40

65 7 8
                                    

         Sabah hızla kalktım. Elimi yüzümü yıkayıp kahvaltıyı yarım yamalak yaptım. Babam ve Rıfat Amca ile arabaya binip Osman Hoca'nın evine doğru yol aldık. Baban ve Rıfat Amca çok tedirgindi ama ben öyle değildim. Reis içmişken her şeyi sermişti ortaya. Bunun tek farkında olan da bendim. Telefonu teyibe bağlayıp bir tane şarkı seçtim. Arabada son ses o çalıyordu.

İşten işten geçiyor gülüm, içim içimden
Sabahım ayaz kalbim karlı içim içim dem
Artık çıkmaz oldum birkaç gündür işin içinden
Pay ister yüzüm senden içim içinden
Siyah bir avlunun tam ortasında yalın ayaktım canım
Canımı yakmak istedin, canımı yaktın
Benden bir canı esirgedin kendi canımı kattım
Senin ellerinden aşk ömür, ölüm hayattır
Kul mu, köle mi, yapışkan mı? bana ne dersin?
Gözyaşlarımı verirdim de değer bilmez yalan edersin
Zaman iyileşen tüm yaralarından bana önersin
Ben öldüm gittim geldim de anlatsam banane dersin
Gidiyorum yol katettikçe beni ararsın
Ardımda bıraktığım tüm hislerimden delil ararsın
Sen şimdi deli sanarsın, bir mevsim susuyorum
O bahar gelir elbet pişman olur beni anarsın

Gelmesen de kulaklarımı çınlat çünkü
His diyarı bu, geceden geçti yarım bu
Ne senden ne serden geçti canım
Bugün de güçlü yanım, sensizken düştü yarım
Gelirsen bahar güzeli ihtişamı güç duyarım
Sevmek gülünç değil seversen aşk uyanır
Gülleri geçtim ben kar da aşk bulanım
Sen bana gelmesen de ben aşka aşık olanım

Gelmesen de kulaklarımı çınlat çünkü
His diyarı bu, geceden geçti yarım bu
Ne senden ne serden geçti canım
Bugün de güçlü yanım, sensizken düştü yarım
Gelirsen bahar güzeli ihtişamı güç duyarım
Sevmek gülünç değil seversen aşk uyanır
Gülleri geçtim ben kar da aşk bulanım
Sen bana gelmesen de ben aşka aşık olanım

İş işten geçiyor gülüm, gözümü har aldı
Ne yazık kalbini ellerinden zor aldım
Bir sene geçti hatta bir sene sensiz zan altı
Tek kurşunum kaldı, o da kendi kafama son artık
Gözlerinden ben düşersem yaş olur
Ama sen yıllar oldu düşeli benden aş onu
Seni çürük bir çınar gölgesinde bilmediğim bir günde sevdim
Bunu inkar eden taş olur
İş işten geçiyor gülüm, aşkı az aldım
Benden gidiyor giden sen yine kazandın
Ben, günlerimden günü geceden naz aldım
Her şeyi tamamladım da bir senden az aldım ki
Yolum dik, seni sevdim ama o sandım
Daha çok, daha çok, daha çok sevdim usandım
Kupkuru bir tohumken seni su sandım
Ben kendi ipimi kendi başıma bir gece geçirip asandım

Gelmesen de kulaklarımı çınlat çünkü
His diyarı bu, geceden geçti yarım bu
Ne senden ne serden geçti canım
Bugün de güçlü yanım, sensizken düştü yarım
Gelirsen bahar güzeli ihtişamı güç duyarım
Sevmek gülünç değil seversen aşk uyanır
Gülleri geçtim ben kar da aşk bulanım
Sen bana gelmesen de ben aşka aşık olanım

Gelmesen de kulaklarımı çınlat çünkü
His diyarı bu, geceden geçti yarım bu
Ne senden ne serden geçti canım
Bugün de güçlü yanım, sensizken düştü yarım
Gelirsen bahar güzeli ihtişamı güç duyarım
Sevmek gülünç değil seversen aşk uyanır
Gülleri geçtim ben kar da aşk bulanım
Sen bana gelmesen de ben aşka aşık olanım

Gelmesen de kulaklarımı çınlat çünkü
His diyarı bu, geceden geçti yarım bu
Ne senden ne serden geçti canım
Bugün de güçlü yanım, sensizken düştü yarım
Gelirsen bahar güzeli ihtişamı güç duyarım
Sevmek gülünç değil seversen aşk uyanır
Gülleri geçtim ben kar da aşk bulanım
Sen bana gelmesen de ben aşka aşık olanım

