Medyadaki editi ben yaptıııım🤭 Nasıl olmuuş?
Keyifli Okumalar 🌼
Kore sarayı uzun seneler sonrasında ilk kez şenlik havasında bir güne uyanmıştı. O kadar uzun bir zamandır iç çatışmalar, savaşın kıyısından dönen siyasi karışıklıklar, açlık, sefalet ve belirsizliklerle yaşıyorlardı ki mutlu ve refah dolu günlerin gelişi bir çoğu için hala inanılmaz bir durumdu. Bu mutluluğun sebebi ise hiç şüphesiz onları tüm bu zorluklarla başa çıkmaya mahkum eden krallarından kurtulmuş olmalarıydı. Bugün yeni kralın ülkenin başına resmen geçeceği gündü.
Prens Suho her ne kadar hanedan tarafından sevilmemiş, babası ve kardeşlerinin dışlanmasına maruz kalmışsa da elde etttiği başarı tüm bunları gölgede bırakmıştı. Siyasette belki duygulara yer olmazdı ancak kabul etmek gerekir ki isyanında kendisini destekleyenlerin sevgisine de sahipti. En önemlisi ise halkın sevgisini kazanmış bir müstakbel kraldı. Herkes onun halkı arasına karışıp insanların sorunlarını dinlediğini ve elinden geldiğince yardımcı olmaya çalıştığını bilirdi. Prenslik makamını sınırlarını zorlayacak şekilde verimli bir şekilde kullanarak, yönetiminden sorumlu olduğuna inandığı insanların biraz da olsa hayatlarını kolaylaştırmak isterdi her zaman. Nitekim tüm bu hizmetleri de sonuç vermiş ve halk içinde sevilen bir prens olmuştu. Her ne kadar önceki kral varisini seçmiş olsa da insanlar bu makamı hak edenin Prens Suho olduğunu kendi aralarında konuşurlardı her zaman.
Kore kraliyet sarayı da bu görkemli güne yaraşır bir görkemle süslenmiş, yeni kralı için hazır hale getirilmişti. Sarayın yüzlerce kişiyi alacak büyüklükteki sarayı tıklım tıklımdı ve toplanan kalabalık görülmeye değerdi. Halk sarayın önüne akın etmiş, birazdan başlayacak taç giyme töreninin ardından dışarı çıkacak olan yeni krallarını bekliyordu. Sarayın bahçesi ise ordu komutanları, bakanlar, valiler, üst düzey yöneticiler ve hanedan üyeleri ile doldurulmuş haldeydi. Ayrıca bir de prensin başkaldırısında ona destek çıkan Shixun ile diğerleri de bu ânı görmek için oradaydılar.
Biraz sonra Prens Suho kırmızı renkli, gözalıcı altın yaldızlı işlemeler taşıyan Kraliyetin sembolü olan tören kıyafeti ile belirmiş, gerekli olan ritüeller tamamlanarak kral tacının kafasına yerleştirilmesi ile birlikte kalabalığa doğru krallığı ilan edilmişti. Yüzündeki vakur gülümsemesi ile önündeki kalabalığın ve sarayın dışındaki halkın yüksek sesli kutlamasını dinlerken derin bir nefes verdi. Aklında olan tek şey kulaklarını dolduran haykırışlar ve önünde diz çökmüş halde onu selamlayan binlerce insanın güvenini boşa çıkarmamaktı.
--
Törenden sonra taht salonu bir şeyleri açığa çıkarmanın zamanının geldiği bilinciyle doldurulmuştu. Kral Suho tören kıyafetlerini çıkarmış ve aynı renkli başka bir kıyafetin içinde tahtına oturmuştu. Sol yanında sırasıyla Shixun, Luhan, Yifan ve Chanyeol varken sağ yanında bakanları ve rütbesi yükseltilmiş Mareşal Jongin vardı.
"Siz de biliyorsunuz ki önceki kralı devirmek için başlattığımız isyan hareketimizde Efendi Shixun'un bize oldukça büyük katkıları oldu."
Kral Suho gözlerini kendisini dinleyen bakanlardan çekerek diğerlerinde gezdirdi.
"Sizi buraya çağırmamın sebebi krallığımız için önemli olan bir durumu açıklığa kavuşturmak istemektir ve bu durumun başrollerinden birisi de Efendi Shixun'dur."
Neler olduğunu anlamayan bakanlar birbirlerine bakınıp ufak çaplı bir uğultu oluştururken en yaşlı üye aynı zamanda Kraliçenin babasının sesi uğultuyu dindirdi.
"Majesteleri, Efendi Shixun'un krallığımızla ne gibi bir ilgisi olabilir?"
Kimse bu sorunun cevabını net bir şekilde bilmiyor olsa da geçmiş tarihten tecrübeli kimilerinin aklına gelen ilk şey Shixun'un öncekin kralın gayrımeşru çocuğu olabileceği ihtimali idi. Sonuçta görülmemiş bir olay değildi böyle bir durum ve önceki krallarının da cariyeleri ile vakit geçirmekten ne kadar hoşlandığını neredeyse herkes bilirdi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Sterliçya
FanficÇin Hanedanlığı sınırları içerisinde bir kaçış öyküsü... Ya da daha fazlası... @winesis'in doğum günü için, doğum gününde yayımlandı.💃💃🥳