İyi Okumalar :)
Multimedya : Risa
~~~~
Loke Alice'in kaçırılma olaylarından sonra Orman İmparatorluğuna geri dönmüştü.Her ne kadar Eleanora'nın yüzünü görmek istemese de Biblosta da daha fazla kalamazdı.Orman şatosunda,kendine ait olan odada masasına oturmuş düşünüyordu.Azura'nın planını,eğer bir savaş çıkarsa onun yanına gitmesi gerektiği gibi konular dönüyordu aklında.Gerçekten sıkıntılı olduğu bu zamanda kapısı aniden açılsa da başını masadan kaldırmadı.
''Gelmişsin sonunda'' diyen neşeli sesi duyduğunda bıkkınca nefesini dışarıya üfledi.Elen masaya biraz daha yaklaşarak ''Senin için yemek hazırlattım.Gel beraber yemek odasına inelim.''
Loke gözlerini yumdu ve derin bir nefes alarak yeşil gözlerini tekrar açtı.''Bir sorun mu var Elen ?''
''Yemek yememiz için bir sorun mu olması gerekiyor ?''
''İşlerim var görüyorsun.''
Elen'in yüzü düşerken ''Hep işlerin var zaten...'' dediğinde Loke gözlerini Elen'e dikti.Elen ''...Neden benden kaçıyorsun ?''
Loke ruhsuzca güldü ''Senden mi kaçıyorum ? Bunu sana düşündürecek yine ne yaptım ?''
Elen yumruklarını sıkarak ''Düğünden hemen sonra ayrıldın.Yanıma bir kere bile gelmedin.Yalnız başıma şatoya kadar geldim,tek başımaydım.''
''Ne yani sorun seninle yatmamış olmam mı ?''
Elen hızla başını kaldırarak ''Hayır ! Sadece...Yanımda olmanı isterdim.''
''İşlerim vardı.''
''Olabilir,anlarım.Fakat sen ondan sonra ki günde yoktun,dün de yoktun.Daha yeni geldin.''
Loke pes ederecek ayağa kalktı ellerini yana açarak ''Ne istiyorsun ? Aşağıda yemek odasına inip beraber gülüşerek yemek yememizi mi ? Senin kendi çatalınla bana yemek yedirmek mi ? Ya da hepsini bırakıp-''
''Saçmalama !'' Elen'in gözleri dolarken ''Senin için o saçma savaşa gidip onlara yardım ettim.Kullanmamak üzere lanet ettiğim güçlerimi kullandım.Yine de sana yaranamadım mı ?!''
''Kimse senden yardım etmeni istemedi''
''Seni ağlarken gördüğümde canımın ne kadar yandığının farkında mısın ? Kardeşini korumak için,ilk defa bu denli içten ağladığını görüyorum.O gün...Yine burda konuştuğumuz zamanda yine duvarların vardı.Fakat o zaman...Tamamen savunmasız ve çökmüştün ! Sadece seyirci kalmamı mı isterdin ?''
''Gelmesen de olurdu''
Elen sinirle gülümseyerek yüzünü buruşturdu.Gözlerinden yaşlar süzülürken turkuaz gözleri canlanmıştı.Tırnaklarını eline gömerken çatallaşmış sesiyle ''Sana yetemiyor muyum ?''
''Elen git odana kendine gelince konuşuruz.''
''Ben yeterince kendimdeyim !'' diye bağırdı.''Seni ilk gördüğüm andan beri seviyorum.Hiçbir şekilde bulunduğun statüyü,görünüşünü düşünmedim.Sen benim yanıma gelene kadar sadece o okulda bir öğrenci olduğunu düşünüyordum.O etrafında dönen kızlar gibi görünüşüne bakmadım.Senin sözlerinle sana aşık oldum.İçimde ki duyguların hepsi gerçekti.Seni ilk gördüğüm zamandan beri..Azuranın kaybolduğu o lanet olası baloda seni gördüğüm andan beri bu his benden hiç ayrılmadı.Duruşun,yamuk gülümsemen,ruhsuz olmasına rağmen parıldayan yeşil gözlerin...Beni korumakla ilgili söylediğin sözler...Ben onlara aşık olmuştum.Bütün kalbimin sana bağlanması sadece bir saat aldı.Bir saat içinde beni mahvetmiştin.Hergün seni görmezsem nefes alamazmışım hissi hep benimleydi.Sanki...Sanki sen olmazsan yaşayamazmışım gibiydi.Balodan çok sonra yanıma geldin,bana evlenme teklif ettin.Küçüktüm.Göremedim ! Sözlerinin arkasında ki gerçekliği fark edemedim.Küçük kalbimin hepsini sana adayarak teklifini kabul ettim.Azura hücresinden çıkana kadar bana nazik davrandın.Rüyada gibi hissettim.Hiç uyanmak istemedim ! Fakat o gün...Azura her şeyi öğrendiği zaman beni bıraktın.Yanından geçerken selam vermedin.Günaydın demedin.Yine de bir şey söylemene bile gerek yoktu.Yanımda olman,bana gülümsemen yeterdi.''
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kovucu ★ 2
FantasyKovucu serisin'in ikinci kitabıdır..Birinci kitabı bitirdiğiniz zaman okumanızı tavsiye ederim. Baş meleğin uyanışa karşı bulduğu çözüm sonucu Risa hayatını feda ederek iki bedene can vermiştir.Ortada iki çocuk kalmıştır.Risa'nın ölümü üzere Gerard...