»Daha Şimdiden Karşılaştık»

786 59 33
                                    

Furūtsu Umeno'nun dersi Alluriana'nın en sevdiği derslerden biri olabilirdi. İngilizce dersini çok seviyordu ve doğal bir yeteneği var gibiydi. Yaku'yu sinir eden bir yeteneği vardı. Arkasında oturan kızın sürekli el kaldırması, çeviri yaparken mırıldanması açık kahverengi saçlı çocuğu sinirkendiriyordu. Ayrıca hayran bırakıyordu. Sınavlara çalışırken İngilizce'de kimden yardım alacağını biliyordu.

Furūtsu Umeno tahtaya dört tane cümle yazdı ve tahtadan uzaklaştı. Sınıfın sessizliği ve herkesin soruya bakması onu memnun ediyordu. En sevdiği şeylerden biriydi odaklanmış bir sınıf ortamı. Çok gecikmeden Alluriana'nın eli tekrar havadaydı. Umeno gülümsedi. Genç kızın dersine olan ilgisi onu mutlu ediyordu. "Evet, Alluriana."

Alluriana ona söz hakkı verilince ayağa kalktı. Dört cümleden birindeki yanlışı bulmalarını istemişti Umeno onlardan. "Dördüncü cümlede ilgi zamiri yanlış yerde." Genç kızın doğru cevabı ile gülümsedi Umeno ve kızı tebrik etti. Alluriana yerine oturunca Yaku hızla ona doğru döndü. Umeno'nun bakmadığından emin olduktan sonra beyaz saçlı kıza fısıldadı. "Canavar mısın nesin sen! Bir soruyu da bilme Alluriana!"

Alluriana kıkırdayınca Yaku göz devirdi. Umeno uyarırcasına ikiliye doğru dönünce Alluriana ani hareketlerle Yaku'ya yanlış yeri nasıl bulduğunu anlatıyormuş gibi yaptı. Bu öğretmenini kandırmak olsa bile Yaku'nun başını derde sokmak istemiyordu.

Kısa süre içinde dersin bittiğini belli eden zil çalmıştı. Umeno ödevlerle ilgili bilgiler verdikten sonra sınıftan çıktı. Kuroo her zaman yaptığı gibi ikilinin yanındaki sandalyeyi çekerek yanlarına oturdu. "İngilizce dersinde içinden başka biri çıkıyor Alluriana. Uuu korkutucu." Kuroo'nun alay eder gibi çıkan sesi Alluriana'nın göz devirmesine neden olmuştu. O sırada kız voleybol takımının kaptanı olan Kusa Orino sınıfın kapısında belirdi. Gözleri birini arıyormuş gibi sınıfta gezindi. Alluriana'yı farketmesi çok kısa sürdü.

"Alluriana! Nasılsın? Takımdakileri kontrol ediyordum da... Megumi antrenman maçını yapacağımız kişilerle bir sorunun olabileceğini söyleyince yanına geleyim dedim. Kuroo-kun, Morisuke-kun."

Ondan bir yaş büyük olan kaptanına doğru kaşlarını çattı Alluriana. Antrenman maçı ile neden sorunu olması gerektiğini sorguluyordu. Kuroo ve Yaku'dan izin isteyerek kaptanını takiben sınıftan çıktı. "Kimle oynuyoruz ki?"

Kusa Orino, beyaz saçlı kıza gülümsedi. Onunla sadece bir aydır tanışıyorlardı ama genç kızla daha fazla oynamak istiyordu. Kızın güçlü ve kusursuz denebilecek smaçları her seferinde onu hayran bırakıyordu. "Sunōfureku Akademisi'ne karşı. Geçen yıl orada olduğunu duydum. Sorun olmaz ya?"

Alluriana geçen yılı hatırlayınca titredi. Sakin olmak amacıyla derin bir nefes aldı. "Neden sorun olsun? Şu an sizin asınızım. Ayrıca açık olmak gerekirse onlar bir yılda alışamamıştım. Size alışmam için bir hafta yetti. Benim için endişelenmeyin Orino-san."

Orino kıza gülümsedi ve saçlarını karıştırdı. "Sana güveniyorum. Yenilsek bile önemli değil. Bize zayıflıklarımızı göstermek için var antrenman maçları." Alluriana'nın yanakları hafifçe pembeleşti. Sunōfureku Akademisi'nde olsaydı "Kesinlikle kazanmalıyız. Yenilirsek sizin yüzünüzden." gibi bir şeyler derlerdi büyük ihtimalle. Ona karşı iyi olan tek kişiler Yuuna ve Akami olmuştu.

➵➵➵  ➵➵➵  ➵➵➵  ➵➵➵  ➵➵➵

"Hadi ama antrenman maçını izlememize izin versene

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

"Hadi ama antrenman maçını izlememize izin versene. Eski okuluna ne kadar mutlu olduğunu gösteririz." Birinci yıllardan Yamamoto Taketora'yı bu işe katan Kuroo'ya ters bir bakış attı Alluriana. Kuroo Yamamoto'nun arkasında sırıtmakla meşguldü. "Sen sadece oradaki kızları görmek istiyorsun." dedi Alluriana.

Spor salonundaki erkekler katılırcasına genç kızı onayladılar. "İkinci kattan izlersiniz anca. Yakkun, Kai şu ikiliyi size bırakıyorum. Bağırmaya kalkarlarsa kafalarına servis atarım." Kai ve Yaku gülümseyerek Alluriana'yı onayladılar. Kuroo ve Yamamoto ise tereddüt içinde ikinci yıl olan ikiliye bakmakla yetindiler.

Alluriana üstünde dört numara yazan  kırmızı formayı inceledi. Yine dört numarayı giyiyordu. Nekoma'da bunun "Yıldız"ın numarası olduğunu biliyordu. Sahaya çıktıklarında ikinci kattaki izleme alanına baktı Alluriana. Söyledikleri gibi oradaydılar. Antrenman zamanına kadar da orada olacaklardı. Alluriana gülümseyerek Tooru'nun yaptığı gibi iki parmağını havaya kaldırıp poz verdi.

"Alluriana!" Yuuna'nın sesini duyduğu zaman arkasına doğru yavaş hareketlerle döndü beyaz saçlı kız. Yukardan izleyen arkadaşları ve kızın yüzündeki gülümsemenin solduğunu görebilmişti. Kenma kafasını oynundan bir anlığına kaldırıp Yuuna'yı inceledi. "Sanırım Alluriana-san'ın bahsettiği pasör o."

Alluriana, Yuuna'yı selam verdi. Yuuna ona karşı kaşlarını çattı. "Neden kediciklere katıldın? Gayet güzel bir ikiliydik." Genç kız göz devirmemek için kendini zor tuttu. Yuuna hatırladığı gibi sakin biri değildi anlaşılan. Orino, Alluriana'nın yanındaki pasörü görünce ikilinin yanına gitti. Yeni takım kaptanı olan pasöre dik dik baktı. "Yuuna takımımın yıldızından uzak dursan iyi edersin."

Orino onu pasörden uzaklaştırırken Alluriana gülümsedi. Bir an Yuuna'nın üstüne atlayabileceğini düşünmüştü. "Yuuna'nın sana kızgın olabileceğini düşünerek doğru yapmışım. Onlara bir ayda nasıl geliştiğini göster. Ayrıca izleyicilerini de hayal kırıklığına uğratma."

Genç kaptanın cesaret verici sözleri ile erkek voleybol takımındaki izleyicilerine baktı. Kai ona el sallayınca karşılık vermişti. "Yüzlerinin ortasına hedef al Riana!" Bağıran Kuroo'ya ters ters baktı. Yaku, Kuroo'ya tekme atınca keyifle gülümsedi. Megumi gülerek ablasının yanına geldi.

"Kötü davranmayın Kuroo'ya. Zavallı çocuk. Tezahürat yapıyor işte." Alluriana küçük kardeşine göz devirdi. Yamamoto, Megumi'ye tezahürat yapınca bu sefer siyah saçlı kız ters ters bakmıştı. Beyaz saçlı olansa "Nasılmış?" der gibi bakıyordu.

Sahadaki yerlerini aldıklarında Alluriana kardeşine baktı. Pasörünün kendi kardeşi olması onu rahatlatıyordu. Hareketlerini daha iyi tahmin edebilecek kimse yoktu. İlk servis Sunōfureku Akademisi'ndeydi. Dört numara olan ve Alluriana'nın yerine takıma alınan birinci yıldı bu. Sıçrayarak servis kullandı. Servis o kadar hızlıydı ki kimse yetişebileceğini düşünmemişti...

Topun yere çarptığını duymayı beklerken Kireina'nın sesi doldurdu salonu. "Kurtardım!" Alaycı bir ses tonu kullanmaya özen göstermiş gibiydi genç kız. Topa ikinci dokunan Megumi olmuştu. Ablasının çok daha önce zıpladığının farkındaydı. Pasını ablasına yolladı. Alluriana, kardeşinin onun istediği yüksekliğe pas atacağını biliyordu. Eline değen topa tüm gücüyle vurdu. Blokçuların tepki vermeye fırsatı olmamıştı.

Sayı Nekoma Lisesinindi. Megumi beşlik çakması için ablasına ellerini kaldırdı. Alluriana gecikmeden beşlik çaktı. İkili Kireina'ya doğru gülümsediler. "Kurtardım. Kurtardım! Gördünüz mü?" Kireina yerinde duramıyordu zaten. İltifata ihtiyacı yoktu.

Nekoma'nın ilk servisini takım kaptanları atacaktı. Kusa Orino gülerek karşı tarafın kaptanına baktı. Sanki seni hedef alacağım hazırlan diyordu. Öyle de oldu. Yuuna'nın yanından geçip gitti servis. İkinci bir sayı daha aldı Nekoma. Orino'nun sevgilisi olan -Erkek takımının kaptanıydı- Hinode-san tezahürat yapıyordu. "Bir sayı daha al Orino!"

Orino ona göz devirdi. Erkek arkadaşı ondan daha heyecanlıydı bu konuda. Zıplayarak bir servis daha kullandı ama daha yavaş olduğunu o dahil herkes farketmişti. Karşı okul kurtardı ve ikinci pas her zamanki gibi pasördeydi. Yuuna tereddüt dahi göstermeden dört numaraya doğru attı topu. Blokçu olarak Orino yerini alamamıştı. Aimi ve Alluriana kalmıştı yani. İkili zıpladıklarında dört numara gülümsedi. Alluriana hakkında bir şeyler biliyordu. Bu yüzden parmaklarına tüm gücü ile smaç attı.

Merhaba!!!

Neler olçek acabaaaa

Nasılsınız Voleybol hayranları?

Bölüm hakkındaki yorumlar buraya;

Medya müq biliyorum yane

Bye bye...

Nekomata'nın Torunları {Haikyuu!}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin