•"Erkencisin yine."
Gelen Jimin'di. Başlarda hiç işim yokken bile erkenden stüdyoya gelmemi yadırgasa da artık herkesten önce burada olmama şaşırmıyordu. Çünkü ne zaman düşüncelerimle savaşırken işin içinden çıkamasam soluğu burada aldığımı biliyordu.
Daha doğrusu bir sabah beni, Taehyung'dan kalan şapkasına sarılmış ağlarken bulduğundan beri biliyordu. O günden beri de bana hiçbir şey için "Neden?" diye sormadı.
"Ah şey, ben de yeni geldim sayılır. Sabah Seokjin Hyung uğradı, birlikte kahvaltı yaptık. Bugün çok da erkenci değilim yani."
Yalan. Yalan söylüyordum. Kahvaltıyı bile yarıda bırakıp çıkmıştım.
"Tabi eminim."
Her ne kadar Jimin bunu mırıldanarak söylese de ne dediğini anlamıştım ancak üstelemedim. Çünkü yalan söylediğimi ikimiz de biliyorduk ve bazı şeyleri görmezden gelmek daha kolaydı.
"Bu arada bugün öğlen yapacağımız çekim akşam saatlerine ertelendi." Bir an durup bana baktı. Biliyordu ama yine de sordu. "Başka bir işin yoktur umarım?"
Hafifçe gülümsedim. "Daha önemli bir işim yok."
Elime aldığım fotoğraf makinesini karıştırmaya başladım. Önce ayarları ile oynuyor, sonra yeniden eski haline getiriyordum. Çok fazla konuşasım yoktu. Bu yüzden de Jimin'in bir şeylerle ilgilendiğimi düşünmesini istiyordum.
"Jungkook."
Seslendiğinde anında karşılık vermek yerine uğraştığım işe dalıp gitmişim gibi yaparak duymamazlıktan geldim. Ama işe yaramamıştı. Çünkü o beni benden de iyi tanıyordu.
"Hadi ama Jungkook, beni duyduğunu biliyorum. Kamerayla oynamayı bırak da yanıma gel."
"Ne oynaması Jimin? Birkaç ayar yaptım sadece."
Sözcükleri ağzımın içinde geveleyerek kamerayı aldığım yere bıraktım. Ardından ona doğru dönüp daha anlaşılır şekilde seslendim.
"Ne oldu? Bir şey mi isteyeceksin?"
"Aslında evet," Bir an duraksadı ve gülümseyerek devam etti. "Haftaya Hoseok Hyung'un doğum günü."
Ve ben bunu tamamiyle unutmuştum. Jimin sanki düşüncelerimi duymuş gibi onları yarıda keserek devam etti.
"Unuttuğunu biliyorum. Bu yüzden de ben bir plan yaptım ve buna itiraz etme gibi bir seçeneğin yok Jungkook."
"Ne unutması? Unutmadım tabi ki. Sadece bir an için aklımdan çıkmış." Sonra Jimin'i ikna etme konusunda pes ederek derin bir nefes aldım. "Ee anlat bakalım neymiş planın?"
Hevesli hevesli anlatmaya başladı. "Öncelikle bu işi burada, yani stüdyoda yapmak istediğimi bilmeni istiyorum."
Tam ağzımı açmış bir şeyler söyleyecekken beni durdurdu. Tek elini havaya kaldırıp beni ikna etmeye çalışarak yumuşak sesiyle, tek tek konuşmaya başladı yeniden.
"Önce bir dinle sonra sen de fikrini söylersin."
Ardından yaklaşık yarım saat boyunca Jimin'in hazırladığı plan hakkında konuştuk. Hoseok Hyung ve doğum günü hakkında konuşmak bir nebze kafamı dağıtmamı ve rahatlamamı sağlamıştı.
Planı gerçekleştirdiğimizde de böyle olmasını umuyordum. Herkes eğlenirken bir köşede kendi düşüncelerine dalmış, huysuz ve somurtkan arkadaş olarak anılmayı kim isterdi ki?
-
Çekim saati yaklaştığında önce Hoseok Hyung ardından da çekim için beraber çalışacağımız model stüdyoya gelmişti.
"Zamanında geldim değil mi?"
İlk defa bir model yanında menajeri ya da yardımcısı olmadan geliyordu stüdyoya. Garip bir durumdu ama hoşuma gitmişti. Gülümsedim.
Ama sonra hatırladım; Taehyung da stüdyoma yalnız gelmişti.
Konuşmaya başlayıp düşüncelerimden kurtulmaya çalıştım. "Elbette, tam vaktinde geldin." Birkaç adımda yanına gelerek gülümsedim ve tokalaşmak için elimi uzattım. "Ben Jeon Jungkook. Ve sende?"
Samimi hitabıma şaşırmıştı ancak rahatsız olmadığı aksine gevşediği büyüyen gülümsemesinden anlaşılıyordu.
"Yoongi. Min Yoongi." dedi diş etlerini gösteren sevimli gülümsemesi ile.
"Memnun oldum Yoongi. Başlamadan önce bir şeyler içmek ister misin?"
Olumsuz anlamda başını sallayıp bir an önce çekimlere geçmek istediğini söyleyince, onu hazırlaması için Hoseok Hyung'a seslenmiştim. Ancak onun çoktan orada olduğunu ve suratında tuhaf bir ifade ile Yoongi'yi izlediğini daha sonra farketmiştim.
•
![](https://img.wattpad.com/cover/220290161-288-k583959.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Daydream : Taekook
FanficGeride bırakılan Jungkook için hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktı. "Bir hayalin içinde yaşıyorum Ve şimdi beni uyandırabilecek hiçbir şey yok." • 11.04.2020