            Gözlerimi açınca çoktan geldiğimizi fark ettim. Arabadan inip binaya doğru yol aldım. Hiç bir tedirginliğim yoktu. Kapıyı çaldım. Berk açtı ve hemen çıkıp dışarıda işi olduğunu söyledi. Arkasından Osman Hoca'da camiye gitti. Içeriye girdiğim zaman bim parçadan beter görünen çocuğa baktım. Ağlamaktan gözleri şişmişti. Yanina gittim ve onun dizlerinin dibine oturdum. Her şeyi çözmüşken ona sırtımı çeviremezdim.
Ona bunu yapmaya hakkım yoktu.  Kafami eğip dizine koydum. O saçlarımı okşadı. Koltuktan kalkıp yanıma, yere, çöktü. Kulağına yaklaştım ve "Sen bana gelmesen de, ben aşka aşık olanım." diye fısıldadım. Bana bakıp buruk bir gülümseme verdi bana. Aynısını bende ona verdim. Babam ve Rıfat Amca da içeri girmişti. Rıfat Amca tam karşımızdaki koltuga oturmuştu. Derin bir nefes aldı ve bana bakarak konuşmaya başladı.

"Kızım ilk şunu bil ki sizin ayrılmanızda ki tek suçlu benim. Ben istedim, sıpanın kafasını ben karıştırdım. Şimdi pişmanım. Sizi böyle gördükçe vicdan azabı çekiyorum. Baban istedi ayrılmamı. Sizin birbiriniz ile kardeş gibi olmanızı istiyordu. Can dostu gibi bir şey işte. Sizin sevgili olduğunuzu duyunca onun kafasındakiler yıkıldı. Oda çağreyi sizi ayırmakta buldu. Benden de rica etti. Kıramadım. Reis'in aklına garip garip düşünceler soktum. 'Sen eski kötü çocuklardansın. Kızdan sıkılınca atacaksın bir köşeye. Bari o zaman kızın cabı yanacağına şimdi ufak bir acı ile yansın. Çabuk toparlarsınız." dedim. Cevap vermeden çıkıp gitti. Dediğimi yaptı. Sonra patronun kızı Pelin var. Eşekten hoşlandığını duydum. Şirkette iyi bir yere gelmek için Reis ile onu zorla yaptım. Kız da güzel kız dedim. Anı'yı çabuk unutur. Umduğum gibi olmadı. Her fırsatta seni görmek için elinden geleni yaptı. Berat'ın hapse girdiğini ve seninde orada olduğunu duyunca gitmek için bin takla attı. Bende yanına bir kız verip gidersen bu kızla gidersin, aksi taktirde hiç gidemezsin dedim. En sonda buraya geldiğini öğrendim. Buda beni vazgeçiren en son şeydi. Artık önünüzde engel olmayacağız biz. İstediğiniz gibi sevgili olup takılabilirsiniz. İkinizden de özür diliyorum. Size böyle bir şey yapmaya hakkım yoktu."

        Bunu dedikten sonra babam da özür dilemişti. Bense kafamı eğmiş ve hiç bir şey söylemiyordum. Reis derin bir nefes aldı ve kolumdan tutup dışarı çıkardı. Derin bir nefes aldı.

"Bak benim bir suçum yok. Hepsi babamların yüzünden. Yani..."

"Her şeyi biliyorum sevgilim."

"Her şeyi mi, biliyor musun, sevgilim mi? Anaaa bana bir şey oluyor."

"İçmek için ormana gitmiştiniz ya hani. Kızlarla bende gelmiştim. O zaman içinden söylediğini sandığın her şeyi dışardan söyledin."

"Seni çok seviyorum gelecekteki karım."

"Ben daha çok seviyorum kalbimin reisi."

        Bu sayede ilk öpücüğümü de almıştım. İlk defa öpüyordu beni. Ayrıldığımız zaman aptal aptal sırıtıyorduk. Birbirimize bakıyorduk. Derin bir nefes aldım ve ona sarıldım. Oda karşılık verdi. Eskisi gibi olmuştuk artık. Bana bakıp bakıp sırıtıyordu. Bende aynı şekilde.

1 Hafta Sonra

          Alçım ve kafamdaki dikiş çıkmıştı. Eve dönüş yolundaydık. Secem ve bende motor olduğu için bütün yok boyunca aptal aptal eğleniyorduk. En son polisi gördüğüm zaman plakaları kapattık. "Ehliyetim yok. Gelirsem ceza yazarsın polis abi. Hadi eyvAllah ben gaçıyom." diye bağırdıktan sonra başka yöne doğru kaçmıştık. Yol o kadar uzamıştı ki eve vardığımız zaman Secem kendi evine gitmişti. Bense bizimkilerin çekirdek sohbetine katılmıştım.

KALBİMİN REİSİHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin