Yanlış

451 45 45
                                    

Keyifli Okumalar 🌼

Lu Han ertesi güne birtakım seslerle uyandığında önce nerede olduğunu anlamasa da bu durum çok kısa sürdü. Odağını yakalamak adına gözlerini birkaç kez kırpıştırıp yüzüne akan saçlarını parmakları ile geri çekti. Yavaş hareketlerle doğrulduğu yatakta karışan uzun saçlarını arkaya attırarak karşısında hazırlanan tanımadığı insanları izledi bir süre. Kimisi kıyafetini giyiyor kimisi makyaj yapıyor kimisi de aynadan üstünü başını düzeltiyordu. Özellikle kızlardan yükselen sesler tüm odayı doldurmuş durumdaydı.

Wang Shi'nin köleleri büyükçe bir oda içerisinde, kadınlar ve erkekler arasında çekilmiş uzunca bir paravanla odayı ikiye ayırıyordu. Ayrılan yalnızca yatak bölümleriydi ve aslen bir mahremiyet alanının olduğu söylenemezdi çünkü ortak kullanım alanında şu an herkes birbirine girmiş durumdaydı.

Lu Han doğrulup yatağını düzelttikten sonra etraftaki köleleri izledi bir süre. Çoğunluğu kadın olan köleler arasında kendisi ve Baekhyun'dan hariç kendisinden küçük olduğunu düşündüğü 2 erkek daha vardı ve geriye kalan 7 kadın Wang Shi'nin haremini oluşturuyordu. Baekhyun'un odası ayrı olduğundan 10 kişi buraya sığmak zorundaydı bu durumda. Bu kimselerin kimisi burada bulunduğu için mutluydu gerçi. Fakirliğin ortasından kopup gelmişti çoğunluğu ve bu lüks ve rahatlığı seviyorlardı. Bazıları ise Lu Han gibi Baekhyun gibi, özgürlüğünden, hayatından koparılıp da getirilmişlerdi. Burada olmaktansa sokakta yaşamayı tercih ederlerdi.

Sessizce olduğu yerden kalkıp yatağını düzeltti. Dün Baekhyun'un kendisine getirttiği kıyafetleri üzerine bir bir geçirip dağılmış saçlarını topladı düzgünce. Sırtını kalabalık insan topluluğuna çevirmiş ayakkabılarını da ayağına geçirdiği sırada kolunda hafif bir dokunuş hissetti. Arkasını merakla döndüğünde kendisine çekingen gözlerle bakan güzel bir kızla karşılaştı o an. Beyaz ufak bir yüzü, zarif ince bedeni ve kalçalarına kadar uzanan siyah saçları vardı genç kızın. Lu Han'ın koluna dokundurduğu elini sakince geri çekip diğer eliyle karnı üzerinde birleştirdi. Yüzünde ufak, samimi bir gülümseme yer edinmişti.

"Merhaba"

"Merhaba?"

"Sen yeni köle olmalısın."

Lu Han bu tabirden oldukça rahatsız olduğunu belirten bir yüz ifadesi ile yüzünü ekşitirken mahcup bir ifade oluştu diğerinin yüzünde.

"Şey, pardon. Ben tanışmak istemiştim sadece"

Lu Han kızın samimi ifadesine karşın yüzüne küçük bir gülümseme yerleştirerek baktı kıza.

"Lu Han adım. Sen de?"

"Yifeng"

Lu Han kızın diyeceği şeyi beklerken yüzünde gözlerini gezdirip kaşlarını hafifçe havalandırdı. Sonuçta kendisiyle tanışmak isteyen Yifeng olduğu için onun devam etmesini beklemişti ama belli ki kız bundan sonrasını getiremeyecekti.

"Memnun oldum Yifeng. Söylemek istediğin başka bir şey var mı? Eğer yoksa burada gün içinde neler yapıldığından bana bahsedersen iyi olur. Buraya oldukça yabancıyım, malum"

Genç kız Lu Han'ın kendisini konuşturma çabasına karşın büyükçe gülümseyerek kafasını salladı hızlıca. Lu Han kızın gerçekten de güzel olduğunu kabul etti gülümseyince. Eh, Wang Xiu onu buraya hapsetmişse bu büyük bir sebepti zaten.

"Olur tabii. Sana köşkün içini gezdirebilirim istersen. Ben diğerlerine göre tek başıma geçirmeyi severim aslında günümü ama istersen birlikte bir şeyler yapabiliriz"

Lu Han, kızın son cümlesini söylerken arkasında kalan köle topluluğunu işaret parmağı ile göstermesi ile gözlerini yeniden o tarafa çevirdi. Dakikalar önce kızı ilk gördüğünde bile anlamıştı arkasındakilerden farklı biri olduğunu. Şu an makyaj masası önünde, kendileri için Çin pazarlarının kaliteli ürünlerinden yapılmış bitkisel malzemelerle yüzlerini abartılı şekilde boyayanların aksine tamamen doğaldı. Olabilecek en sade şekilde giyinmişti ve üzerinde kulaklarından hafifçe sallanan ufak küpelerinden başka bir şey yoktu.

SterliçyaHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin