METRES

METRES 40

Metres anlatırken aynı zamanda kahve istemişti.Kahveler geldiğin de derin bir nefes verdi.

Metres: Nevin çok teşekkür ederim.Sana da zahmet veriyorum.

Nevin: İşimi yapıyorum.Ne zahmeti?

Metres: Önceden işini halledip çıkıyordun.Şimdi işin hiç bitmiyor.

Nevin: Ben mutluyum ablam, zahmet olmuyor.Severek yapıyorum.Afiyet olsun.

Nevin mutfağa gidene kadar arkasından baktı.

Adam: Yeter boynun koptu.

Metres: Aklıma bir şey geldi.O yüzden baktım.

Hüseyin: Çöp çatanlık yapacak.O yüzden baktı arkasından.

Adam: Farkındayım, onu fark ettim.Bildiğin hamamda gelin beğenen kaynanalar gibi kızı kesti.

Metres: Seviyorum bu kızı, her daim yanımda oldu, bana hep destek oldu.

Adam: Biliyorum .Harbi  kız.

Metres : Neyse yine konu dağıttık devam edelim.

Çıkışta Soydaş abi ile birlikte Çamlıca 'ya çıktık.Boğazı en net göreceğimiz yere oturduk.Önce manzaranın güzelliğinden,İstanbul'dan konuştuk.Sonra bir süre sustuk.Soydaş abi suskunluğu bozdu.

Bengü, kendine neden bu kadar eziyet ediyorsun?Onu çok özledin değil mi?

Sustum, o anda sadece sustum.Boğazım düğümlendi , sesim çıkmadı.İçim den beni anladığı için minnet duydum.

Susma.O özlemin ne olduğunu çok iyi biliyorum.

Sesinin tonunu, gülüşünü, kokusunu ,hatta telefonumda ondan bir çağrı yada mesaj görmeyi özledim. Telefona elim gidiyor, numarasını tuşluyorum ama arama butonuna basamıyorum.Bazı zamanlar da unutuyorum.Bazı zamanlar da ise bir saniye aklımdan çıkmıyor.

Bu yüzden yani düşünmemek için kendini hırpalıyorsun.Teşkilat ta bir üyesin ama yönetimden daha aktif olarak çalışıyorsun, koşturuyorsun.Dışarıdan gören herkes seni yönetimde zannediyor.Dernek üyeliklerin de aynı şekilde yönetimin halletmesi gereken işleri sen kendin halletmeye çalışıyorsun.Başkasının bir derdine, işine koşuyorsun.Herkesin derdini dinliyorsun, onların sıkıntılarını üzerine alıyorsun.Tüm bunlar içerisin de kendi acını unutuyorsun.Sana soran olduğunun da unuttuğunu , artık eskisi gibi üzülmediğini söylüyorsun.Herkesi kandıra bildiğini düşünüyorsun.Herkes her şeyi farkında.

Kimsenin bana acımasını istemiyorum.

Bu sana acımak değil, sana yardım etmek istiyor.Acını paylaşmak,  yaralarını sarmak istiyor.Herkes senin içinden geçenleri kusmanı bekliyor.Evet ilk başlarda ağladın, sızladın sonra bir anda sustun.Bir anda eski hayatından farklı bir hayata girdin.

Bir yıl boyunca benim çenemi zaten çektiniz.Şimdi de çekmenize gerek yok.

Ne kadar oldu?

İkiyüzyetmişaltı gün oldu.

Emin misin?Az önce söyledin " bir yıl dinlediniz" diye.

Heee pardon ben onu sorduğunu anlamadım.Altıyüzkırkbir gün oldu.Yani bize geldiği günden itibaren hesapladığında öyle oluyor.

Peki ikiyüzyetmişaltı nedir?

Başka bir şey hesaplıyordum.

Bengü!Gözlerini kaçırdın.Yalan söylüyorsun.