Merhaba sevgili okurlar,
Uzun bir aranın ardından tekrar Wattpad'e döndüm ve sizlere güzel bir haberim var! Uzun zamandır yazmaya ara verdiğim Ejderhanın Sadakati hikayeme geri dönüyorum. Bu kararı yaklaşık bir hafta kadar önce aldım ve yazmış olduğum tüm bölümleri baştan sona okudum, değerlendirdim. Kendimce acemice gördüğüm şeyleri ve hatalı olduğunu düşündüğüm bazı yerleri değiştirme kararı aldım. Uzun ve köklü bir değişiklik yapmayı, farklılıklar ve yenilikler eklemeyi düşünüyorum. Hikayem ve içinde barındırdığı karakterler, benim için özel bir yere sahip ve umarım sizler de keyifle okursunuz. Hikayem ile ilgili sorularınız ya da merak ettikleriniz varsa lütfen çekinmeden sorun. Kitabın düzenlenmiş ve yenilenmiş halini son bölümlerde paylaşacağım. Şu ana kadar paylaştığım bölümleri düzenleyip paylaşana kadar eski bölümleri tutacağım ve daha sonrasında kaldıracağım.
Yazma sürecinde birçok şey öğrendim ve bu hikayenin tekrar paylaşımı için sabırsızlanıyorum. Umarım sizler de heyecanlanırsınız ve bu yolculuğa benimle birlikte tekrar başlarsınız.
Sevgilerle...
Homurdanarak merdivenlerden adım adım çıktı. Odasına gitmeden önce kütüphaneye gitmeye karar verdi. Kütüphanenin rünlerle bezenmiş geniş söğütten yapılma kapısını itti. O çok sevdiği, kitaplardan yayılan koku Alwyne'in gülümsemesini sağladı. Diğer ucunun dahi görünmediği bu devasa kütüphanenin koridorlarında yürümeye başladı. Bir eski dostu selamlar gibi parmaklarını zarifçe tozlu rafların arasında gezdirdi. Uzun zamandır buraya gelmemişti, burayı bıraktığı gibi bulduğu için sevinmişti. Hızlıca şiir kitaplarının olduğu raflara ilerledi. İstediği altı kitabı aldıktan sonra süitine doğru yol aldı.
Süitine on metre kala ona doğru telaşla koşan Einri'yi gördü. "Ne oluyor, sersem?" diye sordu bıkkınlıkla.
Einri nefes nefese kalmıştı. Panikle konuştu. "Thaleia odasında yok!"
"Ne demek yok." Alwyne kükredi. "Kız daha uyanmadı. Uyuyan bir kızı nasıl kaybedebilirsin?"
"Nöbet sırası bana gelmişti. Odaya gittiğimde onu göremedim." Sırayla Thaleia'nın başında nöbet tutuyorlardı. Alwyne'i gidip dinlenmesi için ikna edebilmenin tek yolu buydu. "Ben bahçeyi arayacağım. Sen de elindekileri bırak ve onu ara." dedikten sonra merdivenlere doğru tekrar koşmaya başladı Einri.
Alwyne koşar adımlarla elindeki kitapları bırakmak için süitine ilerliyordu. Bir yandan da küfretmeyi ihmal etmedi. Süitinin kapısını açtıktan sonra çalışma masasının üzerine kitaplarını bıraktı. Tam dışarı çıkacakken yatak odasının kapısının aralık olduğunu fark etti. Yatak odasından çıkmadan önce kapıyı düzgünce kapattığından emindi. Temkinli adımlarla kapıya doğru ilerledi ve kapıyı ittirdi.
Önce küfrü bastı, daha sonra gülmeye başladı. "Günaydın, güzelim." Geniş yatağın yanında duran ve etrafı incelemeye çalışan Thaleia, arkasından gelen ses ile irkildi.
Genç avcı arkasını döndüğünde kendisine adlandıramadığı bir şekilde bakan Alwyne'i gördü. "Burada ne arıyorsun?" Duruşunu dikleştirdi. Canı acısa da yüzünü buruşturmamak için tüm gücünü kullandı.
Etrafı işaret etti Alwyne. "Burası benim yatak odam. Asıl senin burada ne işin var?" Kapıyı arkasından kapattı. "Neden yatakta değilsin? Dinlenmen gerektiğini biliyorsun, değil mi?" Thaleia'yı ayakta görebildiği için sevinse mi, yoksa yataktan kalktı diye öfkelense mi bilemiyordu. "Bana açıklama yapman için on saniyen var. Yoksa seni kucakladığım gibi yatağına götüreceğim."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ejderhanın Sadakati
Fantasi#ejderha - 1 08.11.2020 #fantastik - 2 23.12.2020 #macera - 5 13.05.2021 Ejderhalar, şamanlar, insanlar, büyücüler, elfler, şekil-değiştirenler ve avcılar... Asırlarca var olmaya devam ettiler, var olmaya da devam edecekler. Ancak doğa...