Yağmur yağıyordu. Böyle havalarda tek yapmak istediğim şey yorganımın altına girip elimde kahvemle film izlemekti ama bir saat sonra beni bu zevkimden alıkoyan bir dersim vardı.
Çalışma masamdaki kitabı ve not defterini çantama atıp omzuma astıktan sonra odadan çıktım. Zayn evdeydi, ama uyandığımdan beri çalışma odasından çıktığını görmemiştim. Orada olduğunu da telefonla konuşurken duyduğumda anlamıştım.
Okula gideceğimi haber vermek için çalışma odasının kapısını tıklatım ama ses vermedi. Kapıyı aralayıp başımı uzattığımda da onu içeride göremedim. Odada yoktu ama telefonu masanın üzerindeydi ve çalıyordu.
İçeri girip masaya doğru yürüdüm ve telefonuna uzandım. Niyetim açmak değildi, ona götürecektim. Ekranda sadece numara vardı, kayıtlı değildi. Belki de önemli değildir diye düşünürken telefon zaten kapanmıştı. Kendisi önemliyse geri dönerdi nasılsa.
Odadan çıkıp kapıyı kapattığım sırada ev telefonunun sesi yankılandı evde. Telefonun yüksek sesi beklemediğim bir anda geldiği için beni ürküttü.
Çekmeceli sehpanın üzerindeki telefonun ahizesini kaldırdığımda o tanıdık ve hırıltılı ses "Kızımla evlenmen için bir haftan kaldı Malik." dedi. Az önce Zayn'i arayan de bu adamdı. Onu hâlâ rahatsız ediyordu.
"Zayn kızınızla evlenmeyecek beyefendi."
"Kiminle konuşuyorum ben? Telefonu Zayn ver." diye emir verdiğinde bana ben sorusuna cevap vermeyi tercih ettim sadece.
"Karısıyla konuşuyorsunuz. Eğer onu ragatsız etmeye devam ederseniz sizi şikayet edeceğim."
Kahkaha attığında telefonun ahizesini kulağımdan uzaklaşırdım.
"Kocanın yaptıklarını da anlatmalısın o zaman."
"Kocam kızınıza hiçbir şey yapmadı. İftira attığını kızınız kendisi söylemiş. Neden hâlâ onu rahatsız ediyorsunuz?"
Kapı sesi duyduğumda omzumun üstünden arkama baktım. Zayn odasından çıkmış bana doğru geliyordu ve son derece sinirli görünüyordu.
"Neva. Ne halt ediyorsun sen?"
Ahizeyi elimden alıp kıracak kadar sert bir şekilde yerine koydu.
"Neden konuştun o adamla Neva?"
Sesini ilk defa bu kadar sert duyuyordum. Gözlerinin içindeki öfke alevi bakışlarıyla yüzümü yakıyordu resmen.
"Ben...senin hakkında öyle konuşmasjna sinirlendim bir an."
Derin bir nefes alıp bıraktı. Bunu sakinleşmek için yaptığını anlamıştım.
"O adamla bir kez daha konuşmanı istemiyorum Neva. Bana bunun için söz ver."
Beklentiyle gözlerime bakarken "Tamam." diye mırıldandım ama bu onu tatmin etmemişti. "Söz ver." diye ısrar etti.
"Tamam, söz."
Bir süre yüzüme bakmaya devam etti ama hiçbir şey demedi. Arkasını dönüp odasına geri dönerken arkasından onu takip ettim.
"Kızımla evlenmen için bir haftan var dedi. Kız sana iftira attığını kendisi itiraf etmemiş miydi? Adam neden seni hâlâ rahatsız ediyor?"
Odasının kapısında durmuş havlusunu yatağının üzerinden almasını izliyordum. Havluyu banyoya götürürken "Para için." dedi.
"Ne demek para için?"
Demek ki sadece babam para için kızını sevmediği bir adamla evlenmeye zorlamıyordu. Gerçi bu kez durum tam tersiydi. Adam para için Zayn'i ona zaten takıntılı olan kızıyla evlendirmeye çalışıyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Promise
FanfictionUnutma, evlilik olurken birbirimize söz verdik. Asla karı - koca olmayacağız.