Yüzüme değen saç tutamları ve kafamın birinin göğsüne dayalı olmasıyla uyandım güne.
Dün ne olmuştu?
Ve birbirimize sarıldığımız bu kişi kimdi?
Kafamı çekerek ondan kurtulmaya çalıştım ama kaslı olacak ki çıkamadım, sonra o güzel kokusu ulaştı burnuma.
Jeon Jungkook
Eğer halüsinasyon değilse bu kesinlikle oydu.
Uyanmaması benim aleyhimeydi ve ona biraz daha sırnaşarak kokusunu yakından içime çektim.Ömrümün sonuna kadar bu kokuyla yaşasam olmaz mıydı?
İmkanım olsa alıp saklardım.
Nefesimi bile tuttum uyanmaması adına ama o sanki bilerek bunu yaptığımı anlar gibi kıpırdandı.Şu an ona yakındım ve eğer uyanırsa durumu çok yanlış anlayabilirdi.
Kendimi çekmek istedim ama bunu yapmak istemiyordum.Onunla yakınken mutluydum,keşke Yoona ile ruhlarımız değişseydi.Yolun sonunda Jungkook varsa ben her türlü olaya razıydım,yeter ki o olsun benim için.
Gözlerini kırpmaya başladı,korkunun verdiği adranalinle daha çok onu izlediğimi fark eder diye uyumuş numarası yaptım.
En azından bu şekilde suçu bana atmazdı
Önce ne olduğunu anlamadı fakat sonra hiç beklemediğim bir şey yaptı. Kafasını boynuma doğru sürükledi
"Bu koku" dedi mırıltıyla
Ve ardından da ağzından koca bir siktir çıktı,canımı yakacak derecede sarıldı bana.
Gerçekten hiç beklemiyordum.
Kendisi isteyerek bana sarılıyordu,mucize gibiydi. Rüyada gibi hissediyordum kendimi
"Uyan." dedi sonra otoriter bir sesle, sesi öyle ürkünç gelmişti ki korkmamak elde değildi.
Yeni uyanıyormuş gibi yaptım,güya yeni uyanmıştım fakat ondan önce uyanmış bir güzel onu izlemiştim. Zaten izlememek haksızlık olurdu, böyle güzel bir yüzü Yoona ile harcaması haksızlıktı.
"Bizim bu halimiz ne? Sarhoş ayağına bana mı sarıldın?"
"Bak özür dilerim,dün belki kötü davranışlar sergilemiş olabilirim sarhoştum.O yüzden affet."
"Neyse ne olan oldu artık."
Bir kaç dakika kendine gelmek için gözlerini ovaladı,kendimi evli çiftler gibi hissetmem normal miydi?
Güne onunla başlıyordum.
Harika
Elini telefonuna doğru uzatarak tahminimce saate baktı fakat bildirimlerden bir şey görmüş olacak ki gözleri fal taşı gibi açıldı.
Bende tam o sıra yataktan kalkmış banyoya doğru ilerliyordum.
Ayağa kalktı, adımlarının sesleri bile sinirlendiğinin göstergesiydi. Tek eliyle hızlı bir biçimde duvara yapıştırdı beni,ne olduğu konusunda hiç bir fikrim yoktu ve ne için sinirlendiyse çok sinirlenmişe benziyordu.
Sırtımın acısıyla ağzımdan acı bir inleme sesi çıktı. Sırtımın yandığını hissediyordum fakat bu Jungkook'un umrunda olduğunu sanmıyordum.
Telefonu gözümün dibine sokarak bir şeyler göstermeye çalışıyordu. Bağırmamak için derin bir nefes aldım sakinleşmek adına aksi halde hokkalı bir tokat atacaktım.
Ve o zaman da kimin gerçekten sinirli olduğunu göstereceğim
"Sen! Sen öyle orospu bir fahişesin ki damarlarına işlemiş!"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
R✔
Fanfiction*hayrankurgudailk4heheytbeeejdkqjdjs Jeon.jjk: Yoona sensin değil mi? Umutları her aynaya baktığında parça parça yok olan bir kız düşünün. Asla kendini sevemeyeceğini zihninin en başına not eden birini, güçlü duruyordu fakat o aslında naif birinden...