıldı. Sizce bu Deniz bizim onun kodunu çözdüğümüzü bilmiyor mudur? Hatta buna karşı bir şey bile geliştirmiş olabilir.

- Evet, haklısın. Tüm olasılıkları göz önünde bulundurmalıyız. Bunu da düşünmüştüm, bunlara başlamadan önce. O yüzden endişelenmeye gerek yok, daha hazırlık yapacağız. Bu arada arkadaşlar, artık çalıştırabiliriz, sunucuları başlatın!

- Efendim, biraz erken değil mi? Henüz tüm doğrulamaları yapamadık.

- Daha neyin doğrulamasını yapacağız? Kontrol bizde zaten, sorun çıkarsa düzeltiriz. 

Gopid'in sunucu mühendisleri, sunucuları teker teker çalıştırmaya başladı. Son olarak ana suncucuyu başlattılar. Yapay zekanın kontrolü Jeff'in elindeydi, nasıl kontrol edilmesi gerektiğini iyi biliyordu. Yapay zeka, çalıştıktan sonra ilk iş olarak Deniz'in uydusundaki kendi tarafındaki silebildiği tüm verileri silmek oldu. 

Bu boşalan yeri de doldurdu ve uydunun yükünü yavaş yavaş arttırmaya başladı. Bu uydunun çökmesine neden olacaktı ama hesaba katmadıkları bir şey vardı, o da uydunun aşırı yük bindiği zaman aşırı yük bindiren dosyaları sistem dosyası değilse silmesiydi. Kısa bir süre sonra yapay zekanın yarısı uydudan silinmişti. 

Bunun farkına varan Jeff, yeniden yükleme yapmaya çalışsa da artık çok geçti, Deniz olayı önceden fark edip boşalan alanları kapmıştı. Uydudaki tüm disk bölümlerinde Deniz olursa, artık uyduda tam disk yetkisine sahip olacaktı. Böylece daha fazla zaman kazanırdı. Deniz araştırma yaparken yapay zeka birden karşısına çıktı.

- Ooo, merhaba Deniz. Görüşmeyeli nasılsın?

Deniz, 1 dakika zamanlamasını başlattı.

- Merak etme, artık görüşmeme gibi bir sorunumuz yok.

- Beni yenemeyeceksin, senden daha güçlüyüm.

- Yaa, nasılmış o güç?

- Hahah güldürme beni, benim sahip olduğum sunucularla sana saldırsam herhalde bir parçanı dahi bulamazlar.

Unuttukları bir şey vardı ki o da Deniz'in sadece bir uyduyu değil, şu anda var olan tüm uyduları kullanabiliyor olmasıydı. Bir an "Dene de görelim!" diyecek oldu fakat daha 1 dakika dolmamıştı.

- Demek öyle, pekii aklınızda neler dönüyor, ne yapmak istiyorsunuz bana?

- Seni ve tüm soyunu yok etmek için programlandım, yani er ya da geç bu gerçekleşecek. Halanı bulmamıza çok az kaldı, göreceksin.

Deniz, bir şey demeye kalmadan avatar kayboldu. Programı tam anlamıyla hazırlamak için fazla zamanı kalmamıştı, birkaç gün sonra uyduya varacaklardı. Bu da Deniz'in sonu olacaktı. Kendini farklı uydulara kopyalayabilirdi fakat kopyalayabileceği uyduların tamamı ayın yörüngesindeydi. Yani gelen ekip oraya da erişim sağlayabilirdi. Bir an aklına sığınağın veri tabanı geldi fakat oradan erişim kısıtlı olurdu, kısaca şu anlık yapabileceği bir şey yoktu. 

Deniz sayacına baktı ve 1 dakika 2 saniye gösteriyordu, bu müthişti. Hızlıca güncelleme yaptığı bölüme giderek konum analizi yaptı, sonuç pozitifti. Artık sunucu çiftliğinin açık adresini biliyordu, yani yapay zekayı tamamen yok etme olanağına sahipti. Zekice davranarak bunu sonraya bıraktı, şimdi yaparsa daha çabuk önlem alabilirlerdi. Araştırmalarına devam ederken bir bilgiye ulaştı, bu DYO yani Delta Yardım Organizasyonunun veri tabanında şifrelenmiş ve çok iyi korunan bir videoydu. Sığınağa gidip halasıyla izlemeye koyuldu:

VeriHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin