ELZEM | Texting

BÖLÜM 61

🌵

1 hafta sonra:

Sude: Senden vazgeçmeyeceğim, yaptıklarım için pişman olduğumu söyledim ve ben telafi etmek istiyorum.

Sude: Beni tam olarak dinlemedin, sana her şeyi anlatamadım.

Sude: Yemin ederim çok pişmanım, seni seviyorum

Sude: Bunu anlaman için elimden gelen her şeyi yapmaya razıyım

Sude: Doktorunla konuştum bugün.

Sude: En son bir hafta önce gitmişsin

Sude: Terapilerini aksatma lütfen, tedaviyi reddederek kendine zarar veriyorsun.

Sude: Doktor sana her şeyi anlatmamamı söyledi, çok fazla bilgi kafanı karıştırabilirmiş.

Sude: Şu durumda istesem de sana her şeyi anlatamam

Sude: Her gece pişmanlıktan uyuyamıyorum, seni çok üzdüm özür dilerim

Sude: Özür dilemekle zaman geriye alınmıyor biliyorum ama bu durumda pişmanlığımı dile getirebilecek tek sözcük bu.

Sude: Gerçekten beni hayatından çıkartmış olabileceğini düşünmek bile istemiyorum

Sude: Lütfen bir mucize olsun, iyileş. Ve her şeyi konuşalım.

🌵

Sude: Kerem, Baran nasıl?

Kerem: Kimseyi yanına yaklaştırmıyor Sude

Kerem: Konuşmuyor da

Kerem: Önceden de zaten bizimle pek konuşmazdı, şimdi hepten içine kapandı.

Kerem: Onunla konuşmaya gittim, senin adını duyunca tepki verdi ve konuyu kapattırdı.

Kerem: Morali yerine gelsin diye farklı şeylerden bahsettim, beraber gitar çaldık. Fakat yüzündeki ifadesizlik hiç değişmiyor.

Kerem: Psikolog artık eve gelmeye başladı, yine de onunla konuşmadı.

Kerem: Psikolog güveninin kırılmasının iletişim sorunlarını ortaya çıkarttığını, bizi hatırlamadığı için hiç güvenmediğini söyledi. Psikolojik destek alması şart.

Kerem: Onu nasıl konuşturacağımızı bilemiyoruz

Kerem: Psikolojik olarak çökmüş durumda olsa da fizyoterapist ile görüşüyor. İlerleme kaydetti, böyle devam ederse yeniden yürüyebilir. Yine de Baran'ın bu konuda ümitli olduğunu söylemem. Kendini dış dünyaya soyutlamış gibi.

Sude: Hepsi benim yüzümden

Kerem: Ona anlatmak için doğru zaman değildi Sude

Sude: Her şeyi hatırlaması an meselesiyken saklayamazdım

Sude: Ondan daha fazla bir şey saklamak istemiyorum Kerem

Kerem: Bilemiyorum, daha erkendi.

Sude: Ufaktan ufaktan hatırlamaya başlamıştı ve bana daha fazla güvenmeden gerçeği söylemem gerekiyordu. Yaptığım şeyleri bildikten sonra onun güvenini yeniden kazanmalıydım, o hatırlayınca söyleseydim daha çok yıkılacaktı. Haklı olarak da neden sakladığımı soracaktı ve işler daha da karmaşık bir hâl alacaktı.

Sude: Cesaretimi yeni yeni toparlamıştım, bir daha bu kadar cesur olabileceğimi zannetmiyorum. Hem aptalın hem de korkağın tekiyim

Kerem: İşler iyice karıştı, inan ben de bu durumda ne yapacağımı ne diyeceğimi bilemiyorum

Kerem: Baran'ın seni sevdiğini hatırlaması lazım, hoş hatırlasa bile sana yeniden güvenmesi çok zor.

Sude: Güvenini kazanmak için her şeyi yapmaya hazırım

Kerem: Güveni yeniden kazanmak çok zor, fazla zaman alır. Baran'ın her şeyi hatırladıktan sonra sana güvenmeye çalışacağından şüpheliyim.

Kerem: O mutlu olmayı hak ediyor.

Sude: Evet, hak ediyor

Sude: Haklısın ama onun güvenini kazanmayı çok istiyorum

Sude: Bak, gerçekten mallık ettim. Ama şimdi onu severken vazgeçmem gerektiğini ima ediyorsun. Bu da sandığın kadar kolay değil.

Kerem: Kolay değil, bunu en iyi ben biliyorum

Sude: Buse mi?

Kerem: Evet

Sude: Onunla aranız nasıl?

Kerem: Beni hiçbir zaman sevmeyeceğini anladım, artık bir şey yapamam

Sude: Vazgeçiyorsun yani?

Kerem: Vazgeçmiyorum, ümidi kesiyorum diyelim.

Kerem: Konu Baran ve sensin, değiştirmeyelim :)

Sude: Pekâlâ

Sude: Baran'dan vazgeçmem gerektiğini mi söylemeye çalışıyorsun?

Kerem: Kalbini kırmak istemiyorum ama yaptığın şeyler kolayca affedilecek bir şey değil, Baran anonim olarak sana yazdığında hâlâ umudu vardı ve seni affetmeyi düşünüyordu. Seni gerçekten çok seviyordu.

Kerem: Buse ise affetmemesi gerektiğini söylüyordu. Baran, Kutay'dan vazgeçeceğini ve anonimi hiç görmeden şans vereceğini düşünüyordu. Popülerliğin gözünü boyadığını, özüne döneceğini söylüyormuş Buse'ye.

Kerem: Sen Kutay'dan ayrılıp anonime yazmaya başlayınca Baran'ın tüm güveni ve umudu bitmişti. İlgiden hoşlandığını biliyordu, anonime de sırf bu yüzden yazdığını düşündü ki bu konuda çok haklı.

Kerem: Aslında sizin ilişkinizin temelleri baştan sağlam değildi, Baran da bunun farkındaydı. Ama aşk bu, laf anlatamazsın.

Kerem: Sen vicdan yaptığını söyledikçe anonime, Baran konuşmayı kesmek istedi. Seninle konuşmak artık canını daha fazla yakıyordu. Seninle yeniden sevgili olamayacağının farkına varmıştı. İstese de sana güvenemiyor, yazdığın şeylere inanamıyordu.

Kerem: Çok ikilemde kaldı, seninle konuşmayı kesip kesmemek arasında.

Kerem: En sonunda seninle konuşmayı tamamen kesmeyi, yeni bir hayata adım atmaya karar verdi. Baran'a göre sen zaten başka birine şans verecektin, anonimi birkaç haftaya unuturdun. Başka birini bulmak, senin için çok da zor olmazmış.

Kerem: Bilemiyorum, durumlar çok karışık. Senin onu sevdiğine inanıyorum ama ona güveni verebileceğinden emin değilim. İkiniz de mutlu olmayı hak ediyorsunuz. En iyisi belki de Baran'ın başka biriyle, senin de başka biriyle birlikte olmanız. Çünkü bu gidişle ikiniz de daha fazla yıpranacaksınız, daha çok üzüleceksiniz. Baran'ı bırakman gerekiyordur belki Sude?

🌵

Kerem'in dediklerine katılıyor musunuz? Lütfen herkes nedenleriyle beraber düşüncelerini yazsın, bu benim için çok önemli.

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayalım.

Not: Bir sonraki bölüm ne zaman gelecek bilmiyorum.

İletişim için o1prenses