R✔

•53•

"Woah!Gözümüzün önününde bir cevher varmışta görememişiz"

Hafifçe kıkırdadım,aldığım ilk iltifatın Jungkook'dan gelmesinden sonra Hoseok'un övmesi hoşuma gitmişti. Zaten sadece dansımı ikisi görmüştü.

"Neden seninle partner olmak istediğimi anlıyorum.Harikasın Yoora!"

Hayatımda ilk defa böyle iltifat aldım desem şaşırır mıydınız? Çünkü ilk defa bir iltifat alıyordum.

Sabahın erken saatlerinde bir dans stüdyosu kiralamış ve erkenden gelmiştik.Aslında öğlene doğu gelecektik fakat heyecanlandığım için erkenden gelmek istemiştim.

Aynadan kendimize bakıyor,onun yaptığı hareketleri yapıyordum. Daha doğrusu yapmaya çalışıyordum, ritme öyle uyumluydu ki adeta o ritme değil ritim ona uyuyordu.Dans etmek ona yakışıyordu.

Mesela ben dans ederken mimiklerimi kontrol edemiyordum fakat o öyle kontrol ediyordu ki sanki yorulmuyor da zevk alıyor gibiydi.

Kıskanılacak bir yeteneği vardı

Hatta belki de Jungkook'dan bile daha iyi diyebilirdim.Jungkook her konuda yetenekliydi ve ona rakip çıkmıştı.

Hip hop tarzı bir dans koreografisi hazırlamış Hoseok,hareketleri kendisine göre hazırladığı için her hareketi biliyordu geriye de sadece benim ezberlemem gerekiyordu ayrıca onunla da uymam gerekiyor. Benim için zor olmasa da kolaydı.

"Bak şimdi ayaklarını omuz hizasında aç ve ve ayaklarını sağ sol olarak aynı anda oynat.Sonra ise ellerini gösterdiğim gibi yap."

Yavaş yavaş tek tek gösterdi,nerede hatam varsa düzeltti.O tam bir profesyoneldi,o okulu fazlasıyla hakediyordu.

3 saatimizi böyle böyle harcamıştık, dans 10 dakikalık bir gösteriydi ve ben ancak 3 dakikasını felan ezberlemiştim.Öyle 3 dakika olduğuna bakmayın her saniyede farklı bir hareket yapılıyordu. Pişman değildim fakat insana keşke dedirtiyordu.Keşke onun partneri olmasaydım gibisinden.

Aşırı terlemiştim,ter kokmayı sevmiyordum.Buralarda duş kabini yoktu ve biz böyle dışarı çıkacaktık.

"Hoseok en azından bir yerde yıkansak,gerçekten berbatız."

"Pekala,saunaya gidelim mi? Dışarıda başka nerede duş alabiliriz aklıma gelmiyor."

"Benim için sorun yok saunaya gidelim,yeter ki banyo yapalım."

"Buraya en yakın sauna 5 10 dakikalık bir mesafede hemen koşarak gidebiliriz."

Baş salladım fakat ben ne olduğunu anlayamadan elimden tuttu ve bir anda kendimi onunla koşuyorken bulmuştum.Havada uçuşan kahkahalarımızın gülümsemesi ile el ele tutuşuyor koşuyorduk. Çoktan nefes nefese kalmıştık bile

Daha doğrusu ben nefes nefese kalmıştım,Hoseok dansçı olduğu için nefesini kontrol edebiliyordu.

5 dakikalık yolu bir kaç dakika içinde gelmiş ve saunaya girmiştik bile

Şimdi ise üzerimdekileri çıkarmış ılık bir duş alıyordum.Su gibisi yoktu

İnsana huzur veriyordu,aslına bakarsanız bana huzur veren bir anısı yoktu genelde insanlar suyun huzuverici olduğunu düşündüğü için öyle düşünürdüm.Benim için öyle bir duygusu yoktu.Ağlamaklı bir yapım olduğu için bazen suyun altında ağlardım.Suyla birlikte akan gözyaşlarım bir aralar banyodan bile nefret etmemi sağlardı.

Düşünüyordum da ben bu kadar acıya nasıl katlanmıştım? Sırtımdan tekmeler atılmış aptal bir kızın hikayesiydi benimkisi.

Hala sevgiye muhtaç,masallara inanan,uzaylıların var olduğunu sanan,hayatın pembe bir evin sarı çimenli olduğunu zanneden salağın biriydim.Bu acılar fazlaydı, hapsinden önemlisi de bunların sadece bir erkek için olması peki...