Kovucu ★ 2

Kötü Taraf ★ -34-

İyi Okumalar :)

Multimedya : Allison

~~~~

Alice

Azurine'ın arkasından bakakalmıştım.O ikisinin böyle bir şey planlayacağını tahmin ediyordum,beynimin bir köşesinde duruyordu fakat...Uygulayacaklarını işte onu düşünememiştim.Bahçe'nin içerisinde her şeyden habersiz herkesin gülmesi sinirlerimi bozduğu için bahçe'nin çıkış kapısına ilerlemeye başladım.Azura'nın yanında olamasamda...Ona kesinlikle buradan yardım edecektim.Bu kararı sayesinde beynimde oturmak üzere olan birkaç taş daha yuvasını buldu.Drakula bir şeyler planlıyordu ve kesinlikle tam tıkırında ilerliyordu.Drakula Gin'i ısırdığına göre onda bir şeyler bulmuş olmalı.Çünkü o birtek kan içmek için ısıran bir vampirdi,şimdiye kadar onun dişleriyle dönüşen kimse yoktu.

''Madem bu kadar hızlısın seni tam bir vampir yapayım''

Tam vampirden kastı neydi ? Isırdığında kendi kanını vermediği sürece onun yarım kalacağını bilmesine rağmen neden böyle sözler sarfetmişti ? 

''Yüzün aynı o zaman ki gibi ?''

Doğru...Bunlar Allison'un bana aktardığı sözlerdi.Aynı o zaman ki ? Öyleyse Gin ve Drakula'nın bizim bilmediğimiz bir mazisi var.Bahçeye istemeye istemeye geri girerek Meldy ablayı buldum.

''Efendim Alice ? Bir sorun mu var ?''

''Hayır...Ben Gin'in yerini soracaktım.Sizin revirlerin birinde olması gerek fakat odanın anahtarı bende yok'' diyerek sırıttım.

''Ne için yanına gideceksin ki ?''

''Düğüne gelmedi ya merak ettim.''

''Sen ? Gin'i ?!''

''Nesi var bunun canım ? Takım kaptanımız sonuçta.''

''O gökyüzü imparatorluğunda ki göreviniz içindi.O görevi de siz tamamladınız,bu yüzden Gin artık sizin kaptanınız değil''

''Fakat Azura için değerli birisi.Azura için onu kontrol etmem gerek.''

''Olmaz''

''Pekala...Sizinle bir süre konuştuk diye aramızın iyi olduğunu düşünmeyin.''

''Ah...Hala şu konu değil mi ?''

Beni hafife alıyorlardı gerçekten.Bu sinirlerime dokunmaya başlamıştı.''Öyleyse ben kendim bulurum''

''Anahtarların yerini bilmiyorsun,en ufak bilgin yok.Nasıl bulmayı planlıyorsun ?''

''Benim bir dahi olduğumu unutma'' diyerek sırıttım.

O da bana sırıtarak anahtarı fırlattı.''Gin'in odasının anahtarını neden vermeyeyim ? Al git işte.'' diyerek kalabalığa karıştı.Ben ise arkasından şaşkınca bakıyordum.Gin gibi tehlikeli birinin anahtarını bu kadar kolay mı verdi ? Bunu düşünmek için vaktim yoktu.Koşarak okula girdim ve bodrum katına doğru son hız koşmaya başladım.Azura Mavili'nin zekasıyla birkaç saate orada olurdu.Araştırma revirleri'nin bulunduğu yere geldiğimde kapıların üzerinde Gin'in ismini aradım.Koridor'un sonunda Gin'in kapısını görünce sırıtarak kapıya doğru yaklaştım.Anahtarı kilide sokarak birkaç kez çevirdiğimde kapı açıldı.Odada sadece bir yatak ve pencere dışında başka hiçbir şey yoktu.Bu hapis yaşamı değil mi lan ? 

Gin ''Alışılmadık bir süpriz'' diyerek gülümsedi.

Tebessüm  ettim.Yatağına oturarak ciddi olmaya çalıştım.''Gin...Kendin hakkında ki şeyleri hiç merak etmiyor musun ?''