65

1.2K 125 24
                                    

Medya: Lara ❤
Şarkıyı daha önce koyduysam kusura bakmayın hatırlamıyorum


Yaklaşık yarım saat sonra Eylül kucağımdan inip yerine otururken kolumdaki saate bakıp "uçağı kaçırdık" dedim gülerek. Eylül "'beni çıldırtıyorsun' diye mırıldanırken hiç uçağı düşünüyor gibi değildin" dedikten sonra konuyu dağıtmak istermişcesine sahte öksürük sesi çıkarıp tekrar gaza bastım.

Bu tatile bu gün gidilecekti çünkü daha fazla vakit kaybetmeyi göze alamazdım.

Kalan yolumuzu kısa sürede tamamlayıp havaalanına geldiğimizde yaptığım ilk iş görevlilerden birine Miami'ye başka uçağın gidip gitmeyeceğini sormaktı. Ancak aldığım cevap hoşuma gitmedi. Çünkü kadın bana sadece birkaç şehire uçuş olduğunu söylemişti. Kalan ülkelere olan uçuşlar sabah başlayacakmış.

Kadının saydığı şehirler arasından sadece Antalya tatil bölgesi olduğu için uçuşa iki bilet alıp Eylül'ün yanına döndüm ve durumu ona açıkladım.
Fakat bu duruma karşı sadece dudaklarını büzmekle yetinmişti.
"üzülme numarası yapma senin yüzünden uçağı kaçırdık" dediğimde tam ağzını açacaktı ki elimi hemen dudaklarına bastırdım.

"söylemene gerek yok evet biliyorum halimden memnundum" dedikten sonra da elimi çekip omzunun üstüne küçük bir öpücük bıraktım.

Artık uçağa binme vaktimiz gelmişti.
Klasik kontrollerden geçip sonunda yerlerimize oturabildiğimizde derin bir nefes aldım. Tahmin ettiğim gibi aksaklıklar olmadığı için mutluydum çünkü.

Aklıma gelen soru ile Eylül'e döndüm "otel mi ev mi? Nerede kalmak istersin?" benim için fark etmezdi nasıl olsa.

"otel çünkü daha önce otelde hiç seviş-" sözünü tamamlamadan elimi ağzına bastırdım. "anladım otel"

Uçak sonunda kalkabildiğinde başımı usulca Eylül'ün göğsüne yaslayıp bir elimi beline diğer elimi ise bacaklarının arasına yerleştirdim. Artık uyuma vaktim gelmişti ve biraz da olsa dinlenmek istiyordum.

Kaç saatin geçtiğine dair hiçbir fikrim yoktu fakat sessizliğe bakılırsa bütün yolcular uyuyordu ve bu da sabah olduğunun kanıtıydı. Gözlerimi uyuşuk uyuşuk açarken yerimde kıpırdandım istemsizce.
Camdan dışarı baktığımda uçağın alçaldığını gördüm. Bu da sonunda inecek olduğumuzu gösteriyordu.

Kafamı çevirip Eylül'e baktığımda beni izlediğini fark edip gülümsedim "günaydın" dedikten hemen sonra da dudaklarına küçük bir günaydın öpücüğü bıraktım. "günaydın"

Elimle dağılmış saçlarımı düzeltirken "ee inince ne yapmak istersin?" diye sordum Eylül'e bakmadan. Ve olası sapıkça bir cevaba karşı bir elim boşta bekliyordu.
Ama umduğum gibi bir cevap gelmedi. "kahvaltı yapmak istiyorum çünkü acıktım"

Akrep ve yelkovan birbirlerini kovalarken sonunda uçaktan inebilmiş, taksiye binebilmiş ve en yakındaki lüks otelimize giriş yapabilmiştik.

Resepsiyona yaklaşıp öylece etrafa gülümseyen kadına "kral dairesinin kartını alabilir miyim lütfen" diye sorduğumda şaşırarak "kimliğiniz lütfen" dedi. Ve hala gülümsüyordu.
Kimliğimi çıkarıp kadına uzatırken Eylül'e kaydı gözlerim. Aptal aptal insanları izliyordu.

Sonunda kartı kadından alıp Eylül'ü çağırdım yanıma. Güzel bir kahvaltıyı hak etmişti. Eşyalarımızı çalışanlardan birine verip bir prensesin elini tutar gibi Eylül'ün elini tutup asansöre yönlendirdim onu. Yaklaşık 40 kat çıkacaktık ve bu birkaç dakika demekti. Şanslıydık ki eşyalarımız başka asansörle yukarı çıkarılıyordu.

"Eylül" dedim dikkatini bana vermesi için. Mutlu gözleriyle bana baktığında uzanıp dudağından öptüm.

O ise beklemediğim bir şekilde beni asansörün duvarına yaslayıp "kahvaltıyı bekleyemem" dedikten hemen sonra beni daha istekli öpmeye başlamıştı fakat basılma ihtimalimize karşı katları kontrol ederken ona odaklanmam zorlaşıyordu.

Henüz 26. Katta olduğumuzu görünce kendi kendime 'amaan koy göte gitsin' deyip tamamen Eylül'e odaklandım. Elbette asansörde sevişecek değildik. Bu sadece girizgahtı.

Elimi Eylül'ün tişörtünden içeri soktuğum anda asansörün kapısı açıldı.
Ani bir refleksle onu kendimden uzaklaştırmış olsam da eşyalarımızı taşıyan çocuğun bizi gördüğüne emindim.

Her zaman yaptığım şeyi yapıp sahte bir öksürük sesi çıkardıktan sonra odasının kapısını tutan çocuğa gülümseyip Eylül'le birlikte içeri girdim.

Oda tam da beklediğim gibi muhteşemdi. Yatak neredeyse 4 kişilikti ve bu bizim için sevindici bir etkendi.

Çocuk bizimle birlikte odaya girip etrafı tanıtmaya başladı. "burası banyonuz. Şu köşede jakuziniz var. Yatağını orada. Hemen karşıda ufak bir mutfak ve kendinize ait bir barınız var. Onun yanında ise oturma alanı mevcut. Terasınızda ise 5 metrelik ufak bir havuzunuz var. Bir şeye ihtiyacınız olduğunda şuradaki telefondan '0'ı tuşlayıp oda numaranız ile birlikte ne istediğinizi söyleyebilirsiniz" dedikten sonra tam odadan çıkacakken "ayrıca duvarlarımızda ses yalıtımı var ve katta teksiniz" deyip sırıtarak kapıyı kapattı.

Ah basıldığımızı biliyordum!


Of kafamda çok klasik ama güzel bir şey var. Bir de aşırı romantik bir şey. İkisini farklı bölümlerde yazarım sanırım,

Bir de beni daha fazla bölüm atmam için taciz eden arkadaşlar var onlara selam olsun çok tatlısınız ❤❤

Eylül [GXG]♀Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin