Bütün gece yaşadıklarımı düşündüm. Beynim tarafından ağır hakaretler işitiyordu kalbim. Kalbim bunu haketmişti. En yakın arkadaşımın sevdiği çocuğu sevmeye hakkım yoktu. Reis'i en kısa sürede kalbimden atmam lazımdı. Yoksa Secem'e ihanet etmiş gibi olacaktım. Bundan emindim. Aklımdaki karışık düşünleri dağıtmam için sosyal medyada geziniyordum. Sonra aşklı meşkli bir post ilgimi çekti. Beğendim. Kısa zaman sonra Nisa yazdı.
Nisan Ayım : Bu postu beğenmişsin, kimi seviyorsun?
Kuzum: Evet birini seviyorum ama söylemek istemiyorum.
Nisan Ayım: Tahmin etmek istiyorum.
Kuzum: Sen bilirsin.
Nisan Ayım: Bizim sınıftan mı?
Kuzum: Seçmeliden.
Nisan Ayım: Hangi seçmelide?
Kuzum: Son ipucu olarak matematik seçmelisinden.
Nisan Ayım: Sarı saçlı mı?
Kuzum: Evet .d
Nisan Ayım: Mavi gözlü kesin.
Kuzum: Sanısam çözdün.
Nisan Ayım: Reis'den bahsediyorsak evet.
Kuzum: Ta kendisi. Ama emin değilim Nisa. Onu Secem ilk sevdi o . Eğer Reis'i seversem Secem'e haksızlık olacakmış gibi geliyor.
Nisan Ayım: Sana güzel bir haberim var. Biz Reis ile 3 seneye yakın arkadaşız. Bu konuda sana istediğin kadar yardım ederim. Seçem konusunda da sıkma canını. Yarın buluşup hallederiz.
Kuzum: Yarın Sinem ile 12.00' da bulaşacağız. Sen de katılırsın bize. Tabi istersen.
Nisan Ayım: Çok isterim aslında. Zaten evde çok sıkılıyordum. Hem bu Reis konusunu bana iyice anlatırsın. Secem nereden tanıyor, sen ne zaman hoşlandın? Hepsini bir bir anlatırsın.
Kuzum: Tamam aşkım. Hele buluşalım her şeyi anlatıcam. Tabi öyle büyük bir olay yaşanmadı ama.
Nisan Ayım: Görşürüz meleğim, kendine dikkat et.
Kuzum: Tamam nisan ayım, sende kendine dikkat et.(Görürdü)
Yarın
Sabah heyecandan baya erken kalktım. Saat 06.01"i gösteriyordu. Aklıma Reisin instegramı geldi. Hesabı herkese açıktı ve 4 tane yakışıklı fotosunu koymuştu. Şam şeytanları hem beğenmiş hem de yorum yapmıştı. Tabi buldular kaymak gibi çocuğu, yapışmadan edemediler. Eğer Reis benim sevgilim olsa hepsinin bir yerlerini kopartır başka yerlerine takar ve türkü söyleyip ınstegrama atardım. Dua etsinle çocuk benim sevgilim falan değil. Reis Bey'i takibe aldım. Belki bildirim giderse beni takip eder.
Saat 10.00' a kadar telefonla oynadım sonra aşağı inip annem ile kahvaltı hazırladık. Kahvaltılıkları masaya koyarken " Hayırdır Hatıra s
Sultan. Küs müyüz?" diye sordum. Oda tavada yumurtayı pişilirken" A benim salak kızım a benim mal kızım, nolaydı az bana çekeydin. Hep babana benzemişsin. Sanki 6.30 ay o seni karnında tuttu. Ama yok ben anladım 9 ay karnımda duramadın, sırf erken çıktın diye böyle mal oldun." böyle bir cevap verdi. Noldu der gibi baktığım sıra da cevap verdi." Daha ne olacak, az önce mesaj geldi. Matematik sınavından 70 almışsın. Kızım sen nasıl 70 aldın. Noldu 100
'lere, noldu 90'lara? Baban mühendis senin. Senin babam sayısal. Sayısal adamın çocuğu babasına bunu yapar mı?" Anladım ki annem biraz fazla abartıyordu her şeyi. O kadar kızmıştı ki hâttâ kahvaltı sırasında da saydırmaya devam etti.Annem saydırmaya devam ederken odama gittim ve güzel, hoşuma giden bir kombin yaptım. Kıvırcık saçlarımı arkadan toka ile tutuşurdum. Hafif de bir makyaj yaptım. Son kalan kızlara haber vermekti. Nisa' ya "Her zaman ki kafede 12.30'da buluşalım." diye yazdım. Kopyala yapıştır yaparak Sinem'e de gönderdim. Çok zekiyim. O kadar yazmakla uğraşamam ben.
Hazırım diye düşünerek telefon ile oynamaya başladığım sırada annem geldi ve "Madem hazırsın, biraz temizliğe yardım et. Zaten düşük aldın bari gözümde yüksel." dedi. Bende mecbur yardım ettim.
Saat tam 12'de attım kendimi dışarıya. Minibüse bindim ve kafeye doğru gitmeye başladım. Gittiğimde Nisa oradaydı ama Sinem gelmemişti. Biz de bekledik Sinem'i.Sinem geldi ve şiparislerimizi verdik. Nisa dayanamadı ve hemen lafa girdi" Kızım anlat artık meraktan çatlayacağım." Bende çayımdan bir yudum aldım ve başladım. " Çarşamba günü konuşa konuşa Sinem ile merdivenden çıkarken Reis'i gördüm. Çok fazla ilgimi çekti. Kalbim halay mood on. Sonra sınıfa derse girdik hâlâ aklımda çıkmıyor zalım. Sonra bir daha ki güne geçtik falan Seçem yazdı. Bir hoca Reis ile fotoğraf attıp altına da çok yakışıklı öğrencilerim var falan gibi bir şey yazmış. Seçem araştırmamı istedi. Bende kabul ettim. Sonra tekrar bir daha ki güne geçtik. Yani düne. Matematikte onu gördüm ve kalbim yine aynı hız. Hoca adınızı falan sorarken sıra ona geldi ve adını, soyadını ve sınıfını öğrendim. Soyadını o an kendi adımın yanına koydum. Anı Ilgaz. Çok da güzel oldu. Niye böyle bir şey yaptım, bilmiyorum. Sonra yine başka bir seçmeliye giderken Reis"in sınıfında işleyeceğini öğrendim. Kalbim yine düm tek tek diye atmaya başladı. Yoklama defterini aldım ve Reis'in çok fazla yarım gün izin kağıdı aldığını gördüm. O sınıfta olduğunu bildiğim kıza nedenini sorunca meğer Reis futbol oynuyormuş. Maça falan giderken yok yazmasınlar diye de izin kağıdı alıyormuş. Bunu öğrenince bir mutlu oldum ama neyse. Akşam aklıma Secem geldi. O benim en yakın arkadaşım, uzağa gitmesi bir şey fark etmez. Yakında neyse uzakta da odur. Bu yüzden ona ihanet ediyormuş gibi hissediyorum. Bana yardım eder misiniz?" Bunu duyan Sinem hemen sitem edercesine cevap verdi." Peki bundan benim niye haberim yok?" Ufak dozda sırıtıp oldu şimdi ya der gibi bakış attım ama o bana kızgın ve sınırlı bakışlarını gönderdi. Nisa'dan dahiyane bir fikir geldi."Bence sen ilk Seçem'e yaz. Ne hissettiğini sor ve kendi duygularını açıkla." Kafamla onaylarcasına salladım ve eve gidince yapacağımı açıkladım. Çaylarımızı içtik, pastaları yedik ve kafeden ayrılıp evlere doğru yol aldık.
Akşam
Özledim: Bebeğim önemli bir şey diyeceğim.
Özlemim: Buyur kıskanç böceğim, söyle?
Özledim: Ben Reis'den hoşlanıyorum. Kızdın mı?
Özlemim: Kızmadım hâttâ bende burada Barış diye birinden hoşlanmaya başladım. Son sınıf. Burada ki arkadaşım Ayşe ile onun ismini falan öğrenene kadar canımız çıktı.
Özledim: Yaaaa öyle mi? Çok sevindim gülüm. İnşAllah en kısa süre de fark eder seni.
Özlemim: İnşAllah miniğim. Eee anlat bakalım ne yaptım bugün.
Özledim: Ne yapayım bende. Nisa ve Sinem ile kafeye gidip oturduk. Biraz konuşup çay falan içip evlere dağıldık.
Özlemim: Sen git onlar ile konuş o zaman. Malûm ben kimim ki?
Özledim: Efendim? Anlamadım?
Özlemim: Sen git Sinem'e de. O anlar.
Özledim: Sakın trip atma; hiç uğraşamam. (Görürdü)
Özlemim: Ya sadece buluşup bu konuyu konuştuk. Yemin ederim. Başka hiç bir şey yapmadık. Hem benim en yakınım sensin. Ben seni nasıl başka bir kanka yapıp aldatırım!? Zaten seninde Reis'i sevdiğini duşündükçe kafayi yedim. Seni bu kadar severken bu tribi haketmiyorum.(Görürdü)
Özlemim: Son kez diyorum sana. Trip atacağın hiç bir şey olmadı. Yine en yakın arkadaşım, kardeşim sensin.(Görürdü)
Özlemim: :-|(Görürdü)
![](https://img.wattpad.com/cover/237905865-288-k183370.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KALBİMİN REİSİ
RomanceZil çalmıştı. Soyunma odasına gittim üstümü değiştirmek için. Kızlar ile de mesajlaşırken üstümü değiştirmek zaman aldı. Hatta soyunma odasında tek kaldım. Tam çıkacakken kapının tutuklu kaldığını anladım. Dışardan biri kapıyı arka tarafından açana...