Otuzuncu Bölüm

82.8K 3K 458
                                    


Uzun zaman sonra ilk kez annemle keyifli bir vakit geçirerek birlikte hazırlanmıştık. Anne babasız büyüyen benim gibi birisi için bu anlar paha biçilemezdi.

-"Çok güzel oldun." Annemin gözlerinde beliren gurur taneleri beni tepeden tırnağa süzerken gülümseyerek aynaya döndüm.

Savaş'ta beğenir miydi ?

-"Teşekkür ederim sende çok güzel oldun anne." dedim giydiği saks mavisi elbisesine bakarken.

Ezgi hanımın yılda bir kere verdiği bu davette bütün cemiyetin ünlü simaları olurdu. Genelde yaz başladıktan sonra verdiği bu davet onlarda gelenekti. Ailesinin eskilerden gelen soyu İngiltere'ye dayanıyordu. Yaklaşık 17.yüzyıllardan süregelen balo alışkanlıklarını kaybetmemişlerdi. Nesilden nesile aktarılmıştı.

Derin bir nefes alıp özel tasarım elbisemin eteğini düzelttim.

-"Çıkalım mı artık ?" diye sordu annem yatağın üstünden çantasını alırken

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

-"Çıkalım mı artık ?" diye sordu annem yatağın üstünden çantasını alırken.

-"Olur hadi çıkalım." dedim içim içime sığmazken. Savaş'ı göreceğim içindi bu heyecanım.

Takım elbisesini giyinmiş olarak yan odadan çıkan babamla birleşip evden ayrıldık. Ezgi hanımın evi biraz uzaktaydı. Büyük bir araziye kurulu büyük evinde yapılacaktı.

Sabırsızlanarak dayanamadım ve telefonumu elime aldım. Savaş'ın ismine gelip mesaj kısmına girdim.

-'Ne yapıyorsun ?' diye yazıp gönderdim.

Gelmesi sanki yıllar sürdü !

-'Şimdi geldik güzelim bende seni arayacaktım. Yolda mısınız ?'

-'Evet.' yazdım kısaca.

Daha bir şey yazmamıştı. Büyük ihtimalle insanların arasında meşguldü.

Yol bitene dek elimi ayağımı koyacak yer bulamamıştım.

Arabanın açılan otomatik kapısından babamın elini tutarak inerken çekilen fotoğraflar yüzünden eteğime dikkat ederek inmiştim.

Yeşilliğin içerisinden taşlı yolda ilerleyip bahçe kısmına geçtik. Fazlasıyla ışıklandırılmış geniş bahçe bir hayli kalabalıktı. Girişte karşılayan Ezgi hanım , eşi ve kızlarıyla selamlaşıp konukların arasına girdik.

-"Seçkin bey sizleri görmek ne büyük bir şeref. Uzun zaman olmuştu."

Yanından geçtiğimiz bir grup babamı durdurunca bizde haliyle durmuş merhabalaşmıştık.

Ama benim dikkat alanıma giren adamı bir türlü göremiyorum !

-"Nasılsınız Alisa hanım ? Geçen gün akşam yemeği için gelmiştim sizi göremedim."

VurgunHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin