~Özel bölüm~

6.7K 483 382
                                    

Yeniden Güz Çiçeği'ni yazacağım için çok mutluyum. Özlemişim açıkçası.

Benim gibi özleyenleri buraya alalım ;)

Neyse, çok konuşmadan özel bölümümüze geçerek yorumlarda buluşalım🥰

Minik bir not: (özel bölümde zaman atlaması olacak)))

Medya: Safir kızımız😇

♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡♡

🦋
•••••

Lalin'den:
••••••••••••••••

"Ne yapıyorsun Lalin abla?" ilgiyle beni süzen Fatih'e dönerek gülümsedim.

"Sizin için çok sevdiğiniz, çikolatalı kurabiyelerden yapıyorum" dediğimde gözlerinden ışıltılar geçmişti. Evet, Fatih'te, Safir'de hatta Barın'da bu çikolatalı kurabiyelerime bayılıyorlardı.

"Yaa, kelebek duyunca çok sevinecek" Fatih'in dediklerini onaylayarak gülmüştüm, haklıydı kelebeğim aşırı seviyordu bu kurabiyeleri.

"Haklısın canım, kelebek değil de kurabiye canavarı dememiz gerekli" dediğimde Fatih'in kıkırtısı kulaklarıma dolmuştu.

"Hayır Lalin abla, kurabiye kelebeği olacaktı" diyerek hâlâ gülen çocuğun dedikleri beni de güldürmüştü.

"Duyarsa bize kızacak" sanki sır veriyormuşum gibi sakince dediklerimden sonra Fatih gülerek dudaklarına eliyle hayali fermuar çeker gibi yapmıştı.

"Yardım lazım mı peki?" diyerek farklı şekillerde hazırlayarak üzerine çikolata damlaları koyduğum kurabiyelere bakmıştı.

"Teşekkür ediyorum canımın içi, ama gerek yok, bitiriyorum zaten" dediğimde bana parlayan gözlerle bakıyordu. Onu çok seviyordum ve o benim onu sevmemi çok seviyordu. Geçen yıllarda aramızda olan bağ iyice kuvvetlenmişti. Fatih'i Safir'den asla ayırmıyordum, ne kalbimde ne de aklımda. Ayıramazdım da asla, Fatih benim ilk göz ağrım sayılırdı, ona olan sevgim çok daha farklıydı.

"Ağabey, Barın yine saçlarımı acıttı." diyerek Fatih'ten imdat dileyen kızıma gülerek başımı olumsuzca salladım. Dudaklarını bükerek kollarını Fatih'in bacaklarına dolaması çok ama çok tatlıydı. Fatih'le her ne kadar iyi anlaşıyorsa, Barın'la bir o kadar anlaşamıyorlar. Dört yaşında olan kızıma, Fatih tam bir ağabey gibi davranıyordu. Ona kıyamıyor, canı yandığında, hastalandığında çok üzülüyordu.

"Sen de benim oyuncak uçağımı kırdın" diyerek mutfağa giren kıvırcık saçlı Barın'ın kaşları çatıktı.
Eda ve Barkın bir ihale için Adana'ya gittiklerine göre Barın bu gece bizde kalacaktı.

"Ama ben yaptığım acıtmadı ki, sen ama saçımı acıttın" gözleri dolmak üzere olan kızımı görerek mudahele etmek istediğimde Fatih benden önce davranmıştı.

"Gel bakalım kelebeğim buraya" dedikten sonra eğilerek Safir'in saçlarından öpmüştü.

"Şimdi şu kıvırcığın dersini ağabey'in verecek " diyerek Safir'in elinden tutmuş, Barın'a doğru ilerlediklerinde gülerek alışkın olduğum durumlarını izliyordum.

"Kelebeği üzmek yok dememiş miydim ben sana kıvırcık kafa?" diyerek Barın'ın saçlarını elleriyle dağıttığında Barın huysuzlanıyordu.

"Ama uçağımı kırdı" Safir'den birkaç ay büyük olan Barın kollarını göğüsünde birleştirdiğinde, Fatih'te ne yapacağını bilemeden ikisine de bakışlar atmıştı, fakat bir yolunu bulacağından emindim. Artık on iki yaşına geçmiş Fatih hep olgun çocuktu ki büyüdükçe bu durum daha da artıyordu.

Güz Çiçeği (Tamamlandı🦋)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin