" Gir Potter.
Harry kapısında Baş Seherbaz, Alastor Moody yazan kapının kolunu çevirip içeri girdi.
Ofisin içinde bir dolu kağıt, dosya, kalın ciltli kitaplarla dolu bir kitaplık ya da belki de bir masa görmeyi bekliyordu fakat içeride bunların dışında her şey var gibiydi. Sürekli titreyip duran camdan bir küre, Moody nin önünde dikildiği yapay pencerenin yanında insan figürlerinin belirip kaybolduğu ayna bu ilginç objelerden sadece bir kaçıydı.
Deligöz kollarını arkasında kavuşturup ağır ağır deri koltuguna oturdu. Takma bacagını ovdu. Bacak bir tak sesiyle yerinden çıktı. Harry, onun kendisini izlediğinin farkına varınca başını başka yöne cevirdi.
" Ölüm yiyenler." dedi Deligöz basitçe.
" Hepsinin uzuvlarımdan götürdüğü bir şeyler olmuştur. Eh önemi yok, hala hayattayım, öyle değil mi?... Öyle ayakta dikilme çocuk, boynum ağrıdı." Tembel bir hareketle kolunu kaldırdı. Uzun asası saniyler içinde avuçları arasındaydı, Harry e oturabilmesi için bir sandalye yarattı.Harry sandalyeye oturdu. Bakışlarını mümkün oldukça Deligöz ün kendi kendine oynayan takma bacağından uzak tutmaya çalıştı.
" Neden bana yardım ediyorsun?"
Bu sorunun cevabını bütün gece düşünmüştü ama kendine hiçbir geçerli yanıt bulamamıştı. Kendisinden daha yetenekli büyücüler vardı. Lafı dolandırmaya ihtiyaç duymadı.
" Demek sana neden yardım ediyorum... Dogruyu söylemek gerekirse Potter bunu ben de bilmiyorum."
Harry gözlerini kırpıştırdı. Bu tatmin edici bir cevap değildi.
" Bir şeylere yeteneğin olduğu ortada.
Eh, kafan da fena sayılmaz. Seherbaz olmak istediğini öğrenince bu fırsatı değerlendirmek iyi olur diye düşündüm. Nasıl olsa uğraşacak pek şey de kalmadı. Yontabilecegim bir büyücü var karşımda...Üstelik bu sıradan bir büyücü de değil, iki kez ölüm lanetinden kurtulmuş bir büyücü."Harry rahatsızca yerinde kıpırdandı.
" Bunu bilerek yapmadım-"" Biliyorum biliyorum." dedi Deligöz. Kasılıp duran takma bacağına en sonunda birkaç kez vurdu. " Her şey kontrolün dışında gerçekleşiyor. Ilginç olan da zaten bu. Herneyse, buraya tuhaf geçmişin hakkında konuşmak için çağrılmadın."
Harry gergince devamını bekledi. Her ne kadar dev örümceklerle yüzleşecek olmaktan rahatsız olsa da içinde büyüyen heyecana engel olamadı.
" Arşive inecek ve birbirine karışan dosyaları düzenleyeceksin."
Harry nin ağzından gülmekle şaşkınlık arasında kalmış bir ses kaçtı. Şaka yapıyordu öyle değil mi? Ona bunu sormayı bile düşündü fakat Deligöz ün ifadesindeki ciddiyet dehşete düşmesine sebep oldu.
" Diggory sana yapman gerekenleri anlatır. " Takma bacagını yerine oturttu. Uzun asasını yere vurup kalkarken ekledi. " Ve alfabetik sıraya uygun olduklarından emin ol Potter."
......................................................................
" Sana ne dedi?"
Harry, tozlu arşiv odasındaki rafların arasında kaybolmuşken bir parşömen tomarını öfkeyle masanın üzerine bıraktı.
" Tecrübe kazanmam için beni eğiteceğini söyledi. Arşiv odasında dosya düzenlemek bana ne gibi bir tecrübe sağlayabilir?"
" Ah, işte bu hiç şaşırtıcı değil." Ron Weasley oğlana pis pis sırıttı. " Tam Deligözlük hareket."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
WIZARD? (2)
FanfictionVoldemort un indirilişinin ardından rahat bir nefes alan büyücülük dünyası için yepyeni bir hayat başlıyor. Düşmanlıklar dostluklara, dostluklar düşmanlığa dönüşüyor... Bütün hortkuluklar yok edildiğine göre Harry ve Ginny yıllardır hayalini kurdukl...