10. Bölüm ~Yalnız~

926 80 143
                                    


Kızıl saçlı kız, kolunda hissettiği bir baskı ile yerinden sıçradı. Saçma sapan bir rüyanın tam da ortasında uyanmıştı. Uykusu her zaman hafif olurdu ve yeniden dalıp gitmesi saatlerini alıyordu. Başının altındaki yastığa dirseğini dayadı, ateş viskisini fazla kaçırdığı için beyninde hafif bir uyuşukluk vardı. Ağır ağır gözlerini aralayıp söylendi.

" Harry ne halt ediyors-"

Ginny, ter içinde kalan kuzguni saçlı oğlanın görüntüsüne affalladı. Gördüğü bir rüyadan olacaktı ki Harry, uykusunda anlaşılmaz kelimeler sayıklıyor, derin nefesler alıp veriyordu.

Bu, onun tamamen ayılmasına yardımcı oldu. Harry nin omzunu tutup yavaşça sarstı.  " Harry?.."

Harry herhangi bir tepki vermeyince biraz daha hızlı sarstı. " Harry uyan."

Yeşil gözler aralandığında farkında olmadan tuttuğu nefesi bıraktı. Harry nin ter damlacıkları birikmiş alnına yapışan saç tellerini geriye itti. " Iyi misin?"

Oğlan yerinde doğruldu, rüyanın etkisiyle hala etrafına sersemce bakıyordu. En sonunda bakışları Ginny i buldu.

" Neredeyim ben?"

" Elbette çadırda." dedi Ginny, şaşkınlığına engel olamadı. " Gece uçuşu yaptık, hatırladın mı?"

Oglan bir süre ona boş boş baktı. Ardından yüzünden bir anlama ifadesi geçti. Başını olumlu anlamda salladı. Hala Ginny nin onu izlediğini fark ettiğinde " Basit bir kabus." dedi.

" Buradan öyle basit görünmüyordu." dedi Ginny huzursuzca. " Ne gördün? Uzun zamandır kabus görmediğini sanıyordum...Yoksa hala görüyor musun?" son kısmı küçük bir şüpheyle ekledi.

" Hayır." dedi Harry.

" Bundan emin mi-"

" Hayır dedim."

Harry nin sesindeki sertlik kaşlarının yukarı doğru havalanmasına sebep oldu. Harry nin ayağa kalkmaya çalıştığını görünce bu kaşlar hafifçe çatıldı.

" Nereye gidiyorsun?"

Harry hızlı bir yanıt verdi." Hava almak istiyorum." Ginny nin yerinden doğrulduğunu görünce " Yalnız." diye ekledi. Ardından fermuarı açıp gözden kayboldu.

Ginny sadece arkasından bakakalmıştı. Durup dururken neden bir an da soğuklaşmıştı şimdi? Onu sık boğaz etmesinden mi rahatsız olmuştu? Ama elinde değildi, Harry ve kabuslarıyla ilgili hiç de iyi hatırlanır anılara sahip değildi. Hele ki bir tanesini hatırladıkça hala içi ürperiyordu...Başını iki yana salladı. O günler geride kalmıştı. Voldemort aylar önce yok olmuştu, geçmişi hatırlayarak kendisini huzursuz etmesinin bir anlamı yoktu.

Bu anlaşılabilir bir durumdu aslında. Ginny kendini bildi bileli tehlikeyle burun buruna büyümüştü. Eski alışkanlıklarına veda etmesi zaman alacaktı.

Ginny o şekilde ne kadar beklediğini bilmiyordu. Harry, yarım saate yakın bir süredir ormanda ne yapıyor olabilirdi?

En sonunda pes edip homurdadı, çadırdan dışarı çıktı. Şuan hiç de erkek arkadaşına alan tanıma nezaketini gösterecek havada değildi.

" Lumos."

Kötü hava seçimi, diye düşünmeden edemedi. Geldiklerinden beri yağmur hala çiseliyordu. Asasını ormana doğru tuttu. Işık ağaçları aydınlattı fakat Harry ortada yoktu. Asayı zemine doğru indirdi, çamurdaki ayak izlerini fark etmesi o kadar da zor olmadı.

Işte yine aynı şeyi hissediyordu. Saf endişe. Ama onu bu konuda kim suçlayabilirdi? Harry nin aniden ormanda gözden kaybolması normal bir hareket miydi? Yağmur damlaları irileşip sıklaşmaya devam ederken ona bu konuda iyi bir fırça çekmeyi aklının bir köşesine not ederek izleri takip etti.

WIZARD? (2)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin