Alluriana derin bir nefes verdi. Top eline doğru gelirken sesler duyulmaz oldu. Sadece sahadaki takım arkadaşları ve rakip takım oyuncuları görüş alanındaydı. Sahanın dışındaki herkes bulanıktı. Topu elinde bir tur çevirdi. Görüşü gittikçe daraldı...
Nekoma Lisesi'nin bahçesinde tanıdık bir yüz, ikinci spor salonuna doğru ilerliyordu. Genç kızın arkasında onun kopyası gibi görünen küçük bir kız vardı. Ablasını takip ediyordu. Utangaç olduğunu her şekilde anlayabilirdiniz.
Yorokonde Aimi, spor salonuna neşeyle girdi. "Ben geldim!" Salonun ortasında oturmuş şakalaşan takım ani sesle kapıya doğru döndüler. "AİMİ-SAN!" Neşeli çığlığın sahipleri ikinci ve üçüncü yıllardı. Birinci yıllar Aimi'yi tanımıyordu sonuçta.
Geçen yılı kaptan yardımcısı olan Aimi gülümseyerek kollarını açtı. İkinci ve üçüncü yıllar yerden kalkıp genç kıza sarıldılar. Reiki merakla menajerlerine döndü. "Tamika-san, kim geldi?" Tamika birinci yıllara gülümsedi. "Geçen yılın kaptan yardımcısı Yorokonde Aimi-san."
Hiro şaşkın şaşkın Aimi'ye baktı. Senpailerinin senpaisi gelmişti. Ayrıca sanki onu televizyonda görmüştü. Bir takımda mı oynuyordu? "Birinci yıllara bak! Çok şekerler!" Aimi gülümseyerek Hiro, Nozomi ve Reiki'ye selam verdi. Üçlü anında eğildiler.
"Aimi-san bizi cezalandırmaya geldiniz değil mi?"
Miku'nun korku dolu sorusuna Aimi gülerek cevap verdi. Ardından kızın kafasına vurdu. "Şiddet yanlısıymışım gibi konuşma! Sizi biriyle tanıştırmaya geldim." Alluriana göz devirdi. Daha az önce Miku'nun kafasına vurmuştu. Daha sonra dedikleri ile merakla Aimi'ye baktı herkes.
Aimi kapının diğer tarafında saklanan kardeşini bileğinden yakalayıp yanına çekti. "Sizi burada birinci yılını okuyan kardeşim Yorokonde Amaya ile tanıştırayım. Kendisi üçüncü yılları çok ürkütücü bulduğu için takıma girmek istemedi. O yüzden bana sordu. Kim Kireina, Miku ve Riana'dan korkar ki?"
Miku göz devirdi. Küçük Yorokonde onlardan korkmak yerine ablasından korkmalıydı. Alluriana hemen birinci yıl olan Amaya'ya elini uzattı. "Bu yılın takım kaptanı Nekomata Alluriana. Tanıştığımıza memnun oldum Amaya. Hangi pozisyonda oynuyorsun?"
Amaya çekingen bir şekilde başını eğdi. Alluriana'yı geçen sene televizyonda izlemişti. Ulusallarda harikaydı. Ama onun ilgisini smaçörler çekmiyordu. Alluriana kız kardeşi Megumi daha ilginçti onun için.
"Pasör..."
➵➵➵ ➵➵➵ ➵➵➵ ➵➵➵ ➵➵➵
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Alluriana iç çekerek yeşillikle dolu alana baktı. Tokyo'nun havasından çok daha farklı olduğunu kabul ediyordu. Bir arama yüzünden buradaydı. Normalde bunu yapmaması gerekiyordu ama yapmak istemişti.
Karasuno'nun, Seijoh'a yenildiğini biliyordu. Onların keyifsiz olması gerektiğinin farkındaydı ama Karasuno'nun daha da istekli olmasını bekliyordu. Öyle olmalarını istiyordu.
Önündeki üç gün boyunca antrenmanları yoktu. Hâl böyle olunca Keishin'in isteği ile Miyagi'ye gelmişti. Ondan önce Tooru'nun yanına uğramak istemişti. Tooru akşam eve gelmesinin uygun olacağını söylemişti. Oturup uzun uzun konuşurlardı.
