«Yukidoke Akademisi»

393 35 61
                                    

Kuroo, karşısında oturan beyaz saçlı kızı izledi bir süre. Bilgisayarına odaklanmıştı. Kuroo bir şey söylerse Alluriana'nın onu duyacağından şüpheliydi. Kulaklığını takmış Yukidoke Akademisinin maçlarını izliyordu. Geçen yıl onlara karşı kaybettiğini biliyordu Kuroo. Bu yüzden hazırlıklı olmak istemesini çok iyi anlıyordu.

Yine de Alluriana'nın kendini fazla yormasını istemiyordu. Bencillik miydi? Evet! Herkes Alluriana'nın bazen ipin ucunu kaçırabildiğini biliyordu. Kuroo bu yüzden buradaydı zaten. Üçüncü maçın bittiği söyleyen şey Alluriana'nın yanındaki deftere notlar almasıydı.

Kuroo sırıtarak Alluriana'yı belinden tutup geri çekti. "Tetsurou! Kulaklığım kırılabilir!" Alluriana'nın sitemlerini dinlemedi. Kulaklığını çıkardı, bilgisayarı kapattı. Alluriana elinden kaçmadan önce beyaz saçlı olana arkasından sarılıp kendine doğru çekti.

"Senin gözlerin hassas değil mi? Bu kadar bilgisayar yeter."

Alluriana siyah saçlı olanın gereğinden fazla uzun kollarından kurtulmaya çalıştı. Kol değil mübarek zürafa bacağıydı!  "Tetsurou bırakırsan dördüncü maçı izleyeceğim."

Kuroo gülerek reddetti bu teklifi. Alluriana teklemeyince ayaklarını ayakları ile kıstırdı. "Bence hangimiz daha güçlü tartışmayalım Riana~, olur mu?" Alluriana aklına gelen sinsi planla gülümsedi. Depelenmeyi keserek Kuroo'ya doğru döndü.

"Peki, sen kazandın."

Kuroo sırıtınca Alluriana erkek arkadaşının dudaklarına hızlı bir öpücük kondurdu. Anlık şaşkınlıkla gevşeyen kollardan kurtuldu. Bilgisayarı, kulaklığı kaptı ve kapıyı açtı. Kapıdan çıkmadan önce Kuroo'ya göz kırptı. "RİANA!"

Alluriana kıkırdayarak yandaki odada kalan Miku ve Tamika'nın yanına gitti. Kireina burada onlarla ders çalışıyordu. "Aşk kuşlarından birinin burada ne işi var?" Miku'nun sorusu ile diğer iki kızda Alluriana'nın geldiğini farketmişti.

"Maçları izlememe izin vermedi. Ben de kaçtım." Kireina göz devirdi. Kuroo ve Alluriana'nın kafasında bir sorun vardı. "Şimdi odadan çıkıp odamıza geri dönüyorsun. Bilgisayarı kenara bırakıp Kuroo ile vakit geçiriyorsun." Tamika'nın sözlerine Kireina destek vermişti. Miku ile göz devirerek müzik dinlemeye geri döndü.

"Ne oldu? Çabuk döndün."

Alluriana, Kuroo'nun sırıtan yüzüne bilgisayarı fırlatabilirdi. "Kovdular beni." Kuroo kollarını Alluriana'nın sarılması için iki yana açtı. Alluriana kedi gibi Kuroo'nun kollarının arasına girdi. Bunu yapmayı seviyordu. Kuroo'ya sarılmayı seviyordu. Ona huzur ve güven veriyordu.

"Kendine fazla zarar vermeni istemiyorum Riana."

Alluriana başını salladı. Biliyordu. "Bir maç daha izlesem? Lütfen Tetsurou." Kuroo kendisine yavru kedi gibi bakan kız arkadaşına göz devirdi. "Ah, hayır! Ben Kenma ile büyüdüm. Onu dışarı çıkarmaya çalıştığım zaman aynı bakışları atıyordu. İzin vermiyorum. Hayatta olmaz."

Alluriana oflayarak kendini yatağın üstüne bıraktı. "Tetsurou çok sıkıcısın." Kuroo göz devirdi. Alluriana'nın sıkıcı olduğunu söyleyerek istediğini elde etmesine izin vermeye hiç niyeti yoktu.

"Sen ultra sıkıcısın. Maç izlemekten daha önemli işlerin olmalı bence."

Alluriana ilgi isteyen erkek arkadaşına gülümsedi. "Ne istiyorsun? Sarılayım mı? Öpeyim mi? Buldum saçlarını tarayayım!" Kuroo elindeki oyun konsolunu gösterdi. Çift taraflı çıkar elde edecekti az sonra.

"Kenma ile bir oyun oyna. Hem aklın dağılır hem de Kenma sürekli ölmemden şikayet etmez."

Alluriana kahkaha attı. Kuroo'nun garip dikkat dağıtma yöntemleri vardı. Yine de oyun oynamaya hayır demezdi. Konsolu aldı eline merakla. "Bunu ilk defa oynayacağım. Nasıl oynanıyor?"

Nekomata'nın Torunları {Haikyuu!}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin