"İkinci hayatı isteyen kalpler var mıdır hayatta? Amansızca ilk hayattan kopmak istemeyenlerdir belki onlar. Hep var olmak isterler hayatta. Lakin bilmezler ki her başlangıcın bir sonu olacağını. Düşünmek istemezler, bilseler de bilmezlikten gelirler. Birde istemeyenler vardır ikinci bir hayatı. Düşünsenize sevdiğiniz sevmediğiniz hiç kimsenin olmadığı hayatta var olmayı? Ürkütücü değil mi? Mutsuzluğun demini alasıya kadar beklemenin ne anlamı var? İşte bilinmesi gereken üç bilinmeyenli denklem şu;
VAR OL, YAŞA VE YOK OL..."
"Karan, Meyra ve Ayza ne olduğu hakkında şaşkınlıkla o anı yaşasalardı bir yandan da korku barındırıyordu bedenlerini. Uras gözlerinin önünde yerle bir edilmişti, Lotus halkı korkularından kafalarını bile çıkaramıyorlardı dışarıya. Pusat ise ne olduğu belirsiz bu kişi tarafından acımasızca katledilmişti. Ayza en çok Pusat'ın bu denli sonuna üzülmüştü. Şimdi ise sıra hangisinde olduğu belli olmayan bu oyunun içine hapsolup kalmışlardı. Hava karanlık ve bir o kadar ürkütücüydü.
"Hava gerçekten de sıkıcı değil mi Bayan Meyra?"
Adamın konuşması Meyra'yı yeteri kadar rahatsız etmişti.
"Bundan sonra hep böyle olacak alışmalısınız buna."
Adamın sarf ettiği her bir cümle daha insanı nasıl şaşırtabilir derken her defasında kat be kat arttırıyordu merakını.
Ayza daha fazla dayanamadan sordu.
"O ne demek?"
Alacağı cevaptan korkan sadece Ayza değil aynı zamanda Myra'ydılar.
"Karan sen sen bunun cevabını biliyor olmalısın."
Karan'ın üzerine çevrilmişti tüm bakışlar. Ayza ne demek b anlamlı bakışlarıyla, Meyra ise kaçamak bakışlarla sorguluyordu Karan'ı. Cevabı o denli hoşnutsuz olacak ki Karan'ın farklı yöne bakmasına sebep oldu bu soru.
"Hadi ama yine mi cevabı ben vermeliyim. Tamam o zaman. Dinleyin. Bundan sonra burası Uras yok olduğuna göre ölü bir ülke ve Pusat 'ta malumunuz artık yok. Burası şimdi kime ait olacak resmi olarak Karan'a. Karanlığın, ölümün hükmedicisine. "
Bütün gözler Karan'a kilitlenmişti. Ayza ve Meyra birbirleriyle kısa süre göz teması kurup tekrar aynı yöne baktılar. Sinsice duran bu gizemli Pusat görünümlü adam ise Karan'dan gözünü alıp Meyra'ya döndü.
"Tabi onun burayı alması bana bağlı. Çünkü Uras'ı yok edende Pusat'ı yok eden de ben olduğuma göre bananda bir hediye lazım. Bu hediye ise Meyra. Onun bu saf ve temiz ruhu benim olursa bilemediğimiz yıllar boyunca hayatta kalabilirim. "
Meyra hiçbir cevap veremeden ifadesizce gizemli adama bakarken, Ayza lafa atıldı.
"Böyle bir şey asla olmaz. Karan buraya asla ait olmayacak. O seçimini yaptı ve kötüyü seçti. Doğal orakta sana borçlu değil sende hediye talep edemezsin."
"Gerçekten de göz yaşartıcı Ayza. Neden aynı vefalığı Esila 'da göstermedin, merak ettim doğrusu."
Ayza Meyra'ya bakamadan konuşmaya başladı.
"Bu konu seni asla ilgilendirmez. Çabuk burayı terk et!"
Ayza Lotus'un koruyucularını bir anda oldukları bölgeye yığmıştı bile. Tek bir komut yetmişti buna.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
RASİN ÇEMBERİ
FantasyVe ardından büyük bir inilti duyuldu. Sanki bu acının zirvesindeyken aniden sonlanması gibiydi. Gelen ses, topluluk için önceden duyulmamış ve bilinmemiş bir sesti. O kadar güçlüydü ki herkesi şok etmişti. Gümbürdeyerek çıkan bu ses önlerinde duran...