" Kalp dediğimiz organ bazen bir anda hiç istemediğimiz bir kişiye çırpınıverir. Önceleri anlamayız ne olup bittiğini fakat sonra yaşayacağımız tek bir an bize ne olduğunu gösteriverir. İşte acımasız bir kişi kalbinin olduğu ancak acınası duruma düştüğünde anlar zaman hisseder o çırpınışı. Kalbinin siyahlıkları yerini yaşama döndüren kırmızıya devreder. Tek bir an, tek bir salise bizim bunu anlamamıza yeter. "
Elindeki kâğıdı bıraktığında Karan'ın dünyası şaşmıştı. Kâğıt rüzgâra karşı kaybettiği savaşla havaya karıştı lakin yazılanlar asla ama asla yok olacak gibi değildi. Karan için yazılanlar hayatının en önemli hatta en can alıcı sorularını barındırıyordu cevaplarıyla beraber. Karan yerde cansız bir şekilde yatan Meyra'ya baktı. Ayza, elindeki bez parçasıyla süzülen kanı hafifçe silmekteydi. Donuk ifadesiyle sadece Meyra'ya odaklanmıştı. Pusat ise ayaktaydı, sadece yaşananların farkındalığıyla üzgün duruyordu. Karan Meyra'nın yanına eğildi.
"Ne yapacaksın?"
Ayza'nın ağzından dökülenler sadece bunlar olmuştu. Gözleri Meyra'daydı. Karan ise Meyra'yı kucakladı ve ayağa kalktı.
"Onun seninle gitmesine izin vereceğimizi mi zannediyorsun?" diyerek Ayza ayağa kalktı. Karan'ın önünde Pusat geçti. Karan gözlerini Pusat'a kilitleyerek konuşmaya başladı.
"Onun için burası benden daha tehlikeli. Fark etmişsindir değil mi Ayza Lotus? En önemli örneği şu an karşımızda duruyor."
Karan Pusat'ı kastetmişti. Ayza'da bunun farkındaydı. Pusat kendi üstüne alınmayarak konuşmaya başladı.
"Ben sadece görevleri uygularım Karan. Buncuda en çok senin bilmen lazım."
Karan hafifçe sırıttı. Yüzündeki çok bilmişliğin ifadesiydi.
"Suçsuz kişiler üzerinde görevleri ne zaman uygular olduk Pusat Lotus? Sen baya kendini unutmuşsun. Lotus sadece ihanet edenleri cezalandırır."
Pusat ise bu sözler karşısında Karan'a yaklaştı. Hafifçe kulağına doğru eğildi. Fısıldayarak konuşmaya başladı.
"Doğru söylüyorsun. Lotus sadece ihanet edenleri cezalandırır. Meyra'nın cezasında o zaman sensin Karan. "
Pusat'ın gözleri tekrar Karan'la buluştuğunda Karan göz ucuyla Meyra'ya baktı.
"Fakat bilmediğin ya da bilişte bilmek istemediğin gerçek senin cezanın da Meyra olması "
Karan gözlerini Pusat'a çevirdi.
"Çekil önümden! "
Hiddetli bir şekilde bağırdı. Sesi gür ve baskın bir şekilde çıkmıştı. Pusat Karan'ın tepkisiyle kenara doğru kaydı. Ayza Pusat'ın ne yapmaya çalıştığını anlamamıştı.
"Sen ne yaptığını zannediyorsun Pusat? Çabuk durdur onu! "
Pusat kendinden emin bir şekilde Ayza'ya cevap verdi. Kolundan tutarak onu durdurdu.
"Hayır. Hiçbirimiz engel olmayacağız. Meyra Karan'la gidice."
Diyerek Ayza'nın yanından yürüyüp gitti. Ayza yaşadığı şaşkınlıkla sadece Karan ve Meyra'nın arkasından bakakaldı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RASİN ÇEMBERİ
FantasiVe ardından büyük bir inilti duyuldu. Sanki bu acının zirvesindeyken aniden sonlanması gibiydi. Gelen ses, topluluk için önceden duyulmamış ve bilinmemiş bir sesti. O kadar güçlüydü ki herkesi şok etmişti. Gümbürdeyerek çıkan bu ses önlerinde duran...