~Son Evlilik Bükücü~
Firdevs tüm ilgiyi Aslan'ın üzerine toplamışken üzerine tuz, biber eksik olmuş olacak ki asansörün kapısı açıldı ve annemler de gözüktü. Sümeyye öne atılıp henüz içeri girmiş Firdevs'e sarılırken, kankası gibi ilk sözü; "Aa bu velet kim?" olmuştu. Bazen hangisi daha patavatsız ayırt edilemiyordu tabi. Cihangir'in bedeninin hemen yanımda gerim gerim gerildiğini hissettim ki ben de aynı durumdaydım.
"Kapının önünde durduk, içeri geçelim."
Beni onaylayıp tek tek içeri geçtiklerinde geride ben, Aslan ve Cihangir kalmıştık. Birbirimize korku içeren bakışlar atarken içerden annemin seslenmesiyle ilk olarak ben kendime geldim ve içeriye koşturdum. Ağzımın içinde benim bile anlamadığım bir şeyler mırıldandım. Ve bu sırada Cihangir yanında Aslan'la içeri girdi. Elini de çocuğun omzuna koymuş, güven vermeye çalışıyordu.
"Evlat," diye seslendi Cihangir'in babası.
"Gel bakalım yanıma, kimsin kimlerdensin?"
Aslan kafasını kaldırıp Cihangir'e baktı ve adından tekrar babasına baktı. Sonra da hiç bir şey demeden adımlarını ona doğru attı.
"Aslan." Diye mırıldandı ama yavru aslandı sanırım. Sesi o kadar kısıktı. Cihangir'in babası da elini Aslan'ın başına koymuştu.
"Demek Aslan, ne güzel isim."
Babam da ekledi.
"Hamza (r.a.) gibi cesaret versin Rabbim."
Ben araya girerek, "Çaya bakayım." Dedim ve misafir odasından çıktım. Çıkar çıkmaz da hemen dua etmeye başladım. Cihangir üzülmesin. Aslan'ın bir yuvası olsun. Bu geceyi hayırla tamamlayalım... hemen ardımdan Sümeyye ve Firdevs içeri girdiler. Firdevs yanıma ilerlerken Sümeyye de arkasından kapıyı kapattı. Sanırım onlar da bana yardım etme bahanesiyle kalkıp geldiler.
"Abla, ne oluyor?"
"Çatladık yenge. Abim gergin sen gerginsin."
İkiliyi kollarından tutarak kendimle beraber biraz daha terasa yakın tarafa çektim.
"Kızlar Cihangir Aslan'ı sokakta buldu. Sonra da tutturdu benim oğlum diye. Yani üzerim kırarım diye ağzımı da açamadım. Şimdi babamlara da bundan bahsedecek. Nasihat almak bâbında. Ama onun istediği gibi gider mi bilmiyorum. Çünkü Aslan on bir yaşında neredeyse. Biz ona bakabilecek kadar sorumluluk sahibi miyiz bunu da bilmiyorum ve bu yüzden de korkuyorum ama Cihangir bunu anlamadı işte. Hiç düşünmedi bile. Şımarık çocuklar gibi isteğini söyledi, şimdi de yerine getirilmesini bekliyor. Ama sanırım bu defa hayal kırıklığına uğrayacak."
Firdevs elinin birini beline koyup bir ayağının üstüne yaslanırken,
"Abim çok üzülecek. Çünkü babam katiyen izin vermez."
Sümeyye de başını sallarken,
"Hem baban izin verse bile aynı evde uzun süre yaşayamazsınız, Aslan yetişkin olunca ablam ona namahrem oluyor."
"Öyle miymiş? Ama anne sayılmaz mı artık?"
"Hayır, çünkü ona baksa büyütse bile sütünü verirse helal oluyor, vermemişse yine namahrem. Bir makale de denk gelmiştim, ne kadar doğru bilmiyorum ama şey diyordu; her ailenin kendine has bir kokusu vardır ve bu koku sayesinde aile üyeleri birbirlerine karşı cinsel çekicilik hissetmezler. Bu da onun gibi bir şey olmalı ki İslam'da üveylik hakkında böyle hüküm varsa belki de böyle bir şey söz konusudur."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Son Evlilik Bükücü
SpirituellesAptallar Takımı Psikolojinizin etkilenebileceği düşüncesindeyseniz 18 yaşından önce okumayın. (Henüz düzenlenmemiştir.)