4

254 8 3
                                    

"Kızım lambayı kırmayı nasıl başardın?"

"Hocam çalışmadığım yerden sordunuz. Bende nasıl kırıldı anlamadım."

"Kavga nasıl çıktı?"

"Onu da bilmiyorum hocam."

"Senin kavgada ne işin vardı?"

"En son gaz veriyordum arkadaşlara sonra kendimi fazla kaptırmışım, en son lambaya ayak attığımı hatırlıyorum."

"Sen dışarı çık, uygun bir ceza bulduğum zaman çağıracağım geri."

        Sonra eli ile kapıyı işaret edince bende bir şey demeden çıktım. Ama yaptığım saçmalığın farkında olmak utanç verici bir durumdu. Sınıfa gerince herkes ooooooo demeye başlayınca bende kimseye bakmadan yerime geçtim. Haftanın ilk gününden olay çıkmış ve suçsuzken suçlu olmuştum. Çok sinir bozucuydu. Pınar'a olan hıncımı lambadan çıkartmıştım ama eğlenceliydi.

         Eve gittiğim zaman hafiften babama sığındım ve "Babacım ben bir şey yaptım." dedim. Babam da elinde ki kağıdı bıraktı ve bana baktı."Ne yaptın kızım?" dedi merakla. Bense daha masumene baktım ve hafif bir tebessüm ile "Sınıfta kavga vardı, istemeden bende karıştım ve sınıfta ki lambayı kırdım." dedim. Annem de duymuş olucak ki başıma kıyameti koparttı. Babam benim konumu es geçip annemi sakinleştirmeye çalıştı. Bense odama gidip kapıyı kilitledim. Yatağıma uzandığım zaman mesaj geldi.

Elif: Nasılsın Anı?

Anı: İyi diyelim iyi olalım. Sen nasılsın?

Elif: Bende iyiyim. Sana lamba olayını soracaktim. O an sınıfta değildim. Geldiğim zaman senin lambayı kırdığını söylediler. Bende sana sorayım dedim.

Anı: Sınıfta kavga vardı. Bende istemeden de olsa karışmış bulundum. Sonra ayağım ile lambayı kırdım. Öyle büyütüldü türden bir şey değil.

Elif: Anladım. Annen ve baban ne dedi?

Anı: Annem kıyameti koparttı ama babam o kadar büyütmedi.

Elif: Anladım. Sonra görüşürüz.

Anı: Hmm tamam. Görüşürüz.(Görürdü)

Yarın

          Sabah Nisan'ın Reis okula erken gitmiş kelimesi ile kendimi okulda buldum. Resmen 1 saat önceden okula gitmiştim. Aklıma hemen Sinem'e haber vermek geldi. Sağ olsun oda üstünü giydiği gibi geldi. Çantaları sınıfa attık ve Reis'in niye erken geldiğini öğrenmeye çalıştık. Bahçeye çıktığımız da hocalar etkinlik yapmış ve bizim Reis'te o etkinliğe katılmıştı.
Allah'ım o şiiri öyle güzel okuyordu ki kalbim halay çekmeye başlamıştı. Bana baktı ve göz kırptı. Senin o maviş gözünü yerim lan. O sırada nöbetçi öğrenci geldi ve beni müdürün çağırdığını söyledi. Sinem bana baktı ve "Kanka işte şimdi ayvayı yedin." dedi. Bende sırıtıp "Her zaman ki gibi. Benden de bu beklenir kanka." dedim ve nöbetçi öğrenciyi izlemeye başladık. Müdürün odasına geldiğimiz vakit Sinem dışarda bekledi ve ben içeri daldım.

"Ne ceza versem diye sabahtan beri düşünüyorum ve aklıma en son spor salonu geldi. Lisanslı futbol öğrencileri antreman orayı çok batırıyorlar. Senden istediğim hafta sonları orayı temizlemen."

"Peki hocam, nasıl isterseniz öyle olsun."

           Cezayı aldıktan sonra müdürün odasından çıktım ve Sinem ile sınıfa gittik. Yeni yeni öğrenciler gelmişti. Peteğin yanına geçtik ve cezamı söyledim. Oda kahkaha atmaya başladı.

KALBİMİN REİSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin