Medya: Lalin Yılmaz
•••••••••••••••••••••••••••••🦋
••••*Hayat sen ne planlarsan planla, bazen bazı kararları kendi almak ister. Sen kontrol edemezdin, kontrol ettiğini zannettiğinde bile akışa kapılıp giderdin...
•••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••••Lalin'den
•••••••••••••Sabah gözlerimi hafif baş ağrısıyla açmıştım. Ellerimi şakaklarıma dayayarak birkaç dakika masaj yaptıktan sonra yataktan kalktım. Ama aniden gözlerim kararınca yeniden yatağa oturmak zorunda kalmıştım.
Anlaşılan yine doktora gitmek vaktim gelmişti. Evet, bende olan kansızlık problemi sonucu sık sık tansiyonum düşer ve böylesi durumlarla karşılaşırım. Kan değerlerim çok sık oynuyor, sürekli düşüyor. Birkaç kez tahlil yaptırarak nedenini öğrenmek istediğimde aynı sonucu alıyordum. Bağışıklık sistemi zayıflığı. Zaten çocukluktan çok çabuk hastalanan, hep vitamin takviyesi yapılan bir çocuktum ben. Sürekli grip olur, kan değerlerim oynardı. Şimdi de kaç vakittir bu yönde ilaç almayınca sanırım yine bir süre tansiyon düşüklüğü, baş dönmeleri, hatta kusma durumları yaşayacaktım...
Düşüncelerime son vererek bu sefer yataktan kalkmayı başarmıştım. Hızla yatağımı toparlayarak banyoya geçtim. Rutin işlerimi hallettikten sonra dolaptan çok sevdiğim siyah, askılı kol tulumumu alarak üzerime geçirdim. Saçlarımı düzleştirdikten sonra salık bıraktım ve makyaj yapınca da hazırdım. Ayakkabı olaraksa siyah topuklularımı tercih etmiştim.
(Lalin'in kıyafeti)
Nihayet işlerim bittiğinde mutfağa geçe bilmiştim. Çoğu zaman olduğu gibi Gamze artık kahvaltıyı hazırlıyordu.
"Günaydın canım" diyerek domates doğrayan Gamze'nin dikkatini kendime çekmeyi başarmıştım.
"Günaydın da sen iyi misin? Rengin solgun gözüküyor?" Endişeli gözleri yüzümün her yerini turluyordu.
"İyiyim canım. Hafif başım ağrıyor ondan herhalde," dediğimde kaşlarını çatmıştı.
"Yine kan değerlerin düşmüş olmasın?" Al işte. Beni bu kadar iyi tanıma yaaa.
"Olabilir. Zaten gideceğim doktora" dediğimde geciktirme git gibisinden bakış atarak, başını onaylar biçimde salladı. Bu arada konuşa konuşa ben de kahvaltı hazırlıklarına yardım ediyordum.
Hazırlık kısmı bittiğinde masaya geçmiştik. Ama ben hiçbir şey yiyemiyordum. Midem kasılıyordu sürekli. Gamze'ye baktığımda yemeğini yese de aklının burada olmadığını görür gibi oldum. Zira çoktan benim de yemem için ısrarlara başlardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Güz Çiçeği (Tamamlandı🦋)
General FictionHayatın yollarını kesiştirdiği insanlar birlikte tüm yaşananlara rağmen mücadele edecek, mutlu olmağı öğreneceklerdi. Pamir Karabulut: hayatın sert darbelerini defalarca yemiş yaralı bir adam. Fatih Karabulut: Pamir'in yeğeni, küçük omuzlarında hunh...