•43•

397 55 43
                                    

Bölümdeki şarkı lenka- everything at once

Medyaya koyamadım telefon kastı, o yüzden siz şaaparsınız orayı size bırakıyorum😉😉

Bir sürü dolusu yorumlar yapın hadi bakem

İyi okumalar~

Taehyung'un arabasında sıkıcı bir şekilde oturmuş radyoyla oynuyordum. Trafik vardı ve ben zaman geçmesi adına radyodan müzik bulmaya çalışıyordum.

Çalan ritim ile gülümsedim. Bu şarkıyı biliyordum, fazla sözlü müzikler dinlemezdim ama bu şarkı kulağa hoş geliyordu.

"Bir tilki kadar sinsi"

Şarkıcıyla beraber söylemeye başladım sesimin berbatlığı umrumda dahi değildi.

"Beraber söyleyelim Tae-ah."

Bana bakarak gülümsedi ve biz aynı anda şarkıcıyla beraber söylemeye başladık.

"Bir öküz kadar güçlü

Bir tavşan kadar hızlı 

Bir ayı kadar cesur

Bir kuş kadar özgür

Bir kelime kadar sade

Bir fare kadar sessiz

Bir ev kadar büyük"

Kolumu camdan aşağıya doğru sarkıttım, rüzgarı avucumun içinde hissedebiliyordum

Şarkının nakaratı girdi araya Taehyung hala söylemeye devam ederken kafamı camdan çıkardım ve bağırdım.

"Tek olmak istediğim her şey olmak!"

Benimle birlikte Taehyung'da bağırdı, birbirimize bakarak arada gülüyor, sözleri söylemeye devam ediyorduk.

Camdan sarkmış bedenim ise rüzgardan nasibini almış çoktan burun akıntısına başlamıştı.

Şarkının sonlarına doğru fısıldadım tek olmak istediğim her şey olmak...

Bu söz o kadar şey barındıyordu ki altında o kadar derin anlamlar vardı ki diğer kalan sözler garip olsa da nakarat efsaneydi benim için.

Tüm hayatımı bir söze,bir cümleye, bir satıra sığdırmış gibi hissediyordum.

Ve bu hoşuma gidiyordu

"Günüm sayende çok güzel geçti, teşekkür ederim Taehyung."

Arabadan inmeden önce söylediğim son sözlerdi.

"Benim için bir zevkti hanımefendi."

Kıkırdayarak evime doğru ilerledim. Kendimi ciddi anlamda iyi ve güçlü hissediyordum.

Ayaklarım yere sağlam basıyordu

Elimi cebime atarak süslü anahtarı çıkardım. Taehyung sayesinde anahtarım bile süslü olmuştu,ona karşılığını verme zamanı geldi de geçiyordu.

İntikam aldıktan sonra bunu yapmak istiyordum ama ya düşündüğüm gibi olmazsa? Ya her şey elimde patlarsa?

İşte asıl o zaman biterdim.

Kendime asla gelemezdim.

Taehyung'un dedikleri zihnimde canlandı sonra istemsizce anahtara bakarken

"O kadar ruhsuz duruyorsun ki anahtarın da aynı senin gibi."

Cebinden peluş bir oyuncak çıkardı.

"Bunun adı Tata, benim kendime ait oyuncağım ama bundan sonra bu senin olacak. Bana iyi geldiği gibi sana da iyi gelecek ruhsuz kız."

Ayakkabımı kenara koyarak ev terliğimi ayağıma geçirdim. Acıkmıştım ama yemek yememeliydim.

Ameliyattan sonra belirli bir diyet listesi vermişlerdi asla bunun dışına çıkmamalıydım.

Üstelik ameliyatın üzerinden biraz daha zaman geçtikten sonra sporada başlayacaktım.

Adımlarımı mutfağa doğru yöneltip bir bardak su içtim. Düşüncelerim biraz kafamı karıştırıyordu.

İntikam diyip duruyordum fakat ya bu işi elime yüzüme bulaştırırsam?

Bundan korkuyordum işte.

Kendimi bu kadar hazırlamışken yenilgiyi hazmedemezdim.

Uzun zamandır çalmadığım piyanonun başına geçtim. Kendime yeni bir melodi oluşturmak istiyordum, belki de gitmeden önce Taehyung'a bir şeyler hediye ederdim.

Gülümsedim, nasıl da bir anda hayatım olmuştu...

Parmaklarım önce usulca tuşların üzerinde gezindi, özlemiştim.

Verdiği hissiyatı, çalmayı özlemiştim.

Ve şimdi tuşlarına basıyor olmak hoşuma giden bir zevkti.

Kalın tonlarda çalmaya başladım. Ellerim siyah tuşlarda geziyor arada beyazlarda tur atıyordu.

Bastığım notaları aklımda tutmaya çalıştım, bazen piyano çalarken ben bile kendime şaşırıyordum.

Bu kadar nota ve tuşu nasıl aklımda tutuyordum? Bilmiyordum.

Tek yeteneğim buydu işte

Bastığım her bir notayı ne olur ne olmaz diye kağıdıma not aldım. Taehyung'a gitmeden önce son hediyem olacaktı.

Umarım beğenirdi

Sabaha kadar gözüme tek gram uyku girmeden onunla uğraştım. Nasıl daha kusursuz yapabilirim? Diye.

O benim hayatımın kusursuz olmasını sağlamıştı bende ona kusursuz bir melodi yapmaya çalışmıştım.

Aynı zamanda sabaha kadar düşündüm,iyice her şeyi kurdum kafamda.

Ne yapacağımı? Neler yapmayacağımı? Kısaca hayatımı durum gözleminden geçirmiştim.

Şimdi ise suratımda sinsi bir gülümseyle karışık bir sırıtma ifadesi vardı. Çünkü ne yapacağımı artık biliyordum.

Geceye ithafen uyumadan önce ağzımdan sadece üç tane kelime çıktı

Kendimden özür diliyorum.

Hoseok'un bana söylediği en güzel söz...

Hiç aklımdan çıkmadı.

Sonrasında ise deliksiz bir uyku çekmiştim. Mutluydum,hemde hiç olmadığım kadar

Hayatım yoluna girme yolunda doğru ilerliyordu. Doğru adımlarım beni en sonunda bölüm sonu canavarına elbet götürecekti.

İyi geceler dedim kendime

Önceden bunu bana kimse demezdi ama artık umrumda değildi, ben vardım ben kendime diyebilirdim

Başkasına da ihtiyaç yoktu.

Bölümlerde istediğiniz şeyler var mı? Mesela şu olsaydı diyeceğiniz,ya da istek bir olay?

Çünkü artık bombayı patlatacağım patlatmadan önce söyleyin ki yazayım, o yüzden üst üste bölüm attım ve başka bir bölüm yazmadım isteğiniz olur diye

Bir sonraki bölümde görüşürük

Sizleri seviyorum <3

R✔Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin