34 - "Hortlayan korku" - (Sıradaki kurban)

527 22 1
                                    

Filiz apla yine döktürmüş. Ev yemek, börek kokusu ile dans ediyordu. Merdivenlerden ıslık çalarak inen Tarık, koltukta tapletinden sosyal medyasında gezinen Ali ile beraber Gözde'yi hedef aldı. 'büyümüşte erkek arkadaşıylamı tanıştıracakmış' gibilerinden Gözde ile eğleniyorlardı. Onların bu can ciğer hallerine gülümserken bakmakla yetindim.
Odama geçip istemediğim halde Gözde'nin ısrarlarına rağmen aldığım tunik elbiseleri torbadan çıkardım hepsine tek tek baktım. Bayram sevinci yaşayan küçük bir kız çocuğu gibi içim kıpır kıpır oldu. Çocuktum ben zaten küçük bir kalbim vardı. Ama içinde birbirinden güzel insanlar ile dolu olan küçük bir kalp. Yorgunluğun ve beni hapis altına alan vücut terlerimden kurtulmak adına banyoya girip ılık bir duştan sonra çıktım. Aldığımız kırmızı renkteki elbiseyi kuruladığım vücuduma giydim. Geri adım atıp üzerime değen bu kumaş parçasının bedenimde dans eden haline etrafımda bir tur dönüp kendime baktım. İlk defa böylesine zarif görünüyordum. Saçlarımı kurulayıp at kuyruğu yaptım. Hafif tonlardaki makyajımıda tamamladıktan sonra odadan çıkıp salona geçtiğimde hala koltukta tapleti ile ilgilenen Ali'nin gözleri beni buldu.
Ali'den 'ooo' sesleri yükselirken Tarık'ın dikkatini çekti. Ali'nin bakışlarını takip eden Tarık beni görünce çatık kaşları kalkarken kendiside oturduğu tekli koltuktan kalktı. Tek bir kılı bile kıpırdamadan kalakaldı. Gözleri bir milim bile üzerimden gitmiyordu. Ali yanıma gelip baştan aşağı beni süzerken utandım, yüzüm yanıyordu. Gözlerimi Ali'den çekip Tarık'a yönelttim. Gözleri; Gözlerime, yüzüme, elbiseme tek kelimeyle bana odaklıydı.
Merdivenin başına Gözde'nin sesi ile bakışlarımız kaydı.

"Hey beyler ve... Zeynep!" Dedi Gözde, kaşları kalktı, gözleri irileşti. Başını hafifçe sağa sola salladı. Mimikleri güzelliğine güzellik katıyordu.

"Sen gerçekmisin?" Gözde, basamakları yavaş yavaş inerken Tarık yeniden başını bana çevirdi. Gözde yanıma ulaştığında yüzüme elini koyup sıvazladı.

"Bebeğim şiir gibi olmuşsun!"

"Aradığım kelime tamda bu! Zeynep inanamazsın ama Gözde haklı şiir, baş yapıt şaheser..! Bunun gibi binlerce sözcük sayabilirim." Ali ve Gözde beni iltifat yağmuruna tutmuşken Tarık inen kaşlarını yeniden çattı. O sislerin arasına kendini ve beni yeniden gömdü.

"Abartmayın makyaj desen anneannemede yakışıyor, elbise cık olmamış bence farklı birşey denemeli!" Dudağım yana genişledi. İlk geldiğimde söylemiş olsaydı ağlar hatta kaçardım. Fakat şimdi gururumu okşuyor söylediği şeyler hoşuma gidiyordu.

"Dostum sen âmâ olmuşsun bir doktora görün. Ben şaheser, Gözde şiir diyoruz sen olmamış diyorsun acele et bekletmeye gelmez!" Ali cümlesinin sonunda dilini damağında şaklatırken Tarık'a göz kırptı. Gözde'de Tarık'a sesleneceği sırada kapı zili ile Gözde ev ahalisinin yüzüne teker teker bakarken kendi etrafında bir tur attı. Gözleri irileşti, heyecandan ne yapacağını şaşırdı!

"Geldi! Z-zeynep nasıl görünüyorum?" Filiz apla kapıyı açmaya gittiğinde Gözde neredeyse ağlamak üzereydi.

"Tamam, telaş yapma sonuçta o'da insan! Ve...." alt dudağımı dişlerimin arasına aldim. "harika görünüyorsun!"

Kapıdan gelecek olan Gözde'nin sevgilisini heyecan artı stresle bekliyorduk. Alnı boncuk boncuk ter olan Gözde'yi sakinleştirmek hiçte kolay değildi. İstemeye gelse o zaman ne yapar bilmiyorum?
Sırtım kapıya dönüktü. Ve içeriye giren kişinin sadece adım seslerini duyuyordum. Gözde kapalı olan gözünü onun ayak sesleri ile yavaş çekimde açtı. Bakışlarını benden kapıdan tarafa çevirdi. Arkamı dönmeye yeltendiğim sırada odamdan telefonumun sesini duydum. Annemin aradığını düşünerek başımı odamdan tarafa çevirdim. Kaçırmak istemiyordum bu anı ama annem şu anda benim için daha önemliydi. Ben karar aşamasındayken annem ve babam vazgeçer umuduyla odama koştum. Odaya girdim ve telefonumu yastığın altından çıkardım.
Lanet olsun bunun için mi geldim buraya? Arayan banka görevlisi, kredi kartı almam için uzun uğraşlar sonucu benden red cevabı alınca nazikçe iyi akşamlar dileyip kapattı.
Odamın kapısına yönelip açtım. Salona ilk adımımı attığım o an önce bir ses ardından burnuma dolan yağmurdan sonraki toprak kokusu durmama neden oldu. Kaşlarım çatıldı. Gözlerim irileşti. Bu koku miğdemi bulandırdı. Kendimi toprağın altına canlı canlı gömülmüş gibi hissettim bir anda.

Gözlerimi kapatıp başımı salladım. 'saçmalama Zeynep!' kendime verdiğim destek ve güçle gözlerimi araladım ilerledim.

Bir adım...

İki adım...

Üç ad-... O... O, üçüncü adımımı atmak üzereydim ki ayağım havada asılı kalırken iç güdüme inanıp aynı yavaşlıktaki adımlarımı hızlandırıp arkama, odama koştum kapıyı kilitledim. Başımdan aşağı buzlu su dökülmüştü sanki. Odanın içinde bir elim ağzımda, volta atarken korkmayı bırakıp düşünmeye başladım. 'neden geldi buraya?' 'niye?' şimdi ne istiyor sıradaki kurbanı... Gözde mi?

Bölüm sonu!

❣️❣️❣️

Yeni bölümler inanılmaz derecede mükemmel lütfen takipte kalın sizi çok seviyorum 🥰
Oy artı yorum💝

BABAMIN GÜNAHIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin