Olaylı nişanı daha fazla aksilik yaşamadan bitireli iki hafta geçmişti. Evliliğimiz artık bir ayını doldurmuş olmasına rağmen ilk gün ki heyecan hep yerindeydi.
Fakat canımı sıkan tek şey Savaş'ın El Diablo da olduğu akşamlar geç gelmesiydi. Aslında ona göre erkendi ama ben evde yalnız kalmayı sevmiyordum.
Yine o akşamlardan birinde tek başıma oturuyordum. Alttaki salon fazla büyük olduğu için üst kattaki televizyon odasındaydım. Burayı Savaş tamamen kendi zevkiyle döşemişti.
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Koltuğun kenarına kıvrılmış üzerimde ince bir pike ile dizi izliyordum. Fakat çok sıkılmıştım.
Telefonu elime aldım ve instagrama girdim. Rümeysa bu akşam kız arkadaşları ile kulübe gidecekti. Attığı hikaye kısmına tıkladım. Normal eğlendikleri videolardaki kızları pek tanımıyordum ama gözümden kaçmayan kıyıda köşede gözüken Asya olmuştu. Demek ki o da oradaydı.
Daha fazla bakmadan yeniden tıkladım. Kamerayı kendisine tutmuş çalan şarkıya eşlik ediyordu. Ardından etrafında çevirip mekanı çekerken locanın önünde ayakta duran iki adam vardı. Yüzü görünen Alptekin'in yanı sıra sırtı dönük olan Savaş vardı. Onun kolunu bile görsem tanırdım.
Vücudumu saran soğuk ürpertiyle hızla doğruldum. Videoda göründüğü kısma basılı tutup iyice baktım.
Orada ne işi vardı ?
Hızlı soluklarımla instagramdan çıktığım gibi Savaş'ı aradım. Bir kaç kere çaldıktan sonra açmıştı.
-"Yoldayım geliyorum." dedi açar açmaz.
-"El Diablo da olacağını sanıyordum." dedim bir yandan bacağımı sallayarak.
-"Oradaydım güzelim. Sonra Alptekin'e bir şey vermem gerekiyordu yanına uğradım çıktım."
-"Dışarı çağıramadın mı ?" diye sordum.
-"Hayatım ne bu sorgu sual ? Aradım duymadı mecburen girdim. Ne sanıyorsun yalan söylediğimi mi ?" diye tersleyince kaşlarımı çattım.
-"Hayır. Gördüm sormak istedim soramaz mıyım ?"
-"Neyse geldiğimde konuşuruz." dedi ve kapattı.
O gelene kadar sessiz sakin düşüncelere daldım. Sanırım git gide paranoyak ve fazla kıskanç bir kadına dönüşüyordum. Savaş'ın bize yanlış yapabileceği hiçbir konu yoktu. İçimi belki de en rahat tutacak insan o olmalıydı. Yine de işte bazen ayarım kaçabiliyordu.
-"Kapıda sinirli bir yüzle karşılanmayı bekliyordum. "
Bir anda aşina olduğum ses odaya yayılınca irkilip sıçramıştım.